Hangi sınav kolay ki…
Önümüze önemli bir kısmı, ezber bilgimizi ve tecrübi aklımızı; yanıldığımız halde bıkmadan çalışmaya, soru çözmeye devam ederek ulaştığımız kabiliyetimizi sorgulayacak sorular konacak.
Bu tür soruların en önemli özelliği, bilenin ve bilgisine güvenenin kolayca çözebilmesidir.
Dikkat edin, iki şarttan söz ediyoruz:
1. Bilmek
2. Bilgisine güvenmek
Endişelenmeyin, bilen için yetiştirme sorunu olmaz. Önünüze konan edebiyat sorusunu ya da geometri sorusunu biliyorsanız uzunca uğraşmak için bir neden kalmaz.
Edebiyatta doğru bilgiyi seçecek ve tercihinizi tereddütsüz yapacaksınız.
Geometride ise formülü değil, uygun formülü, daha önce yüzlerce soru çözerek sizi en kısa sürede cevaba ulaştıran formülü seçecek ve işlem yapmaya başlayacaksınız.
Sözel ve sayısalı temsilen aldığımız her iki ders için de bilgiye güvenmek önemlidir.
Daha önce ezberlemekle yetinmemiş, tecrübi akla ulaşmışsanız yani bol soru çözerek deneme yanılma aşamasını aşmışsanız artık “deneme” söz konusu değil, doğruyu elinizle koymuş gibi bulma zamanıdır.
Herkese yaptığının karşılığı vardır.
Sınav süreci açık bir muhasebenin yapılacağı süreç değildir. Sınavda sadece daha çok soru çözmeye bakmak gerekir.
Sözel sorularda tereddütte kaldığınızda ezber bilgiyi değil, sayfa testlerini, soru bankalarını, deneme sınavlarını hatırlamaya çalışın.
Size sorulan bilgi muhtemelen onlardaki testlerden en az biriyle örtüşecektir.
Özellikle sınav öncesinde ezberlemeyi seçip tecrübi akla ulaşacak kadar çok soru çözmeyenler için aşırı heyecan bilgi unutkanlığına yol açar.
Telaşlanmak için bir neden yok. İşlerin sonu Allah’a varır.
Bizim idealimizi okuyarak gerçekleştirme gibi bir hedefimiz varsa…
Hizmetimizi okuyarak yapabileceğimize inanmışsak…
O hedefe ulaşmak için, Rabbimiz dilemişse, önümüzde bir ömür var.
Bu yıl olmazsa, önümüzdeki yıl, o da olmazsa bir sonraki yıl…
Hedefine ulaşma konusunda kararlı olanlar, planlı olanlar, çalışanlardan olanlar karınca bile olsa takdir edilecek ve örnek gösterilecek sonuçlara ulaşır.
Hedefimiz sadece ekmek bulmak ise yine kararlı ve planlı olanlar eninde sonunda bunu bulur.
Memuriyetin rüşvetle elde edildiği günlerde bıkmadan, yorulmadan 40’tan fazla sınava girip birkaçında hakkı yenen, kimisinde güvenlik soruşturmalarından elenen kişilerin memur ve sonra amir olduğuna şahidim.
Kırktan fazla sınav… Hile, rüşvet, kimsesizlik, çaresizlik, elenme… Ama kararlılık… Ama planlılık… Bu iki unsura boyun eğmeyecek hiçbir hile, şike, kimsesizlik, imkânsızlık ve haksızlık yoktur.
Bu, yüce idealler açısından da böyledir. Büyük sınavları; küçük sınavları kaybetmekten yılmayanlar, küçük sınavları kaybedince “Bir daha ki sefere kaybetmem inşaallah” deyip daha iyi hazırlananlar kazanır.
Kaybedenler, yere düşenler değil, yere düşünce ayağa kalkma gücünü kendinde bulamayanlardır.
Sorular zor olabilir, netice dilediğimiz gibi olmayabilir. Ama idealimize okuyarak ulaşmayı hedefimize koymuşsak Allah’ın izniyle o hedefe er geç ulaşacağız…
Allah (cc) yardımcınız olsun…