İlçe halkı tarafından "Habeş Deresi" olarak bilinen Fırat Nehri kıyısındaki Habeş Kanyonu, ev sahipliği yaptığı tarihi mimarisi ve özgün tabiatıyla ziyaretçilerini adeta görsel şölenle buluşturuyor.
Araban ilçesine bağlı Köklüce (Ardıl) Kırsal Mahallesi’ndeki Ardıl Çayı deresinden Araban Ovası'nın ortasından süzülerek Fırat Nehri ile birleşen 8 bin 650 metre uzunluğundaki Habeş Kanyonu, aynı zamanda dağcılık sporuna da elverişli bir alan sunuyor. Kanyon geçişi boyunca dağınık yer yer 40 derece eğimli patikalar ve 2 ila 3 çadırlık konaklama alanları bulunuyor.
Tarih boyunca çeşitli medeniyetlerin geçiş güzergahları arasında bulunan Roma Dönemi’ne ait Septimius Severus Köprüsü’nün hemen ardından Habeş Kanyonu 4 bölüme ayrılıyor. Başlangıç noktasıyla başlayan birinci bölümü, doğa yürüyüşlerinde deneyim sahibi olmayanlar için ilk dönüş noktası, malzeme bilgisi ve aşırı eğimli arazide yürüyüş tecrübesi olmayanlar için dönüş noktası, tecrübeli katılımcılar için bitiş noktası takip ediyor.
Birecik Barajı sularının yükselmesinden dolayı kanyonun içinden akan suyun 5-6 metre boyunca yükselmesi nedeniyle ilçeye bağlı Hisar Mahallesi’nden Habeş Kanyonu'nun Fırat Nehri ile birleştiği uç bölgesine yüründüğünde en yüksek noktasından kanyonun doğal güzelliklerinin tümü görülebiliyor.
Kanyonun en derin bölgeleri ise burada bulunuyor. Kanyonun içinden akan derenin kenarlarında meşe, melengiç, dikenli meşe ve çınar ağaçları yer alırken, ziyaretçilere suyun derin olan kısımlarında yüzme şansı da tanınıyor.
Patika yol, kanyonun muhtelif bölgelerinde derenin karşı tarafına geçme şansı sunuyor. Kanyon gezisinde ziyaretçilerin güzergahlarını biraz uzatması halinde geçmiş dönemlerde insanların konakladığı At Mağarası’nın bulunduğu bölgede gezinti yapılabiliyor. Ziyaretçi ekibinin ortalama yürüyüş mesafesi, 8 kilometre olup, rehber eşliğinde gerçekleşiyor.
Kanyon hakkında açıklamada bulunan Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, "Şehir ve ülke bu kanyonu bilmiyor. Büyük bir turizm potansiyeli var. Aynen Rumkale, antik kentler gibi burası da turizm değeri açısından yükselen bir değer olacak. Valimizle beraber çalışma başlattık ve kendi içimizde mutfak çalışmasını da sürdürüyoruz. Geçen hafta bir toplantı yaptık. Buraya turlar nasıl düzenlenir, Rumkale’ye nasıl bağlanır, bunları konuştuk. Pandemi sonrası dağcılık yükselen bir değer oldu, turizm trendleri değişti. Tüm Avrupa burayı bekliyor. Turizme açılırsa alışveriş olacak buranın esnafı kazanacak. Böyle bir potansiyeli kullanarak burayı ayağa kaldıracağız." dedi. (İLKHA)