Elazığ Fırat Üniversitesi Hastanesinde, personellerin gün içi mesai saatleri değiştirilip 3’lü vardiya sistemine geçildi.

Uygulanacak olan vardiya sisteminde personeller üç gruba ayrılarak, 8-16, 16-24, 24-8 saatleri arasında mesai yapacak.

Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan Huzur-Sen Genel Başkanı Murat Böçkün, yeni uygulamanın mağduriyetleri de beraberinde getireceğini söyledi.

Böçkün, "Öncelikle sağlık personellerinin 3'lü vardiya ile birlikte gidiş-gelişleri riskli bir durumdur. Gece 12'den sonra eve yalnız yürüyecek bir kızımızın yaşayacağı sıkıntıları dile getiriyoruz." dedi.

Böçkün, geçilen vardiya sistemiyle birlikte hastanede virüsün daha fazla yayılabileceğinden endişe ettiklerini belirterek, yeni uygulamayla birlikte personelin çocuklarına bakıcı bulamayacaklarını düşündüklerini ifade etti.

Böçkün, "5 gün işe gelecek eşlerin evde birbiriyle daha az zaman geçireceklerini düşünüyoruz. Anne babası düşkün olan bazı çalışanlarımızın bunlara bakma konusunda bazı sıkıntılar çekeceğini düşünüyoruz. Kış aylarında gece saatlerinde ulaşım sıkıntısı yaşayabileceklerini düşüyoruz. Çevre illerden gelip gidenler var; bu çalışanlarımızın burada ev bulmakta zorlandıklarını biliyoruz." dedi.

"Önceki sisteme geçilmesini istiyoruz"

Üniversite yönetiminin isabetli bir karar alması gerektiğini belirten Böçkün, "Biz önceki sisteme yeniden geçilmesini, ayrıca esnek 24 saatin getirilmesini istiyoruz. Yani isteyen 24 saat nöbet tutabilir. Daha önce yapıldı ve herhangi bir sorunla karşılaşılmadı. Ayrıca rektör yardımcısıyla yaptığımız görüşmede çalışanlara yurt ayarlanacağı söylendi. Böyle bir durumda 3-4 sağlık çalışanın aynı odaya tıkanmasıyla bulaş riskinin artacağını düşünüyoruz. Biz istişare denilen bir kuruma inanıyoruz. Biliyoruz ki istişare bizde hem sünnettir hem farzdır. İstişare ile yapılan işler yüzde 100 başarıya ulaşır." dedi.

Başhekim Prof. Dr. İrfan Kaygusuz: "İlgili araştırmalarımızı yaptık ve en sağlıklı kararın bu olduğuna kanaat getirdik"

Fırat Üniversitesi Başhekimi Prof. Dr. İrfan Kaygusuz da İLKHA'ya yaptığı açıklamada, üçlü vardiya sistemine geçmelerinin; hastaların, kurumun ve çalışanların sıhhati için daha uygun olacağına belirtti.

Kaygusuz, "Hastanemizde 775 tane hemşiremiz var ve kanuna göre başhekimlik, personellerin saatlerini ayarlayabilir. Biz de hastalarımıza daha iyi hizmet verebilmek için günlük 16 saat mesai yerine günlük 8 saat mesaiye geçtik. Böylelikle haftanın 5 günü kuruma gelmiş olacaklar. Ancak personelimiz 'biz günlük 16 saat mesai yapalım, 2 gün kuruma gelelim' diyor. Şimdi soruyorum, hastalandığınızda size 16 saat çalışmış bir personelin bakmasını mı istersiniz yoksa 8 saat çalışmış bir personelin bakmasını mı istersiniz? Hangisi daha mantıklı? Belediyede çalışan bir memur, 'Ben 5 gün değil de 3 gün gelmek istiyorum' diyebilir mi? Personeller ise biz 3 gün gelelim 5 gün gelmeyelim diyorlar. Rahatlarının bozulmasını istemiyorlar." diye konuştu.

Kaygusuz, şöyle devam etti:

Hemşire sayımız az iken mecburi bir şekilde 16 saat çalıştırıyorduk. Ancak şu an personel sayımız yeterli. Sağlık Bakanlığımız bu ihtiyacımızı karşıladı. Artık 8 saat mesai yaptırabiliriz. Biz bu kararı 3 gün içerisinde vermedik. 29 Eylül tarihinde göreve geldikten sonra bu konu ile ilgili araştırmalarımızı yaptık ve en sağlıklı kararın bu olduğuna kanaat getirdik. Personelimiz ne kadar az çalışırsa o kadar dikkatli çalışacağı için böyle bir karar verdik.

 

Personelin ulaşım ve diğer endişeleri

Personelin ulaşım sıkıntısı endişelerine de değinen Kaygusuz, "Onlar için 4 faklı güzergâhta servis tuttuk. Normalde böyle bir zorunluluğumuz yok ancak personellerimizin rahat etmesi için bunu da yaptık. Servisler 25 tane durak yapıyor. Evi uzak olanlar var, diyorlar. Buyurun size lojman verelim dedik. Evi uzak olanların adreslerini yazmalarını istedik. Bir tanesi ikamet adresi olarak Siirt yazmış. Hâlbuki yasaya göre, çağırıldığınızda 30 dakika içerisinde hastaneye kavuşacak uzaklıkta oturmanız gerekmektedir. Peki, normal zamanda o arkadaşımız nasıl Siirt’e gidip geliyordu? Bir başkası da evi üniversitenin yanında olmasına rağmen lojman istiyor. Biz herkese nasıl lojman verelim?" diye konuştu.

Kaygusuz, personelin yaşadığı diğer kaygılara ilişkin şunları söyledi:

Çocuklarımızı kime bırakalım, diyenler var. Soruyorum şimdi, 16 saat mesai yaparken çocuklarınızı nereye bırakıyordunuz? Ama biz, onlar için de kreş açalım, diyoruz. 12'de vardiya değişimi olmasın, geç saatler tehlikeli oluyor, dediler. Tamam, vardiya değişimini saat 10'a çekelim, dedik. Bu sefer de onu kabul etmediler. Tüm Türkiye’de sabit bir tedavi saati varmış ve vardiya değişimi o saate denk geliyormuş diyorlar. Belirli bir tedavi saati yoktur. Günde üç defa tedavi yapıyorsak tüm tedavileri bir saat geri çektiğimizde hiçbir sıkıntı olmayacaktır. Önemli olan o tedaviyi yapmış olmaktır.

Neden doktorlara da bu mesai saatleri uygulanmıyor, diyorlar. Hekim ve hekim asistanlarının mesai saatlerini YÖK belirler.  Yine bir başka iddia da hekimler para kazanmak için saat 16.00'dan sonra da ameliyat yapmak istiyo,’ diyorlar. Yönetmeliğe göre hastanemizde zaten saat 16.00'dan önce özel hasta bakmak ve ameliyat yapmak yasak. Bundan önce hekimlere, eğer ameliyat yaparsanız tüm sorumluluk sizin üzerinizdedir, denmişti. Hekimler de bunu kabul etmişlerdi. Zaten şu an bizim yaptığımız uygulama, bizden istenendir.

3’lü vardiya sistemine geçildiği takdirde hastane de mevcut hastalığını yayılmasından korktuklarını söylüyorlar. Şimdi size soruyorum bir hastanın yanında 8 saat beklemek mi daha tehlikelidir, 16 saat beklemek mi? 16 saat beklenildiği takdirde alınan önlemler gevşemeye başlayacaktır."

Kaygusuz, "Twitter’da bu duruma gündeme taşıyanların hepsi aynı isimler. Çünkü bizim 775 tane personelimizden hepsi bu durumdan şikâyetçi değil. Yarısından fazlası bize teşekkür ediyor. Diğer personellerimize de ifade ettim, 2-3 ay sonra bana teşekkür edeceksiniz, dedim. Tamamen hastaların, kurumun ve kendilerinin sıhhatini düşündüğümüz için böyle bir karar aldık." (İLKHA)