DIŞ HABERLER SERVİSİ
Dünya genelinde ciddi sorunlar yaşayan Müslümanların içinde bulundukları sıkıntı ve zaaftan cesaret alan İslam düşmanı Macron, Müslümanların bu zayıflığını İslam’a mal etme amacıyla “İslam dünya genelinde kriz içerisinde” şeklinde küstahça açıklamalarda bulunmuştu. Bu açıklamadan sonra ülke genelinde İslami kurumlara ve Müslümanlara olan baskılarda da ciddi artışlar yaşandı. Aynı zamanda Fransız içişleri bakanının, marketlerde bulunan helal gıda ürünlerinden rahatsız olduğunu belirterek kaldırılmaları gerektiğini belirtmesi ve Paris’te iki Müslüman kadına yönelik gerçekleştirilen bıçaklı saldırı, ülkede Müslümanlara yönelik sistematik şekilde bir sindirme politikası izlendiğini göstermekte.
FRANSA’DA İKİ MÜSLÜMAN KADINA BIÇAKLI SALDIRI
Fransa cumhurbaşkanı Macron’un İslam’a yönelik cüretkâr tavırlarından cesaret alan İslam düşmanları Müslüman kadınlara saldırdı.
Fransa’nın başkenti Paris'te meydana gelen olayda, Eyfel Kulesi yakınlarındaki mağazada alışveriş çıkışı Cezayir uyruklu iki Müslüman kadının, iki ırkçı kadın tarafından bıçaklı saldırıya uğradığı bildirildi.
Fransız medyası, olay sırasında Müslüman kadınlara saldıran ırkçı saldırganların "Pis Araplar" diye bağırdığını aktardı.
Polisin, iki ‘ırkçı’ saldırganı gözaltına aldığı ifade edilirken, saldırganların ‘cinayete teşebbüs’ suçlamalarıyla karşı karşıya olduğu kaydedildi.
İÇİŞLERİ BAKANINDAN “HELAL GIDALARDAN RAHATSIZ OLUYORUM” SKANDALI
İslam’a ve Müslümanlara tahammül edemeyen sözde Fransız içişleri bakanı Gerald Darmanin bu defa, Müslümanların helal gıdalarına dil uzatarak, "marketlerde sadece helal gıda ürünlerinin bulunduğu reyonların bulunmaması" gerektiğini ifade etti.
Marketlerde helal gıda ürünlerine özel reyonların bulunmasının kendisini şoke ettiğini ve bundan rahatsız olduğunu söyleyen İslam düşmanı Bakan, ülkede Hazreti Muhammed'e hakaret içerikli karikatürlerin yayımlanabileceğini ve okuldaki derslerde gösterilebileceğini de savundu.
FRANSA, FİLİSTİN YANLISI KURULUŞU KAPATIYOR
İslam düşmanı Fransa Cumhurbaşkanı, ülkede Filistin yanlısı Şeyh Yassine Kollektifinin kapatılacağını söyledi.
Bu kollektifin, geçen hafta Conflans Sainte-Honorine semtinde bir öğretmenin başı kesik şekilde öldürülmüş bulunduğu olaya dahil olduğunu iddia eden Macron, "Son günlerde radikal İslamcı projesi yürüten veya Cumhuriyeti yıkan ideolojiye sahip sivil toplum kuruluşu, dernek veya kişilere karşı somut onlarca eylem gerçekleştirildi." ifadesini kullanarak İslami kurumlara olan baskıların altını çizdi.
Macron, bu mücadelenin artırılacağını ve gelecek haftalarda başka dernek ve kuruluşların da kapatılacağını dile getirdi.
BU YIL 73 CAMİ KAPATILDI
Son dönemlerde Müslüman sivil toplum kuruluşlarına yönelik baskı ve baskınların arttığı Fransa’da Müslümanlara olan baskılar devam ediyor.
Fransa İçişleri Bakanı Gerald Darmanin de önceki gün Paris'in banliyölerinden Pantin'deki bir caminin kapatılacağını bildirmişti.
Fransa'da Müslümanlara ait 51 dernek ve sivil toplum kuruluşunun devlet tarafından denetleneceğini, bunlardan birkaçının Bakanlar Kurulunun onayı ile kapatılacağını belirten Darmanin, ülkede son 3 yılda "radikalleştiği" iddiasıyla 73 caminin de içinde bulunduğu 358 yerin kapatıldığını ve 428 yabancının sınır dışı edildiğini aktarmıştı.
Darmanin, 19 Ekim'de yaptığı açıklamada, Fransa İslamofobi ile Mücadele Kolektifi ile Barakacity dahil birçok dernek ve sivil toplum kuruluşunun ve bir caminin kapatılacağını belirtmişti.
ERDOĞAN: MACRON’UN BAŞINI ÇEKTİĞİ BU TÜR GİRİŞİMLERİN ESAS GAYESİ, İSLAM VE MÜSLÜMANLAR İLE HESAPLAŞMAKTIR
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatı'na üye ve gözlemci ülkelerin Diyanet İşleri Bakanları, Başkanları ve Başmüftüleri İstişare Toplantısı'na gönderdiği video mesajda, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un İslam ile ilgili olarak sarf ettiği sözlere bir kez daha tepki gösterdi. Erdoğan, "Macron’un başını çektiği bu tür girişimlerin esas gayesi, İslam ile ve Müslümanlar ile hesaplaşmaktır" dedi.
Erdoğan gönderdiği mesajda Müslümanların içinde bulunduğu üzücü manzaranın emperyalistlere ve İslam düşmanlarına cesaret verdiğini belirttikten sonra “İslam'ın yükselişinden rahatsız olanlar, bizzat kendilerinin sebep olduğu krizleri öne sürerek, dinimize saldırmaktadır.” ifadelerini kullandı.
Yakın zamanda gündeme getirilen Fransız İslam’ı, Avrupa İslam’ı, Avusturya İslam’ı gibi kavramların bunun en son örnekleri olduğunu belirttikten sonra “Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un başını çektiği bu tür girişimlerin esas gayesi, İslam ile ve Müslümanlar ile hesaplaşmaktır” dedi.
PISIRIK MÜSLÜMAN İSTİYORLAR
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un gündeme getirdiği ‘Fransız İslam’ı’, ‘Avrupa İslam’ı’ kavramlarına tepki göstererek, “Aşırılıkla mücadele kisvesi altında terörle mücadeleden ziyade zulme tepki vermeyen, zalime ses çıkartmayan pasif, pısırık, korkak, iddiasız bir Müslüman vatandaş profili hedefleniyor. Dinin sadece evde yaşandığı sokakta, iş yerinde, çarşıda, sosyal hayatta dine, dini prensiplere ve dini sembollere müsaade edilmediği İslam karşıtı bir sistem kurulmak isteniyor.” diyerek Batı’nın istediği Müslüman profilini açıkladı.
KARADAĞİ: FRANSA'DAKİ 'BAŞ KESME' OLAYININ ARKASINDA FRANSIZ İSTİHBARATI VAR
Dünya Müslüman Alimler Birliği Genel Sekreteri Ali Muhyiddin el-Karadaği, Fransa polisi, Paris'in banliyölerinden birinde sınıfta Hz. Muhammed'i aşağılayan bir karikatürü öğrencilerine gösteren öğretmeni öldürdüğü gerekçesiyle 18 yaşında bir genci vurmasının ardından yazdığı "Gerçek katil halen hayatta" başlıklı makalesinde, olaya ilişkin birtakım soru işaretlerine ve şüphelere işaret etmişti.
Karadaği, Fransa'da bir tarih öğretmeninin ölü bulunmasına ilişkin soru işaretlerinin olayın Fransız istihbaratı tarafından planlandığını gösterebileceğini belirtmişti.
MACRON'UN "İSLAMCI TERÖRİST SALDIRI" NİTELEMESİ MÜSLAMANLARA TERÖR KİSVESİNİ GİYDİRMEYİ AMAÇLAMAKTA
Dünya Müslüman Alimler Birliği Genel Sekreteri, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un, olayı "İslamcı terörist saldırı" olarak nitelendirmesini, "Fransa'nın karanlık salonlarından İslam'a ve Müslümanlara terör kisvesi giydirmeye yönelik kötü niyetli tepki" olarak değerlendirdi.
"Öğretmenin, ergen öğrencilerinin inançlarına dil uzatan çizimleri göstermesinin nedeni nedir?", "Neden Fransız yetkililer, öğretmenlerin öğrencilerin kutsallıklarına hakaret etmesini engellemiyor ve neden antisemitizm cezalandırıldığı gibi diğer dinleri aşağılamayı cezalandıran bir yasa çıkarılmıyor?" sorularını yönelten Karadaği, "Suçun gerçekleri ve meydana geldiği tarih, olayın kendiliğinden olduğunu kabul etmemizi sağlamaz" ifadelerine yer verdi.
Makalede bu olay nedeniyle Fransa'nın Müslümanlara "haksız yasalara" göre davranmasından korktuğunu vurgulayan Karadaği, "Olayın tezgahlanmış olduğunu anlamak için Fransız makamlarının beyanlarına dikkat edin" ifadesine yer verdi.
Bunun Fransız istihbaratı tarafından planlanmış bir eylem olduğu gerçeğini destekleyen sorular sormayı sürdüren Karadaği, "Söz konusu suçlunun olay yerinde öldürülmesi garip değil mi?" sorusunu yöneltti.
Karadaği, katil öğrencinin neden yakalanmayıp soruşturmanın yapılmadığını, açık bir şekilde yargılanıp kendisinin kim olduğu ve bu olayı yapmaya iten etkenlerin ne olduğunun öğrenilmediğini dile getirdi.