CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, "Türkiye'nin yaşadığı pek çok sorun görüşüldü. Düşüncelerimizi aktardık. Sayın Genel Başkan'a yürekten teşekkür ederim. DEVA Partisi kuruluş aşamasında, gerekli kongreleri yapıp siyaset dünyamızda yerlerini alacaklardır. Başarılar diliyorum" dedi.

DEVA Partisi lideri Ali Babacan da "Fikir alışverişinde bulunduk. STK'lar da başta olmak üzere basın üzerindeki baskılar ifade özgürlüğü üzerinde problem oluşturuyor. Yargı sistemimiz üzerindeki baskılar malum. Hukukun üstünlüğü ilkesi izlenmediği zaman kurallı ve ilkeli yönetimden bahsedemiyoruz. Ekonomimizle ilgili sorunları büyük, gittikçe de büyüyor. Sağlıkla ilgili ciddi problemlerimiz var. Ülkemiz her alanda ciddi, sıkıntılı dönemden geçiyor. Ülkenin itibarı güçlü olmayınca ve yalnız kalınca ulusal çıkarlarımız her alanda zaafiyet uğruyor. Partimizin kuruluş süreci ve teşkilatlanmamızla ilgili bilgi verdim. En kısa zamanda birinci büyük kongremizi tamamlayacağız. Hastalık sürecinde Sayın Genel Başkan birkaç kere arayıp, durumumu sordu. Onun için de ayrıca teşekkür ediyorum" diye konuştu.

* Ekonomi sorunları...

Kılıçdaroğlu: Bir insanın söylemi ile eylemi örtüşmesi gerekiyor. Erdoğan'ın söylemlerinin ciddiye alınacağını düşünmüyorum.

Babacan: Yokluk karşısında sabredin demek bir hükümetin görevi değildir.

* Doğu Türkistan çağrısı...

Kılıçdaroğlu: Uygur halkına yapılan zulmü kabul etmiyoruz. MHP'nin Erdoğan'a çağrı yapması lazım.

* DEVA Partisi ile işbirliği...

Kılıçdaroğlu: 'Dostlarımızla' ile ne ifade ettiğimi açıklamıştım. Bugün sadece ziyarete geldik, ittifak görüşmesi söz konusu olmadı. Seçim sathı mahaline girersek belki o dönem gündeme gelebilir. Bugün Türkiye'nin sorunlarına nasıl bakacağımızdır.

* Ara seçim iddiası...

Kılıçdaroğlu: Bir süre sonra Türkiye seçim gündemini konuşmak zorunda. Gittikçe ağırlaşan bir fatura var. Normalde, aklı başında bir yönetim seçime gitmek durumunda kalabilir.

* Dolar kurunda yükseliş...

Kılıçdaroğlu: Bu konudaki açıklamayı Sayın Babacan'a bırakarak, Erdoğan büyük bir ihtimalle faiz düşerse dolar da düşer demişti. Merkez Bankası Başkanını da görevden almışlardı. Bunu da görevden almak gerekebilir, faizi sıfırlasaydı, dolar düşebilirdi. Döviz pik yapıyor. Ülke yönetilmiyor. Fakirin fukaranın en çektiğini Erdoğan bilmiyor.

Babacan: 1 Ocak'tan itibaren 120 milyar dolarlık bir müdahale var. Kuru belli seviyede tutmak için. Bir ekonomi politikasından söz etmek mümkün değil. Rastgele adımlardan bahsediyoruz. Paramızın değer kaybetmesi kötü yönetim sonucunda doğal. Çelişkilerle dolu ekonomi politikasından bahsediyoruz. Orta direk yıkılıyor.

(HABERTÜRK)