TEKNOLOJİ SERVİSİ
Airbus firması hidrojen yakıtlı ticari uçak prototiplerini görücüye çıkarıyor. Özellikle Avrupa Birliği hükûmetleri salgın sonrasında atılacak adımlar arasında temiz teknoloji kullanımını öncelikli sıralara oturtması nedeniyle, Airbus firması da bu konuda kendi çalışmalarını kamuoyunun dikkatine sunmak istediği belirtildi. Airbus firmasının ZEROe projesi adı altında klasik görünümlü iki farklı konsept uçak tasarladığı açıklandı. Uçaklardan bir tanesinin turbo fan motor teknolojisine sahip, 120 ila 200 arası yolcu kapasiteli ve 3,700 km menzile sahip olduğu, diğerinin ise turbo prop motor teknolojisine sahip, 100 yolcu kapasiteli ve 1,850 km menzili olduğu bildirildi. Diğer uçaklardan ayrı olarak bu motorların sıvı hidrojen yakıtla çalışacağı ve yakıt tankının arka gövdede yer alacağı belirtildi. Üçüncü projenin ise şirket tarafından daha önce Şubat ayında tanıtımı yapılan ve çok daha radikal bir tasarım olan yumuşak geçişli kanata sahip farklı bir gövde tasarımında olacağı öğrenildi.
TESTLER SONUCUNDA KARAR VERECEKLER
Airbus firmasının bu prototip uçaklardan birer tane test aracı üzerinde çalıştığı ve 2021 yılında testlerden ilk sonuçların alınacağı belirtildi. Airbus firmasının teknolojiden sorumlu başkanı Grazia Vittadini, test araçlarından elde edilecek sonuçlara göre hangi tasarımın daha doğru ve verimli olduğuna karar vereceklerini söyleyerek, ileride bu tasarımın tüm Airbus ürünlerine uygulanabilir hale geleceğini de sözlerine ekledi. Airbus firmasının 2035 yılına kadar karbon salımı sıfır olan bir ticari uçağı hayata geçirmeyi hedeflediğini belirten Vittadini, bunu gerçekleştirebilmek için 2025 yılına kadar bu tasarımlardan birisinde karar kılmak durumunda olduklarını söyledi.
SIVI HİDROJENİN DEPOLANMA ZORLUĞU
Öte yandan konuyu yakından takip eden bazı uzmanlar sıvı hidrojen yakıtlı uçak teknolojisinde bir takım sorunlar bulunduğunu ve 2040 yılından önce böyle bir tasarımın hayata geçmesinin zor olduğunu belirtiyorlar. Bu sorunlardan bir tanesinin son derece uçucu olan sıvı hidrojen yakıtın uçuş esnasında çok düşük ısılı ortamlarda güvenli bir şekilde depolanmasının zorluğundan kaynaklandığı belirtildi. Bununla birlikte Airbus firmasının bu güvenlik sorununa karşın, projeye yüklü miktarda yatırım yapmaya devam ettiğine dikkat çekiliyor. Hidrojen yakıt teknolojisi 1970’li yıllardan beri bir alternatif olarak tartışılmasına rağmen, yaygın olarak kullanımının halen çok fazla maliyetli olduğu değerlendiriliyor. Hidrojen yakıt taraftarları ise alt yapı yatırımlarının devam etmesi ve talebin de artması ile birlikte maliyetlerin de düşeceğini savunuyorlar.