TRABLUS (AA)
Nemruş, Libya'da işgalci İtalyan güçlerine karşı sergilediği direnişle dünya çapında sembol bir isme dönüşen "Çöl Aslanı" lakaplı Ömer Muhtar'ın idam edilişinin 89. yılı münasebetiyle bir açıklama yaptı.
"Bugün Suluk köyünde şehit edilen, kindar İtalyan sömürgesi karşısında verilen kutsal cihadın sembol isimlerinden birini anıyoruz. O, şehitlerin sembolüydü, vatan onun önünde hürmetle eğiliyor ve nesiller onun yolunu takip ediyor." ifadelerini kullanan Nemruş, şunları kaydetti:
"Kahramanların büyük bir miras bıraktığı bizler, onların izinden gitmeliyiz. Önümüzde ya onurlu bir hayat ya da şerefli bir ölüm var."
Nemruş, açıklamasında "Bir zorbanın ya da dışarıdan gelen yabancı gücün kutsallarımıza, değerlerimize, topraklarımıza saygısızlık etmesine izin vermeyeceğiz. Aksi durumda Libya için şehit olmaya hazırız." ifadelerine yer verdi.
Öte yandan Şehit Aileleri, Gaziler ve Kayıplardan Sorumlu Devlet Bakanı Mühenned Said Yunus şehitlerin kanının ve kahramanların fedakarlıklarının kazanç elde etmek isteyenler tarafından pazarlık konusu edilemeyeceğini, buna yeltenenlerin başarısız olacağını vurguladı.
Bazı siyasetçilerin onları öldüren ya da ölümlerine neden olanlarla siyasi anlaşmalar içerisinde olduğunu kaydeden Yunus, bunu "şehit kanlarına yönelik açık bir ihanet" olarak yorumladı.
Yunus ayrıca şehit kanlarının özgürlükten yana tüm bireylerin boynunun borcu olduğunu ve bu haklı davalarından taviz vermeyeceklerini belirtti.
Çöl Aslanı: Ömer Muhtar
Libya'da işgalci İtalyan güçlerine karşı sergilediği destansı direnişle dünya çapında sembol bir isme dönüşen "Çöl Aslanı" lakablı Ömer Muhtar'ın idam edilişinin üzerinden tam 89 yıl geçti.
Libya'nın dağlık bölgesi Cebel Ahdar'da 1860'larda dünyaya gelen Muhtar, eğitimini bu bölgede etkin olan Senusi Hareketi medreselerinde aldı. Eğitimde gösterdiği başarıyla hareketin önde gelen isimlerinin dikkatini çeken Muhtar, 1899'da Çad'da Fransız sömürgesine karşı silahlı mücadele verdi.
1911'e gelindiğinde İtalya, Trablus ve Bingazi'ye saldırarak Libya'nın işgaline başladı. İtalyan kuvvetleri bölgedeki Osmanlı güçlerinden teslim olmalarını istedi ancak Osmanlı birlikleri bunu reddederek Libya yerel savunma güçleriyle birlikleriyle iç kesimlere çekilip, İtalyanlara karşı mücadele etti.
Balkan Savaşı'nın patlak vermesiyle Osmanlı birlikleri Anadolu'ya dönerken, İtalyanlar Trablusgarp vilayetine bağlı Trablus, Fizan ve Sirenayka bölgelerini ele geçirdi.
Mesleği Kur'an-ı Kerim ve İslami ilimler öğretmenliği olan Muhtar, coğrafyayı yakından tanıması ve uyguladığı stratejik savaş taktikleri sayesinde İtalyanları büyük hezimete uğrattı. Savaşlardaki başarılarıyla "Çöl Aslanı" lakabını alan Muhtar, ilerlemiş yaşına rağmen İtalya'ya karşı 22 yıllık mücadelesi boyunca birçok işgal valisini mağlubiyetle ülkesine gönderdi.
Ancak Muhtar yerel halktan bazılarının İtalyanlarla iş birliği yapması ve İtalya hava kuvvetlerinin saldırılarıyla, 11 Eylül 1931'de Slunta bölgesinde pusuya düşürülerek yaralı şekilde yakalandı.
İtalyan güçleri tarafından Slunta savaş esirleri kampında çıkarıldığı sözde "mahkeme" tarafından ölüm cezasına çarptırılan Muhtar, 16 Eylül 1931'de idam edildi.