Zeytinburnu'nda 2009 yılında Çeçen Musa Ali Osaev'in öldürülmesine ilişkin yargılanan Gürcistan uyruklu Temur Makhauri hakkında verilen beraat kararının Yargıtayca bozulmasının ardından yeniden görülen davanın, suikastçının hayatını kaybetmesi nedeniyle düşürülmesine karar verildi.
Bakırköy 5. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, sanık veya taraf avukatlarından gelen olmadı.
ZONA KOD ADLI TEMUR MAKHAURİ PATLAMADA ÖLDÜ
Mahkeme Başkanı Alper Elmas, Zona kod adlı sanık Temur Makhauri'nin yaşayıp yaşamadığına ilişkin Interpol Daire Başkanlığına yazılan müzekkereye cevap verildiğini ifade ederek, gönderilen yazıda sanığın 8 Eylül 2017'de Ukrayna'nın başkenti Kiev'de Bessaravska Meydanı yakınlarında gerçekleşen bir patlamada öldüğünün belirtildiğini söyledi.
Mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı, sanığın kovuşturma aşamasında hayatını kaybettiği anlaşıldığından davanın düşürülmesine karar verilmesini istedi.
MUSA ALİ OSAEV DAVASI DÜŞÜRÜLDÜ
Mahkeme heyeti, "tasarlayarak öldürme" ve "ruhsatsız silah kullanma" suçlarından yargılanan sanık Zona Temur Makhauri'nin, Ukrayna Interpol'ünden gelen cevap yazısına göre bir patlamada öldüğünün anlaşıldığını, bu nedenle davanın düşürülmesine karar verildiğini bildirdi.
MUSA ALİ OSAEV'İN DAVASI
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 26 Şubat 2009'da Zeytinburnu'da Musa Ali Osaev'in "Zona" kod adlı Gürcistan uyruklu Temur Makhauri tarafından öldürüldüğü belirtilmişti.
İstanbul'dan Mısır'a gitmek üzereyken 19 Ekim 2012'de havalimanında yakalanan sanığın "tasarlayarak öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "ruhsatsız ateşli silah satın alma, taşıma veya bulundurma" suçundan da 1 yıldan 3 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti.
Bakırköy 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada, sanık Temur Makhauri'nin üzerine atılı suçları işlediğine yönelik yeterli delil elde edilememesi nedeniyle beraatine karar verilmişti.
Dosyayı inceleyen Yargıtay 1. Ceza Dairesi kararında, Makhauri'nin Ukrayna'nın başkenti Kiev'de bir otomobilin infilak etmesi sonucu öldüğüne dair çeşitli haber kanallarında bilgilerin yer aldığı belirtilmişti. Söz konusu bilginin gerçekliği ve teyidi bağlamında kolluk makamları aracılığıyla araştırma ve gerekirse ülkesiyle yazışma yapılması gerektiği vurgulanan kararda, buna göre sanık hakkında ölüm nedeniyle "düşme" kararı verilip verilemeyeceğinin tartışılması gerektiği anlatılmıştı.
Yargıtay, bu nedenle yerel mahkemenin kararının bozulmasına karar vererek, dosyayı Bakırköy 5. Ağır Ceza Mahkemesine göndermişti.