21 Eylül Dünya Alzheimer Günü’nün Alzheimer hastalarının sorunlarına dikkat çekmek amacıyla yazılı bir açıklamada bulunan Türkiye Alzheimer Derneği Başkanı Prof. Dr. Haşmet Hanağası , "Dünyada 50 milyon civarında demans hastası bulunuyor. Bu hastaların yaklaşık 3'te 2'sini Alzheimer hastaları oluşturuyor.” dedi.

"Son 10 yıl içinde hasta sayısında artan yaşlı nüfusla beraber yükseliş yaşanmıştır"

Alzheimer hastalığı ve demansa neden olan hastalıkların sıklığında artan yaşlı nüfusa bağlı olarak büyük bir artış yaşandığını belirten Hanağası, "Ülkemizdeki Alzheimer hastası sayısı gelişmiş ülkelerdeki oranlara benzerdir. Ülkemizde 800 bin civarında demans hastası olduğu düşünülmektedir. Bu hastaların büyük kısmını da Alzheimer hastaları oluşturmaktadır. Son 10 yıl içinde hasta sayısında artan yaşlı nüfusla beraber yükseliş yaşanmıştır.” diye konuştu.

Alzheimer hastalarına ve yakınlarına her aşamada sağlık çalışanları tarafından geniş kapsamlı öneriler verildiğine dikkat çeken Hanağası, hastaların ilaçlarını düzenli olarak kullanması, davranışsal ve psikiyatrik sorunların yönetilmesi, çevresel düzenlemelerin yapılması ve hukuki konular gibi farklı alanlarda destek sunulduğunu söyledi.

"Hastalığın kesin olarak nasıl başladığı bilinmiyor"

Alzheimer hastalığından korunma ile ilgili en büyük gelişmeler hastalığın patofizyolojisinin ve risk faktörlerinin anlaşılması yönünde olduğunu belirten Hanağası, “Artık Alzheimer hastalığına erken aşamalardan itibaren çok kolay tanı konulabilmektedir. Ancak beklenen en büyük gelişme hastalığın tedavisi ile yeni ve güçlü seçeneklerin ortaya çıkmasıdır. Hastalığın mekanizmalarının daha iyi anlaşılması ile önümüze yeni tedavi seçenekleri çıkabilir. Ancak hastalığın halen kesin olarak nasıl başladığı konusunda yeterli bilgimiz bulunmamaktadır. Dolayısıyla bu bilgi eksikliği tedavide de sınırlı bir başarıya yol açmıştır. Hastalık mekanizmalarının daha da iyi anlaşılması ile yeni tedavi seçeneklerinin gündeme gelmesi beklenmektedir.” şeklinde konuştu.

"Hastalığın başlangıç yaşı 30’lu yaşlara kadar gerileyebilir"

Alzheimer hastalığının dünyada en çok araştırma yapılan hastalıklardan birisi olduğunu hatırlatan Hanağası, şöyle konuştu: “Hastalık konusunda her yıl binlerce makale yayınlanmaktadır. Eninde sonunda bu çalışmaların tedaviye yansıması beklenmektedir. Alzheimer hastalığının genetik özelliklerine bakıldığında iki gruba ayrılıyor. İlk grup ileri yaşta başlayan ve aile öyküsünün çok belirgin olmadığı hastaları içerir. Bu grupta hastalık genel olarak 65 yaşının üzerinde başlar ve ailede Alzheimer hastası öyküsü olması hastalığa yakalanma riskini arttırır. Bu grupta hepimizde bulunan bazı genetik risk faktörleri veya genetik koruyucu faktörler çevresel risk faktörleriyle beraber hastalığın ortaya çıkmasına katkıda bulunur. Genetik özellikler konusundaki ikinci grup ailevi Alzheimer hastalığı dediğimiz tüm Alzheimer hastalığının yüzde 1’den azını oluşturan gruptur. Bu grupta hastalık sıklıkla 60’lı yaşlardan önce başlar. Hastalığın başlangıç yaşı 30’lu yaşlara kadar gerileyebilir. Bu grupta ailede yoğun bir şekilde erken başlangıçlı Alzheimer hastalığı öyküsü bulunur. Hastalar incelendiğinde Alzheimer hastalığına neden olabilecek mutasyonlar saptanır.”

"Zihinsel işlevlerindeki aksama günlük yaşam aktivitelerini de bozmaya başlar"

Alzheimer hastalığının kadınlarda biraz daha fazla görüldüğünü ancak bu durumun nedeninin kesin olarak bilinmemekle beraber bazı hormonal ve kadın cinsiyetiyle ilişkili genetik risk faktörlerinin rolü olduğu düşünüldüğünü söyleyen Hanağası, son olarak şu ifadelere yer verdi:

"Alzheimer hastalığı sinsi bir hastalıktır. Hastalık ilk olarak günlük hayatı etkilemeyen basit unutkanlıklar ile başlar ve zaman içinde zihinsel yakınmalar hastanın hayatında olumsuz etkiler oluşturur. Zihinsel işlevlerindeki aksama günlük yaşam aktivitelerini de bozmaya başlar. Örneğin para hesabı, yön bulma, ev işlerini yapma gibi günlük işlevlerde aksamalar meydana gelir. Alzheimer hastalığı basit unutkanlıklardan yapılan klinik testler, çeşitli laboratuvar ve görüntüleme incelemeleri ile kolayca ayrılabilir." (İLKHA)