İşgal altındaki Filistin topraklarında yaşayan Yahudi yerleşimciler, Filistinlilere ait zeytin bahçelerindeki ağaçları yakarak ve keserek tahrip ediyor. Bunun yanı sıra Yahudi yerleşimciler, zeytin hasadını çalarak ve çiftçilere saldırarak Filistinlileri bölgeyi terk etmeye zorluyor.

Filistinli çiftçiler, Siyonist işgal güçlerinin ve Yahudi yerleşimcilerin zeytin bahçelerine zarar vermesini önlemek için Nablus kentinin güneyinde bulunan Huvara beldesinde "koruma ve yardım" sloganıyla dayanışma kampanyası başlattı.

Topraklarını ve ürünlerini korumaya çalışan Filistinliler, hasat süresi boyunca birbirlerine hem geleneksel imece usulüyle destek olacak hem de can ve mal güvenliklerini birlikte koruyacaklar.

Kampanyayı başlatan Muhammed el-Hatib, AA muhabirine "koruma ve yardım" olmak üzere iki meseleye odaklandıklarını belirtti.

Hatib, "Çiftçilerin zeytinlerini toplamalarına yardımcı olmak ve onları korumak istiyoruz. Böylece zeytin toplarken yerleşimcilerin saldırılarını da önleyeceğiz." dedi.

Kampanya kapsamında gönüllülerden oluşan bir grubun zeytin bahçelerini koruyacağını ifade eden Hatib, korunan bölgelerden birinden uyarı gelmesi durumunda bölgeye giderek savunma hattı oluşturacaklarını kaydetti.

Kampanyaya katılan Filistin Kurtuluş Örgütü'ne (FKÖ) bağlı Yahudi Yerleşim Birimleri Dosyası Sorumlusu Gassan Daglas, yakın zamanda Yahudi yerleşimcilerin 3 bin ağacı kestiği bilgisini verdi.

Daglas, "Buraya, 'İsrail' işgaline karşı Filistin halkının tek bir zeytin ağacını dahi kanımızla koruyacağımız mesajını vermek ve kararlı duruşumuzu göstermek için geldik." diye konuştu. 

Filistinli çiftçilerden Ümmü Enver Sufan da Yahudi yerleşimcilerle yaşanan gerginliklerin Nablus'un güneyindeki köylerde yoğunlaştığını vurguladı.

Yahudi yerleşimcilerin tüm ağaçlarını yaktığını söyleyen Sufan, "Bize zeytin toplarken saldırdılar. Yaşlı insanlara bile kesici aletlerle saldırdılar." ifadelerini kullandı.

Sufan, yapılanların kendilerini yıldırmayacağını belirterek, şöyle devam etti:

"Burası bizim toprağımız ve burayı terk etmeyeceğiz. Her gün çıkıp onu koruyacağız ve ürünlerimizi toplayacağız."

Aktivist Eymen Garib ise kampanya kapsamında devriye gezeceklerini ve yerleşimcilerin saldırıları için hazır ve tetikte olacaklarını ifade etti.

Nablus'un güneyindeki bölgede faaliyet göstereceklerini aktaran Garib, "Radikal yerleşimci grupların en çok bulunduğu bölgelerden birisi olması nedeniyle Nablus'un güneyinde hazır olacağız ve onlara karşı koyacağız." dedi. 

Garip, Filistinli çiftçileri ve mahsulleri ne pahasına olursa olsun koruyacaklarını şu ifadelerle dile getirdi:

"Şehit olacaksak bile Filistinli çiftçilerin yanında durarak toprağını ve malını koruyarak şehit olacağız. Yerleşimcilerin çiftçilerin mallarına el koyma girişimlerini tüm gücümüzle engelleyeceğiz."

Garip, Yahudi yerleşimcilerin binlerce ağaca zarar verdiğini ancak bu saldırılara direnmek adına her ağaca karşılık on ağaç dikeceklerini sözlerine ekledi.

Siyonist işgal rejiminin 1967'de işgal ettiği Batı Şeria'da 250'den fazla yasa dışı Yahudi yerleşim birimi bulunuyor. Bu yerlerde ikamet eden 400 binden fazla Yahudi yerleşimci, işgal altında yaşayan Filistinliler için hayatı daha da zor hale getiriyor.

Uluslararası hukuka göre, işgal altındaki topraklarda bulunan tüm Yahudi yerleşim birimleri yasa dışı kabul ediliyor.