Adıyaman Eğitim Ve Araştırma Hastanesi önünde basın açıklaması düzenleyen Türk Sağlık Sen Adıyaman Şubesi adına açıklamayı Şube başkanı Necdet İrfan Tokur okudu.
Tokur "Tüm zorluklara rağmen olağanüstü bir çalışma azmi, kendi hayatlarını hiçe sayarak gösterdikleri fedakârlık, ailelerinden aylarca uzak kalarak yaptıkları hizmetle tarihe geçtiler. Binlerce arkadaşımız virüse yakalandı, hayatını kaybedenler oldu.
Salgının ortaya çıktığı ilk günden beri süreç çok kritik olduğu için biz de oldukça hassas davrandık. Sağlık hizmetlerinin sıkıntıya girmemesi, sağlık çalışanlarının sağlığının korunması adına uyarılarda ve önerilerde bulunduk. İlerleyen süreçte sağlık çalışanlarının alkışlandıklarını, milletin ve devletin her kademesinden sağlık çalışanlarına teşekkür edilip, takdir edildiklerini hep beraber gördük.
Her ne kadar alkışlar ve teşekkürler güzel ise de asıl meselenin sağlık çalışanlarının sorunlarını bitirmekten geçtiğini belirterek temel meselelere çözüm istedik. Ne yazık ki 6 aylık bu süreçte 3 ay süren adı tavandan ama kendi yavandan olan bir ek ödeme ile sorunların geçiştirilmesi, bırakın yarınımızı güvence altına almayı, günü kurtarma değil ancak saati kurtarmak adına yapılan bu işle tüm sorunlar çözülmüş gibi bir hava oluşturuldu." dedi.
"Ek ödeme sanki ikinci bir maaş gibi gösterildi"
Ek ödemelerin sanki ayrı bir maaş gibi gösterilmesine tepki gösteren Tokur "Her yanı adaletsizliği nedeniyle dökülen ek ödeme, sanki ikinci bir maaş gibi gösterildi. Dünyaya övgüyle bahsettiğimiz filyasyon çalışmasında aktif görev alan aile hekimliği çalışanlarına bir kuruş bile ödeme yapılmayarak adeta emekleri yok sayıldı.
Bu son çıkan ek ödeme yönetmeliğinde genel idari sınıf, ambulans şoförleri, memurlar, hizmetliler,4D’li sözleşmeliler, güvenlikçiler vb. diğer sağlık çalışanları bu kapsamda maalesef yok. Kısacası ödemenin adı var, kendisi yok. Yapılan yeni düzenleme ile sağlık çalışanlarına ilave bir ödeme yapılacakmış gibi bir algı oluşturuluyor. Bu doğru değil, geçici ve adaletsizlik oluşturan bu 3 aylık ek ödeme düzenlemesi çalışanların emeklerinin karşılığı olamaz, beklentilerini de karşılayamaz. Onu da maaş zam olarak talep ediyoruz." ifadelerini kullandı.
"Virüsle mücadele eden kahramanların başka sorunlarla boğuşmaları sona ermelidir"
Virüs döneminde ekonomik kaygının düşünülmemesi için "Maaşlara acilen zam yapılmalı, ücretler iyileştirilmelidir. Bu iyileştirme sağlık kurum ve kuruluşlarında görevli tüm çalışanları kapsamalı herhangi bir ayrıma gidilmemelidir. Döner sermaye sorununa sosyal taraflarla görüşülerek makul bir düzeyde çözüm üretilmelidir.
Söz verilen 3600 ek gösterge düzenlemesi bir an önce hayata geçmelidir. Süresiz sözleşmelilere, 3+1 süreli sözleşmelilere, vekil ebe hemşireler ile kamu dışı aile sağlığı çalışanlarına kadro verilmeli, 4/A dışındaki tüm istihdam modelleri kamuda terk edilmelidir.
Salgınla mücadeledeki fedakârlıkları, virüse yakalanan sağlık çalışanlarının sayısı göz önüne alındığında makul bir yıpranma payının hayata geçmesi zorunluluktur. Mevcut yıpranma payı düzenlemesi çalışanlar lehine acilen revize edilmelidir." dedi. (İLKHA)