Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Ceza İşleri Genel Müdürlüğünce düzenlenen Ceza Hukukunda Alternatif Çözüm Yolları Sempozyumu'na katıldı.
Burada konuşma yapan Bakan Abdulhamit Gül, yargının bağımsızlığını ele aldı.
Yargının konjoktüre veya birilerinin dediklerine bakmadığını belirten Bakan Gül, yargının dosyaya, vicdanına, hukuka, Anayasa'ya baktını dile getirerek, "Bırakın adalet yerini bulsun, isterse kıyamet kopsun." dedi.
"YATIRIMCILAR İÇİN HUKUK GÜVENLİĞİ"
Yargının bağımsızlığında hakim ve savcıların arkasında durulduğunun altını çizen Bakan Gül, Türkiye'ye yatırım yapılmasından korkulmaması için yargı reformunu da ele aldı.
"Yerli ve yabancı yatırımcılar için hukuk güvenliğinin önemine değindiniz. Bu konuda yeni bir reform gündemde mi?" sorusu üzerine Gül, hükümetleri döneminde çok önemli mevzuat değişiklikleri ile düzenlemeler yaptıklarını söyledi.
Reformların sürekli ve dinamik olduğunu, her zaman yapılması gerektiğini vurgulayan Gül, 2023'e kadar daha güvenilir bir hukuk sistemi için çalışmalarına devam ettiklerini anlattı.
"YARGI REFORMU, ÜLKENİN ÖNÜNÜ AÇACAK"
Yargıda yeni düzenlemelere gidileceğinin altını çizen Bakan Gül, "Yargı reformu belgemiz, öngördüğümüz yeni düzenlemelerle ülkemizin önünü açacak, erişilebilir adalet sistemiyle yatırım ortamının iyileşmesine hizmet edecektir." ifadelerini kullandı.
HUKUK VE EKONOMİDE İŞ BİRLİĞİ
Bakan Gül, "Hukukun güvenilirliği ekonominin de güvenilirliğini destekliyor, iç içe geçmiş bir konumda. Uygulamada elbette daha iyi uygulamaları görmek istiyoruz." dedi.
HUKUKİ GÜVENCE İLE EKONOMİNİN CANLANDIRILMASI
İnsan Hakları Eylem Planı'nın önlerinde olduğunu, bu konuyu da ekonominin tüm taraflarıyla ele aldıklarını aktaran Gül, "Bu konuda daha fazla güvence nasıl olur, yakın zamanda iş dünyasının bu konudaki beklentilerini de Hazine ve Maliye Bakanımızla birlikte dinleyeceğiz. Adaletin tecellisi hem yerli hem yabancı yatırımcı için çok önemli. Burada da ne eksikler var, çalışmalarımızı sürdürüyoruz." diye konuştu.
"KİM NE DER DEĞİL, DOSYA NE DER..."
Adalet Bakanı Gül, "(Anayasa Mahkemesi kararına uyulmayan bir yerde hukuk güvenliğinden bahsedilemez.) dediniz. Budan sonraki süreçte uymayan hakimlerle ilgili yaptırım olacak mi?" sorusu üzerine şunları kaydetti:
"Aslolan adaletin yerine gelmesi. Hakim, savcılardan beklentimiz, 'kim ne der, ne düşünülür' şeklinde değil, 'dosya ne der, Anayasa ne der, hukuk ne der' şeklinde. Esasen milyonlarca dosya içerisinde belli dosyalar gündemi meşgul ediyor, bu konuda bir değerlendirmeye tabi tutuluyor.
Aslolan bu konuda, yani güncel meselelerden uzak bir şekilde hukukun, adaletin tesisi. Bu hususlarla alakalı HSK'nin ilke kararları var. Terfide bunlar dikkate alınıyor. Verilen tüm kararları, hem Anayasa Mahkemesi hem AİHM, bu süreci takip eden yeni uygulamalarımız var.
"HUKUK GÜVENLİĞİ GÜÇLENDİRİLECEK"
Bunlarla ilgili de yine ilave ne gerekir, ne olur, bunun yine arayışları içerisindeyiz, bu konuda adımlarımızı atmaya devam ediyoruz. İster yabancı, ister yerli yatırımcı, ister işçi, ister çiftçi, ister işveren, ne olursa olsun hukuk güvenliğini bu anlamda vatandaş lehine koruyacak, tutuklamaların keyfiliğinden uzak, tutuklamayı istisna olarak değerlendiren, hukuk güvenliğini daha da güçlendiren uygulamaları hep beraber sağlayacağız.
Bu anlamda çok önemli adımlar oldu ama 2023 hedefleri doğrultusunda daha hızlı, daha güçlü adımları da hem yasama hem uygulama çerçevesinde yapmaya devam edeceğiz."