Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kabine sonrası açıklama yapıyor. Erdoğan, "Bayraklı'da 1000 adet birimden oluşan bir konteyner kent kurmaya başladık. Yıkılmış, yıkılacak durumlarda bulunan eşyalarını kurtaramayacak durumda olan vatandaşlarımıza 30 bin lira eşya yardımı, evlerini taşıyacak mülk sahiplerine 13 bin lira, kiracılara 5 bin lira yardımda bulunuyoruz. İşyeri sular altında kalan esnafımıza 50 bin liraya kadar hibe desteği verilecek. Depremden zarar gören esnaf ve sanatkarlarımızın Halkbank'tan kullandığı kredilerin taksit kredileri faizsiz olarak 1 yıl süreyle ertelendi" ifadelerini kullandı.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:

"110 VATANDAŞIMIZIN CANSIZ BEDENİ ÇIKARILDI"
Yükselen deniz suyuyla birlikte boğulan bir vatandaşımızla birlikte 110 vatandaşımızın cansız bedeni çıkarılmıştır. Enkaz altından sağ çıkarılan vatandaşımız sayısı şu an itibarıyla 107'dir.

"UMUDUMUZU KAYBETMEYECEĞİZ"
Arama kurtarma çalışmalarında enkaz altındaki son kişiye ulaşılana kadar umudumuzu kaybetmeyeceğiz. Bölgede 44 tanesi 4'ün üzerinde olmak üzere 1600'e yakın artçı sarsıntı kaydedilmiştir. Yükselen deniz Seferihisar'ın Sığacık mahallesini 1 metrelik suyun altında bırakmış, 43 tekne karaya oturmuş, 40'ı kurtarılmıştır.

"KURUMLARIMIZ TÜM İMKANLARINI SEFERBER ETMİŞTİR"
İçişleri Bakanlığımız, AFAD, polis, jandarma, sahil güvenlik, Çevre Şehircilik Bakanlığımız sahadır. İlgili tüm bakanlık ve kurumlarımız imkanlarını seferber etmiştir. Adalet Bakanlığımızın yakın takibiyle yargı yıkılan ve ağır hasarlı binaların soruşturmalarına başlamıştır. Milletimizin kara gün dostu Kızılay ile çok sayıda sivil toplum kuruluşu gece gündüz sahadadır.

DEPREMLE İLGİLİ ÇALIŞMALAR
Depremle ilgili çalışmalar için çeşitli kamu kurumlarımızın 8 bin personeli 1200 aracı İzmir'de görevlendirilmiştir. Evleri hasar gören, evlerine girmek istemeyenler için 2700 çadır kurulmuş, battaniye ve ihtiyaç malzemesi gönderilmiştir. Çadır kentlerde 6700 civarında vatandaşımız barınıyor.

EŞYA VE KİRA YARDIMI
Kamuya ait tüm yataklı kurumların imkanları da İzmir halkının istifadesine sunulmuştur. Bayraklı'da 1000 adet birimden oluşan bir konteyner kent kurmaya başladık. 20 gün içinde kullanıma hazır hale getiriyoruz. Yıkılmış, yıkılacak durumlarda bulunan eşyalarını kurtaramayacak durumda olan vatandaşlarımıza 30 bin lira eşya yardımı, evlerini taşıyacak mülk sahiplerine 13 bin lira, kiracılara 5 bin lira yardımda bulunuyoruz. Kurumlarımıza kaynak göndermiştir.

ESNAFA DESTEK
İzmir depreminde işleri yıkılan, işyeri yıkılan veya ağır hasar gören, denizin taşması sebebiyle işyeri sular altında kalan esnafımıza 50 bin liraya kadar hibe desteği verilecektir. Depremden zarar gören esnaf ve sanatkarlarımızın Halkbank'tan kullandığı kredilerin taksit kredileri faizsiz olarak 1 yıl süreyle ertelendi.

DEPREM KONUTLARI
İzmir'de çeşitli derecelerde hasarlı ve yıkılmış 530'a yakın, Manisa'da ise 16 bina bulunuyor. En çok hasar Bayraklı, Bornova, Aliağa ve Seferihisar ilçelerimiz takip ediyor. Gereken işlemler süratle yapılmaktadır. Deprem konutları inşaatına 1 ay içerisinde başlıyoruz. TOKİ'nin 100 bin sosyal konut projesi kapsamında 3500 konutluk inşaatları bulunuyor. İzmir'de TOKİ vasıtasıyla yapılıp teslim edilen konut sayısı 16 bin 776'dır.

İzmir'de 17 bin 464 binanın yıkımı gerçekleşmişti. Yeteri sayıda deprem konutunu buna ilave edeceğiz. Kalan riskli binaların yıkımını en kısa sürede bitireceğiz. Hastanelerimiz başta olmak üzere tüm kamu binalarında az hasar tespiti dışında hasar olmadığı görülmüştür. Türkiye'nin bir deprem hattı üzerinde bulunduğunu yaşadığımız deprem bir kez daha hatırlatmıştır. İzmir'den önce Elazığ ve Malatya daha evvel Van depremi ile sarsılmıştık. Büyük Marmara depremi felaketinin izleri hala yüreğimizde canlıdır.

Yer kürenin işleyiş kanunlarının neticesi olan depremlerin önüne elbette geçemeyiz. Ama felaket öncesi ve sonrasında yapabileceğimiz hazırlıklar vardır. İmar inşa standartlarını yükselterek, denetimleri sıklaştırarak, insanlarımızı bilinçlendirerek binalarımızı sağlama almak mecburiyetindeyiz. Riskli yapı olarak belirlediğimiz 688 bin adet konut ve işyerinden 674 binin yıkım ve tahliye işlemini tamamladık.

Acil olarak 1,5 milyon konutun dönüşümünü hedefliyoruz. TOKİ'nin tamamladığı, inşa halinde olan, projelendirdiği konut toplamı 970 bini bulmuştur. Bu yıl 100 bin konut hedefine ulaştık. Önümüzdeki yıl 100 bin konutun inşaatına başlıyoruz. Vatandaşlarımızdan kendi oturdukları binaların depreme dayanaklılığı ve gerekirse dönüştürülmesi konusunda daha fazla gayret bekliyoruz. Güçlü bir acil durum altyapısı kurmamız gerekiyor.

DEPREMLE İLGİLİ PROVOKATİF HABERLER
Birliğe, beraberliğe, kardeşliğe, dayanışmaya ihtiyacımız olduğu şu günlerde yalan, provokatif haberlerle gündeme zehirlemeye çalışanların ortaya çıkması bizi en çok üzendir. Depremzedelere çadır verilmediğinde, müzikle karşılandığımıza dek pek çok yalan tedavüle sürüldü. Kimi siyasi partilerin bu işin içinde rol alması, hatta bizzat kaynağı olması çok daha üzüntü verici. Daha bu sabah bir evladımızı yıkıntıların altından canlı olarak çıkarmanın sevincini yaşadığımız günde enkazların hala kaldırmadığını ifade edenlerle tartışma yapmak lüzumsuzdur.

Deprem gibi ortak bir acıyı istismar edenlerin sıfatları ne olursa olsun, kalbi kin ve nefretle kararmış mahluklar olduğuna inanıyorum. Böyle bir meseleyi dahi iftira aracı haline dönüştürmeye çalışan bu mahlukları milletimizin vicdanlarına havale ediyorum. Tüm İzmirlilere geçmiş olsun diliyorum. 5 gündür hala enkaz kalkmadı diyorsun, ne kadar kaldın İzmir'de. Senin oradan çıkmaman gerekirdi. Orada senin bütün o bölgeyi dolaşman gerekirdi. Bunu yapmayacaksın, ama iftiraya devam edeceksin. Kızılay'ın orada aktif olmadığını söylüyorsun. Biz Kızılay'la da oradaydık, AFAD'la da oradaydık. Biz son ana kadar Bay Kemal oradan çıkmayacağız. İnanacağız ki artık bunların altında herhangi bir canlı yok ondan sonra işimizi bitireceğiz. Neredeyse kabinemizin tamamı oradaydı. Kriz merkezinde ben neredeyse tüm kabinemle toplantı yaptım. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı da oradaydı. Bu toplantıyı da orada yaptık.

Koronavirüste kimi Avrupa ülkeleri yeniden kısıtlamalara başvurma yolunu seçti. Hasta sayılarının yüksek olduğu kimi ülkelerde adeta kontrolden kaçmış durumdadır. Türkiye genel olarak kontrollü bir süreç yaşıyor. Bu alanda herhangi bir krizle karşı karşıya kalmadık. Günlük hasta sayımız yönetilebilir seviyelerdedir. Salgına karşı tamam diyerek temizlik, maske ve mesafe kurallarıdır. Tüm vatandaşlarımı azami dikkate ve riayete davet ediyorum.

Koronavirüs tedbirleri kapsamında; lokanta, berber, halı saha gibi toplu alanlar saat 22'de kapanacak.