İsra Suresi'nin 82'nci Ayet-i Kerimesi olan "Kur'an'dan inananlara rahmet ve şifa olan şeyler indiriyoruz. O, zalimlerin ise sadece kaybını artırır." hitabıyla başlanan basın açıklamasında, "Kur'an-ı Kerim; insanları küfrün, zulmün, isyanın ve adaletsizliğin karanlığından hakkın aydınlığına çağıran ve çıkaran bir nurdur. Onun kulpuna yapışanlar ebedi mutluluğa ermiş, düşmanlık yapanlar ise hem tarihin tozlu ve karanlık sayfalarında kaybolmuş hem de cehennemin acı ateşini tatmaya mahkûm olmuşlardır. İslam düşmanlarının en çok saldırdıkları alan en çok korktukları hakikati ortaya koyması açısından önemli olmakla birlikte, Müslümanların daha çok hangi noktaya odaklanıp neye daha çok sahip çıkmaları gerektiği konusunda ciddi önem arz etmektedir." denildi.

"Yaşanan bu hazımsızlık aynı zamanda Kur'an-ı Kerim'in ve İslam'ın Avrupa'daki yükselişini gösteriyor"

Yapılan çirkin saldırının Hazreti Peygamber (Sallallahu Aleyhi Vesellem)'in döneminde İslam'ın engellenmesi için çalışanlarla aynı olduğu ve İslam düşmanlarının, atalarının uğradığı akıbete uğramaktan kurtulamayacakları hatırlatılan açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:

Ebu Cehil ve avânesi nasıl ki 1400 küsur yıl önce Kur'an-ı Kerim'in ayetlerini alay konusu etmiş, gürültü ve sabotajlarla susturmaya, yasaklarla dinlenilmesine engel olmaya çalışmış ve entrikalarla Kur'an-ı Kerim'i ve müntesiplerini devre dışı bırakmayı hedeflemişlerse asırlar sonra gelen takipçileri de bu çirkin yola başvurmaktan bir an geri durmamışlardır. O günkü hedef neyse dün İsveç'te ve daha önce birçok ülkede yapılmak istenen bundan farksız değildir. Yalnız her ne kadar bugün Kur'an'a ve İslam'a saldıranların alçaklıkları atalarının alçaklıklarından farklı değilse, sonucu da farklı olmayacaktır. Atalarının uğradığı acı akıbet er ya da geç kendilerini ve savunuculuğuna soyundukları sahte ideolojilerini de bulacaktır. Çünkü vaadinde ne kuşku ne de hilaf bulunmayan Allah Azze ve Celle kendi nurunu tamamlayacaktır. Yeter ki biz Müslümanlar, İslam düşmanlarını daha çok cüretkâr kılan ihtilaflarımızı ve zayıflıklarımızı giderme ve azaltmaya çalışalım.

Müslümanların Allah'ın ipine sımsıkı sarılarak İslam düşmanlarına karşı bir duruş sergilemeleri gerektiği belirtilen Kur'an Nesli Platformu açıklamasında, "Bugün Allah'ın kitabına saldıran bu alçakların yapmak istedikleri her ne kadar şer olsa da Allah'ın izniyle büyük müjdeler de barındırmaktadır. Çünkü İslam etki ettiği oranda tepki alıyor. Bugün yaşanan bu hazımsızlık aynı zamanda Kur'an-ı Kerim'in ve İslam'ın Avrupa'daki yükselişini gösteren ve Avrupa'nın kalbinin kuşatıldığının bir göstergedir. Biz Müslümanların hem Allah'ın ipine sımsıkı sarılarak hem de İslam düşmanlarının tuzak ve entrikalarına karşı uyanık ve doğru bir duruş sergilemek sureti ile karşı durmalıyız." ifadeleri kullanıldı.

"Tövbe etmediğini sürece cehennemin ateşli çukuruna yuvarlanmaktan kurtulamayacaksınız"

Platform açıklamasının sonunda şu ifadelere yer verildi:

"İslam âlemine ve tüm kardeşlerimize çağrımız; Allah'ın yolunda metanet ve vahdettir. İslam düşmanlarına cevabımız ise; 'İnkâr edenlere de ki: 'Siz mutlaka yenilgiye uğrayacak ve toplanıp cehenneme doldurulacaksınız. Orası ne fena yataktır! (Ali İmran-12)' ilahi düsturu gereği tövbe edip vazgeçmediğiniz takdirde mağlup olacak ve cehennemin ateşli çukuruna yuvarlanmaktan kurtulamayacaksınız." (İLKHA)