ANKARA (AA) 

PTT bünyesinde görev yapan dağıtıcı personelin, belediyeler tarafından sunulan şehir içi toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz yararlandırılması istemiyle yapılan başvuruların reddedilmesi üzerine açılan davalarda idare mahkemelerince farklı kararlar verildi.

Konya Bölge İdare Mahkemesi Başkanlar Kurulu, bu farklı nitelikteki kararların kesinleşmesi üzerine, mahkemeler arasındaki aykırılığın giderilmesi istemiyle Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna başvurdu.

İdare mahkemeleri ve bölge idare mahkemeleri arasındaki farklı kararları irdeleyen Kurul, bu konuda son noktayı koydu.

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, Posta ve Telgraf Teşkilatı AŞ Genel Müdürlüğü bünyesinde görev yapan postacı ve dağıtıcıların, belediyeler tarafından sunulan şehir içi toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz yararlandırılmasına hukuken olanak bulunmadığı sonucuna vardı.

Gerekçeden

Kurulun gerekçesinde, 1950 tarihli 5584 sayılı Posta Kanunu'nun 13. maddesinin 1. fıkrasında, şehir içinde postayı taşıyan memur ve dağıtıcıların, belediyeler ve ortaklıklar tarafından alınan yolculuk ücretlerini vermekten muaf oldukları yönünde düzenlemeye yer verildiği belirtildi.

Sonraki yıllarda çıkarılan Bakanlar Kurulu kararı ile de Posta ve Telgraf Teşkilatı Genel Müdürlüğü bünyesinde görev yapan postacı ve dağıtıcıların 4736 sayılı Kanun'un 1. maddesinin 1. fıkrası hükmünden muaf olduğu, yani belediyelere söz konusu kişiler yönünden ücretsiz tarife uygulama yetkisi verildiği kaydedildi.

Ancak, 23 Mayıs 2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan, 6475 sayılı Posta Hizmetleri Kanunu'nun 31. maddesinin 1. fıkrası ile 5584 sayılı Posta Kanunu'nun yürürlükten kaldırıldığı hatırlatılan gerekçede, "Uyuşmazlıkta, 4736 sayılı Kanun'un 1. maddesinin 6. fıkrasıyla Bakanlar Kuruluna tanınan yetkinin ancak temel Kanun'da bu yönde bir düzenleme olması halinde kullanılabileceği açıktır. Bu nedenle, 5584 sayılı Posta Kanunu'nun 13. maddesinin 1. fıkrasında yer alan düzenlemenin 6475 sayılı Kanun ile yürürlükten kaldırılması üzerine, Bakanlar Kurulunun bu yönde bir muafiyet tanıma yetkisinin de ortadan kalktığının kabulü gerekmektedir." denildi.