Yusuf Can – Haber Yorum

Bunun bir tezahürünü İmamoğlu’nun Çin’i öven ve kutlayan ifadelerinde gördük.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Çin Halk Cumhuriyeti’nin 70. Kuruluş Yıldönümü kapsamında, Cuma günü Çırağan Sarayı’nda verilen resepsiyona katılarak bir konuşma yaptı.

 “Sizlerle birlikte bu coşkuya eşlik etmenin de keyfini yaşıyorum. Çin Halk Cumhuriyeti’nin, İstanbul’umuza ve ülkemize verdiği değerin farkındayız.. Çin firmalarının ülkemize gösterdiği yatırım ilgisinde yine en büyük payı çeken şehir de İstanbul’dur. Bu yatırımların büyük bir çoğunluğunun buraya ulaşması, İstanbul kentindeki varlığı, özellikle bizimle Çin Halk Cumhuriyeti arasındaki ilişkiler için yüksek bir motivasyon gücüdür”

Top çevirmede oldukça usta olduğu anlaşılan İmamoğlu bu resepsiyonda olası pot kırmaları bu vesileyle onarmış olurum diye düşünmüş olacak ki konuşmasını 29 Ekim kutlamalarına getirerek ne kadar laik bir cumhuriyetçi olduğunu göstermiş ve Çin’lileri davet etmiş:

“Çin Halk Cumhuriyeti’nin tarihinde Ekim ayının sahip olduğu, özel önem ve anlama Türkiye Cumhuriyeti olarak bizlerin de sahip olduğunu burada hatırlatmak isterim. Bu vesileyle, Çin Halk Cumhuriyeti’nin 70’nci yıldönümünde burada bulunan bütün dostlarımızı, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarımıza da davet etmek istiyorum. Gerçekleştireceğimiz Cumhuriyet Bayramı kutlamalarına katılımınız, bize büyük bir mutluluk ve onur verecektir.

 Çince “iyi akşamlar” anlamına gelen, “vanşang hao” cümlesiyle konuşmasını tamamlayan İmamoğlu, davetlilerden büyük alkış aldı.

Tüm başkentlerde benzeri yapılan bu kutlamalardan biri de Paris’te yapıldı.

Ancak ilginçtir Laik (bir Hristiyan) olan Paris Belediye Başkanı Anne Hidalgo aynı gün Çin’i Doğu Türkistan’daki zulümlerinden dolayı eleştiren bir mesaj yayınladı.

Anne Hidalgo meajında, ''Çin'de Uygurların karşı karşıya olduğu durum endişe verici ve kabul edilemez. Bireysel haklarına, dillerine ve kültürlerine saygı duyulduğunu görmeleri gerekir'' vurgusu yaptı.

Haliyle Doğu Türkistan’lılarda bu iki mesaj bir kafa karışıklığına yol açtı.

Çünkü her fırsatta Türk’lükten dem vuran İmamoğlu’nun Çin’i eleştirmesini ve Doğu Türkistan’daki zulmü gündem yapmasını beklerlerken tam tersi oluyor ve İmamoğlu, Çin Komünist Devleti’ne güzellemeler takdim ediyordu. Bu aralar Türkiye ile oldukça sancılı bir dönem yaşayan Fransa’nın başkentinden Paris’ten ise onları destekleyen ve Çin’i eleştiren açıklamalar geliyordu.

Doğu Türkistan’lılar hayal kırıklığına uğramış olmanın heyecanıyla sosyal medyadan tepkilerini dile getirirken kadirşinaslık göstererek Hidalgo’ya da teşekkürlerini arz etmişler.

Kadının bu teşekkürü hak ettiği ortada.

 Ancak İmamoğlu’na gösterilen tepkilerin hiçbir işe yaramayacağını peşinen söylemekte fayda var.

CHP, zihniyeti gereği zora dara düştüğünde ne “SOYDAŞ’a ne de DİNDAŞ’a” bakmaz diyenleri haklı çıkaran bu durum ne ilk olacak ne de son.

Hele hele “Geleceği Çin’de görmeye başlamışlarsa kim tutar onları!