İki Kongre üyesinin yayınladıkları açıklamada, ‘‘Türkiye'nin artan kışkırtıcı davranışlarının onlarca yıldır devam eden ikili ilişkilerimize, NATO ittifakına ve daha geniş ölçekte bölgeye yönelik oluşturduğu tehditten ciddi endişe duyuyoruz. ABD-Türkiye ilişkilerinin kuvvetli olmasına son derece önem versek de Türkiye'nin istikrar bozucu davranışlarına daha güçlü yanıt verilmeli. ABD, Avrupalı müttefikleri, NATO ve diğer ortaklarıyla birlikte çalışarak Türkiye'nin yön değiştirmesi için eldeki bütün imkanları kullanmalı'' denildi.

Türkiye'nin kışkırtıcı olmakla suçlandığı açıklamada “kaygı uyandıran eylemler” şöyle sıralandı:

S-400

''Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın S-400 füze savunma sistemi satın alması NATO'yla birlikte çalışmasını tehlikeye atıyor, ittifakın ordularının ve silahlı kuvvetlerimizin Rusya'nın oluşturduğu tehdit karşısında birlikte çalışabilmesini öngören toplu savunma ilkesini tehdit ediyor. Bu durum ayrıca, Vladimir Putin'in ittifaka nifak tohumu ekmeyi sürdürmesine yarıyor.''

Suriye

“Türkiye'nin Suriye'nin kuzeydoğusundaki askeri operasyonu IŞİD'le devam eden mücadelede ABD ve yerel ortaklarının kritik kazanımlarını geri çeviriyor ve mevcut insani krizi derinleştiriyor. Şimdi bile Suriye'nin kuzeyindeki Türkiye destekli gruplar ciddi insan hakları ihlalleriyle suçlanıyor.”

Doğu Akdeniz

Türkiye, Doğu Akdeniz'de NATO üyesi Yunanistan ve Atlantik ötesi ittifakın kilit ortaklarından ve aynı zamanda da AB üyesi Kıbrıs'ın hak iddia ettiği tartışmalı sularda doğalgaz kaynakları arıyor.

“Hamas” suçlaması

“Erdoğan açık şekilde Hamas terör örgütüne ve ABD'nin eylemleri nedeniyle terörist ilan ettiği kişilere ev sahipliği yaptı.”

“ABD temsilciliklerinde çalışanlar”

''Ülke içindeyse Erdoğan hükümeti, yetkiyi tek elde toplayarak, Türk yargısının bağımsızlığına gölge düşürerek, Türk halkının demokratik hak ve özgürlüklerini geri alarak ve ABD temsilciliklerinde istihdam edilen yerel çalışanları hedef alarak Türkiye'nin demokratik kurumlarına gölge düşürdü.”