Selvi'nin yazısından o bölüm;

İSTİFA SÜRECİNDE NELER YAŞANDI

Şi
mdi gelelim işin perde arkasına... Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sert konuşmasından sonra Bülent Arınç, istifa kararı alıyor. Ancak bunu kamuoyuna açıklamadan önce Cumhurbaşkanı ile görüşmeyi tercih ediyor. Erdoğan’ın programın tümünü izlemesinin mümkün olmadığını, konuşmasının bazı bölümlerinin iletildiğini düşünüyor. Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş isimlerinin telaffuz etmesinin yanlış olduğu özeleştirisinde bulunuyor ama programın tamamı hakkında Cumhurbaşkanı’na bilgi vermek istiyor. Pazartesi günü görüşmek için randevu talebini iletiyor. Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya’nın Akdeniz’deki Türk kargo gemisine yaptığı haksız müdahale nedeniyle süreci İstanbul’dan takip ediyor. O nedenle Ankara’ya salı günü geliyor.

İŞTE O KONUŞMA

Randevu talebi Arınç’tan geliyor ama Cumhurbaşkanı telefonla arıyor. Karşılıklı olarak diyalogların yaşandığı bir görüşme gerçekleşiyor. Arınç“Ben isimler konusunda konuştuğum için yanlış yaptım. Onu kabul ediyorum. İsimler üzerinde konuşmamalıydım. Ama ben sadece bunları söylemedim. 4 saatlik programda şunları da anlattım” diye bir özet yapıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan sabırla dinliyor. Arınç“İsimler üzerinde konuşmakla hem partiye, hem size, hem cumhur ittifakına zarar verdim. Partimden ayrılmayacağım. Ama müsaade ederseniz Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyeliğinden istifa edeceğim” diyor. Cumhurbaşkanı, “Peki o zaman” diye karşılık veriyor.

Tabii ki zor bir durum. Ancak edindiğim bilgiye göre Arınç ile Erdoğan’ın arasında bir polemik yaşanmıyor. Seviyeli bir konuşma gerçekleşiyor. Netice itibarıyla bir istifa konuşması ama karşılıklı olarak bir kırgınlık ifadesi kullanılmıyor.