VAN (AA) 

Diyanet-Sen Van Şube Başkanı Nurullah Arvas, Müslümanların kutsalına, inançlarına yapılan saygısızlıkların kabul edilemeyeceğini belirtti.

Her fırsatta ifade ve inanç özgürlüğüne saygı konusunda ahkam kesenlerin, sıra Müslümanların inancına gelince iki yüzlü bir tavır sergilediğini aktaran Arvas, şunları kaydetti:

"Almanya'da 5 milyon civarında Müslüman yaşıyor. Orada camiye yapılan baskın Almanya'da yaşayan Müslüman toplumuna reva görülen ön yargılı, ayrımcı ve dışlayıcı tavrın bir tezahürüdür. Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un son zamanlarda İslam'a ve Müslümanlara yönelik izlediği provokatif siyaset, kabul edilemez bir tutumdur. Macron'un son zamanlarda Müslümanlara yönelik yaptığı saldırgan, ırkçı ve ayrımcı açıklamalar, akıl ve izandan uzak açıklamalardır. Müslümanlar olarak Peygamber efendimizin getirdiği rahmet ve adaleti önceleyerek Müslümanca bir duruş sergilemeliyiz. Aklı selim tüm Batı siyasetçilerinden ve makamlarından Macron'un bu çirkin nefret ve düşmanlık siyasetine dur demelerini bekliyoruz."

Hakkari

Memur-Sen Hakkari Şube Başkanı Şanser Kutluk, sendika binasında yaptığı basın açıklamasında, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un İslam karşıtı söylemlerine tepki gösterdi.

Kutluk, insanlığın inançlarını hedef almanın, özgürlük değil küstahlık olduğunu ifade etti.

Dine ve "Kutlu Nebi'ye" dönük hakaret faillerinin kuyruğuna takılan ülkelerin ve yöneticilerin emperyalist taşeronluğu ve kapitalistlerin sömürü baronluğu sıfatlarının sona ereceğine inandıklarını kaydeden Kutluk, şöyle devam etti:

"Avrupa'daki kimi siyasetçilerde olduğu gibi Macron da kirli siyasetine malzeme aramaktadır. Macron, sözde ifade özgürlüğü adı altında doğrudan insanların inançlarına saldıran ve neresinden bakarsanız bakın kin, nefret ve terörle şekillenmiş zihinler tarafından çizilmiş karikatürlere sahip çıkarak, teröre ve kine ortak olmaktadır."

Açıklamanın ardından sendika üyeleri ''Ya Muhammed seni seviyoruz'' sloganı attı.

Bitlis

Memur-Sen Bitlis Şube Başkanı Cabir Durak, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un İslam karşıtı söylemlerini telin etmek için toplandıklarını söyledi.

Almanya'da cami baskını, Hollanda'da Gert Wilders'in terör ve şiddet içeren konuşmaları ve Macron'un ifade hürriyeti arkasına sığınarak İslam'a ve peygamberine saldıran unsurlara sahip çıkmasının cinnetin boyutlarını ortaya koyduğunu dile getiren Durak, şunları belirtti:

"Kutsal emanetlerimizin mekanı olmakla yetinip, kutsala sahip çıkmayı beceremeyen Suudi Arabistan yönetimini ve onunla aynı kulvarda bulunmaya teşne Birleşik Arap Emirlikleri'ni de tarih ve bizler not ediyoruz. Dine ve Kutlu Nebi'ye dönük hakaret faillerinin kuyruğuna takılan ülkelerin ve yöneticilerin, emperyalist taşeronluğu ve kapitalistlerin sömürü baronluğu sıfatlarının sona ermesinin de yakın olduğuna inanıyoruz. Aslında yaşanan, bir yok oluş cinnetidir. Görünen o ki Macron, mazlumların kanı ile semirmiş emperyalist coğrafyanın en zayıf ülkesinin lideri olması bakımından beyhude terör çığlıkları atmaktadır. Zira virüs, Fransa'yı esir almıştır."

Muş

Memur-Sen Muş Şube Başkanı Mahir Barışan, insanlığın inançlarını hedef almanın özgürlük değil küstahlık olduğunu ifade ederek, İslam karşıtı söylemlere tepki gösterdi.

Avrupa'daki kimi siyasetçilerde olduğu gibi Macron'un da kirli siyasetine malzeme aradığını aktaran Barışan, "İnancımız farklı olabilir. Fikirlerimiz karşıt görünebilir. Ama çok temel bir ortaklığımız var, biz insanız ve dünyada birlikte yaşıyoruz. Hiç kimse hiç kimsenin dinine, hükümlerine ve kutsallarına hakaret etme, onları yok etme hakkına sahip değildir ve olamayacaktır. Biz insanız, elbette inanacağız. Biz insanız, elbette insan onurunu savunacağız. Biz insanız, en kesin şekilde söylüyorum ki inancımızı ve değerlerimizi koruyacağız. İnanca ve değerlere savaş açanlara, kutsallarımıza hakaret edenlere karşı dayanışmayı güçlendireceğiz ve birlikte mücadele edeceğiz." ifadelerini kullandı.