İZMİR - "Şubat ayı şehadet ayı" olması sebebiyle İzmir`de şehitleri anma programı düzenlendi. İzmir`de faaliyet gösteren hayır kuruluşlarından biri olan Umut Kapısı Derneği`nde gerçekleştirilen program, Ömer Akgül`ün okuduğu Kuran-ı Kerim tilavetiyle başladı. Ardından Şubat ayı şehitleriyle ilgili bir Sinevizyon gösterimi sunuldu. Gecede Muhammed Akgül Hoca bir konuşma yaptı.
Şehadetin önemi üzerinde duran Akgül Hoca, "Şehadet; bir istek, bir arzu ve bir medresedir. Şehadet; bir çağrı, bir davadır ve bir teslimiyettir. Kıymetli kardeşler; bu anlayış, önemli bir meseledir. Allah`ın Resulü`nün `ne kadar arzu ederdim ki; Allah yolunda öldürüleyim ve tekrar dirileyim` ve bu sözünü üç defa tekrar etmesi şehadete verdiği önemi ortaya koymaktadır. `Bir Müslüman cihat etmeyi arzulamadan ölürse, o bir nifak üzerine ölmüştür` diyor Peygamber (sav). Resulullah (sav) bunları söylerken; Allah(CC) ise `Benim uğrumda kanını dökenler, canını feda edenler için ölüler demeyiniz, bilakis onlar diridirler. Lakin sizler bilmiyorsunuz` diyor. Allah yolunda şehit olanlar Rablerinden dünyaya geri gönderilip ve onun dini için tekrar şehit olmayı arzu ederler. Çünkü şehitler; Allah`ın onlara olan ikramını, güzellikleri, kendilerine verilen izzeti gördüklerinden dolayı `İlahi ben tekrar geri döneyim` der" dedi.
Şehitlerin gayesi Allah`tır
Bu ayda şehit edilmiş âlimlerden biri olan Hasan El-Benna`nın İhvan-ı Müslim`in Cemaati için belirlediği beş prensip üzerinde duran Akgül Hoca, şunları söyledi; "Şehit İmam Hasan El-Benna İslam davasının beş prensibini sayıyor. Şehit İmam; evvela bizim gayemiz Allah`tır, diyor. İslam tarihine baktığımızda Allah yolunda canını vermiş ve kendilerinden sonrakiler tarafından unutulmamış kimselere rastlarız. O aziz şehitlerin gayesi; insanların yaratıcısı olan Allah`ı(cc) en güzel bir şekilde kullarına tanıtmaktı. Onların başka bir amaç, gaye ve hedefleri yoktu. Bir Müslümanın yegâne gayesi Allah`tır. Kullarını Rablerine bağlamaktır. Bundan başka bir Müslümanın gayesi olmaz.
Bu yolda yürürken bizim yol göstericimiz, imamımız ve rehberimiz Hz. Muhammed (sav)`dir. Resulullah`ı takip etmeyen hiçbir öndere, hiçbir lidere uymayız. Biz ancak Resulullah`ı ve onun varisleri olanları önder ve örnek olarak benimseriz. Emin olun, bu uğurda eğer samimi olursak Allah (cc) bizleri gayemize ulaştıracaktır.
Anayasamız Kur`an`dır. Bizi idare edecek olan, bizi yönetecek olan ve bizi adaletle ayakta tutacak olan ancak Allah`ın kelamı olan Kuran`dır. Beşeri izm ve ideolojileri asla kabul etmiyoruz. Tüm bunlar batıl taraftarlarının ürünleridirler.
Kardeşler; bizim yolumuz cihattır. Hayat; iman ve cihattır. İman ve cihadın olmadığı bir hayat, gerçek bir hayat değildir. Bu tür bir hayatta lezzet yoktur. Yolumuz çalışmaktır, didinmektir. Cihadın şeklini zaman ve ortam belirler. Resulullah (sav) sabır zamanında işkenceye sabretmiştir. İlim gerektiğinde Medine`de ilk işi insanlara ilim öğretmek olmuştur. Savaş meydanında bütün insanlar kaçarken O (sav) tüm cesaretiyle savaşmaya devam etmiştir.
En büyük temennimiz ise Allah yolunda şehit olmaktır. Belki bu şekilde hatalarımızdan, günahlarımızdan kurtuluruz. Biz ölümü ve onun hakikatlerini kavrayan bir milletiz. Ölümün hakikatlerini anlayan bir milletin ölümden korkması ayıptır. Ölümden korkmak; dünyaya rağbetin bir göstergesidir. Onun için biz ölümden korkmuyoruz. Allah (cc) bizleri şehitlerin şefaatlerine nail eylesin inşallah."
Program, Grup Şühedanın seslendirdiği ezgilerin ardından sona erdi.
Şehadetin önemi üzerinde duran Akgül Hoca, "Şehadet; bir istek, bir arzu ve bir medresedir. Şehadet; bir çağrı, bir davadır ve bir teslimiyettir. Kıymetli kardeşler; bu anlayış, önemli bir meseledir. Allah`ın Resulü`nün `ne kadar arzu ederdim ki; Allah yolunda öldürüleyim ve tekrar dirileyim` ve bu sözünü üç defa tekrar etmesi şehadete verdiği önemi ortaya koymaktadır. `Bir Müslüman cihat etmeyi arzulamadan ölürse, o bir nifak üzerine ölmüştür` diyor Peygamber (sav). Resulullah (sav) bunları söylerken; Allah(CC) ise `Benim uğrumda kanını dökenler, canını feda edenler için ölüler demeyiniz, bilakis onlar diridirler. Lakin sizler bilmiyorsunuz` diyor. Allah yolunda şehit olanlar Rablerinden dünyaya geri gönderilip ve onun dini için tekrar şehit olmayı arzu ederler. Çünkü şehitler; Allah`ın onlara olan ikramını, güzellikleri, kendilerine verilen izzeti gördüklerinden dolayı `İlahi ben tekrar geri döneyim` der" dedi.
Şehitlerin gayesi Allah`tır
Bu ayda şehit edilmiş âlimlerden biri olan Hasan El-Benna`nın İhvan-ı Müslim`in Cemaati için belirlediği beş prensip üzerinde duran Akgül Hoca, şunları söyledi; "Şehit İmam Hasan El-Benna İslam davasının beş prensibini sayıyor. Şehit İmam; evvela bizim gayemiz Allah`tır, diyor. İslam tarihine baktığımızda Allah yolunda canını vermiş ve kendilerinden sonrakiler tarafından unutulmamış kimselere rastlarız. O aziz şehitlerin gayesi; insanların yaratıcısı olan Allah`ı(cc) en güzel bir şekilde kullarına tanıtmaktı. Onların başka bir amaç, gaye ve hedefleri yoktu. Bir Müslümanın yegâne gayesi Allah`tır. Kullarını Rablerine bağlamaktır. Bundan başka bir Müslümanın gayesi olmaz.
Bu yolda yürürken bizim yol göstericimiz, imamımız ve rehberimiz Hz. Muhammed (sav)`dir. Resulullah`ı takip etmeyen hiçbir öndere, hiçbir lidere uymayız. Biz ancak Resulullah`ı ve onun varisleri olanları önder ve örnek olarak benimseriz. Emin olun, bu uğurda eğer samimi olursak Allah (cc) bizleri gayemize ulaştıracaktır.
Anayasamız Kur`an`dır. Bizi idare edecek olan, bizi yönetecek olan ve bizi adaletle ayakta tutacak olan ancak Allah`ın kelamı olan Kuran`dır. Beşeri izm ve ideolojileri asla kabul etmiyoruz. Tüm bunlar batıl taraftarlarının ürünleridirler.
Kardeşler; bizim yolumuz cihattır. Hayat; iman ve cihattır. İman ve cihadın olmadığı bir hayat, gerçek bir hayat değildir. Bu tür bir hayatta lezzet yoktur. Yolumuz çalışmaktır, didinmektir. Cihadın şeklini zaman ve ortam belirler. Resulullah (sav) sabır zamanında işkenceye sabretmiştir. İlim gerektiğinde Medine`de ilk işi insanlara ilim öğretmek olmuştur. Savaş meydanında bütün insanlar kaçarken O (sav) tüm cesaretiyle savaşmaya devam etmiştir.
En büyük temennimiz ise Allah yolunda şehit olmaktır. Belki bu şekilde hatalarımızdan, günahlarımızdan kurtuluruz. Biz ölümü ve onun hakikatlerini kavrayan bir milletiz. Ölümün hakikatlerini anlayan bir milletin ölümden korkması ayıptır. Ölümden korkmak; dünyaya rağbetin bir göstergesidir. Onun için biz ölümden korkmuyoruz. Allah (cc) bizleri şehitlerin şefaatlerine nail eylesin inşallah."
Program, Grup Şühedanın seslendirdiği ezgilerin ardından sona erdi.
(Yunus Şani/İlyas Yıldız - İLKHA)