2011 yılında Suriye'de başlayan çatışmalar 10’uncu yılına giriyor. Özellikle dış müdahalelerle büyük bir yıkımın yaşandığı ülkede, yüzbinlerce insan öldü, milyonlarca insan muhacir oldu.

 

Türkiye başta olmak üzere komşu ülkelere sığınan bu insanlar için hayat her geçen gün daha da zorlaşıyor. Geçen zaman zarfında her yönüyle tarifsiz bir acının yaşandığı ülkenin Amude kentinden Mardin’e gelen 55 yaşındaki Hamdiye Ahmed, çocuklarına hem annelik hem de babalık yapmaya çalışıyor.

Mardin’in Kızıltepe ilçesinde verdiği yaşam mücadelesini İLKHA muhabirine anlatan Hamdiye Ahmed, kocasının kendilerini terk ettikten sonra çocuklarına bakmak için çalışmak zorunda kaldığını, ancak şu an hem hasta hem işsiz hem de evsiz olduğunu söyledi.

“Türkiye'de yeni bir hayat kurmak için çaba gösterdim”

Çocuklarıyla birlikte sığındığı Türkiye'de yeni bir hayat kurmak için çaba gösterdiğini belirten Hamdiye Ahmed, köylerde tarlaların kuyularında 9 yıl sulamacı işi yaparak geçimlerini sağladıklarını söyledi.

Hamdiye Ahmed

“Eşim bizi terk edince çocuklarımı tek başıma büyütmek zorunda kaldım”

Hamdiye Ahmed, “Benim annem de babam da Türkiye vatandaşıdır. 9 yıl önce Suriye’de savaş başlamasıyla 7 çocuğum ile anne ve babamın yanına Mardin’in Kızıltepe ilçesine geldik. Bir yıl burada kaldıktan sonra kocam bizi terk etti. Bu yüzden çocuklarıma hem annelik hem de babalık yapmaya çalıştım. Köylerdeki tarlalarda sulamacı işi yapmaya başladım. Kuyuların başındaki derme çatma evlerde kalıyorduk, iş bitince mecburen oradan ayrıldık. Şu an bekâr olan çocuklarımla evli olan kızımın evinde kalıyoruz. Onların da durumu iyi değil. Kızımın psikolojik sorunları var, bu yüzden kızıma da torunlarıma da bakmaya çalışıyoruz. Çok zor durumdayız. Ne yapacağımızı bilemiyoruz.” dedi.

“Hastayım ve ev tutacak gücümüz yok”

Yıllarca ağır iş yaptığı için hastalandığını, belinde fıtık oluştuğunu kaydeden Hamdiye Ahmed, doktorların disk kayması olduğu için ameliyat önerdiğini, fakat riskli olduğu için ameliyata yanaşmadığını söyledi.

Maddi durumlarının kötü olduğunu, bu yüzden ev tutacak güçte olmadıklarını kaydeden Hamdiye Ahmed, şöyle dedi:

“Başımızı sokacak evimiz yok ve hastayım. Evli olan kızımın yanında idare etmeye çalışıyoruz. Doktorlar, ameliyatın çok riskli olduğunu, felç kalma durumunun söz konusu olduğunu söylüyorlar. Ben de ameliyat olmaya korkuyorum. Ne yapacağımızı bilemiyoruz. Çocuklarım da çalışamıyorlar. Büyük oğlum da hasta olduğu için ağır işlerde çalışamıyor.”

 “İsmimi yanlış yazdıkları için vatandaşlık vermiyorlar” 

Türkiye vatandaşı olmak için çok uğraştığını, fakat bir sonuç alamadığını aktaran Hamdiye Ahmed, “Benim hem annem hem de babam Türkiye vatandaşıdır. Annem sağ iken 6 yıl önce vatandaşlık başvurusunda bulunduk. Kan tahlili yaptırdık. Tüm resmi işlemleri yaptık, o zaman 5 bin TL masrafımız gitti ama olmadı. Geçen yine Mardin’e gittim ama bu sefer ismin yanlış yazıldığını ve 15 bin TL masrafının gideceğini söylediler.  İsmin yanlış yazılması benim sucum değil ki. Bu yanlış düzeltilip vatandaşlığımı bana verselerdi çok iyi olurdu.” diye konuştu.  

“Dikiş makisi olsaydı terzilik yaparak geçimimi sağlardım”   

Yetkililerden ve hayırseverlerden yardım talebinde bulunan Hamdiye Ahmed, “Birileri bize yardım ederse çok iyi olacak. Dikim işinden anlıyorum ama dikiş makinem yok. Bir adet dikiş makinesi olsaydı terzilik yaparak geçimimizi sağlardım.” dedi.  (İLKHA)