Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'da Mess Teknoloji Merkezi açılış töreninde bir konuşma gerçekleştirdi.

Törende gündemin ana başlıklarına ilişkin açıklamalarda bulunan Erdoğan, ekonomi, ve üretim konularına da değindi.

"TÜRKİYE ÜRETİM VE TEKNOLOJİ ÜSSÜ OLACAK"
Türk müteşebbislerinin bürokrasinin ataletine bırakmadığı gibi faiz lobisinin acımasızlığına da terk edilmediğini vurgulayan Erdoğan, "Birileri istemese de biz üç kıtanın ortasındaki Türkiye'yi küresel bir üretim ve teknolojisi üssü haline dönüştürmekte kararlıyız. Bunun altyapısını son 18 senede attığımız adımlarla oluşturduk. Esnafımızın, sanayicimizin, çiftçimizin, işçimizin yüksek faiz yükünün altında ezilmesine asla izin vermedik." ifadelerini kullandı.

Erdoğan'ın konuşmasından satır başları;

"Muharrem Ayı tüm Müslümanlar için, rahmet,bereket ayı olmanın yanında acının da ayıdır. Aşure günü ile mübarek Muharrem ayının tüm İslam alemi için hayırlara vesile olmasını diliyorum.

(MESS Teknoloji Merkezi) 200 milyon liralık bir yatırımla hayata geçen ve yılda 40 bin kişiye 400 bin saat ücretsiz eğitim verebileceğimiz bu merkezle inşallah rekabetçi teknoloji alanında yeni bir çığır açacağız.

Salgın şartlarına rağmen ne özel sektörümüz ne de kamu kuruluşlarımız yatırımlarına ara verdi

Firmalarımız salgın döneminde kaliteli ürünleriyle rekabetçi fiyatlarıyla hepsinden önemlisi güvenilirlikleriyle öne çıktı.

İnşallah dünya genelinde salgının etkileri azalıp, taşlar yerli yerine oturdukça, Türkiye'nin yakaladığı ivmenin hızı daha da artacaktır.

Bugün itibarıyla organize sanayi bölgesi olmayan hiçbir ilimiz kalmadı.

Sadece ihracatımızı artırmakla kalmadık, aynı zamanda ihracatımızın kompozisyonunu da değiştirdik. Özellikle düşük teknolojili ürün ihracatına dayalı yapıdan orta-yüksek teknolojili bir üretim yapısına geçtik.

Ülkemizin dört bir yanında yatırımlarımıza hız kesmeden devam ediyoruz.

Bahanelere sığınmadan, zorluklara aldırmadan, büyük ve güçlü Türkiye'yi inşa etmek için koşacak, koşturacak, var gücümüzle çalışacağız.

18 yıl evvel ekonomide IMF'siz adım dahi atamayan Türkiye, bugün satın alma paritesine göre dünyanın en büyük 13. ülkesidir

Bir dönem krizlerle siyasi istikrarsızlıklarla konuşulan bir ülkenin bugün başarılarıyla Karadeniz'de yaptığı devasa doğal gaz keşifleriyle Doğu Akdeniz'de gerçekleştirdiği sismik araştırmalarıyla gündeme gelmesi, hiç şüphesiz sabrın, gayretin ve inancın bir sonucudur.

Tarımsal hasılada Avrupa'da lider durumdayız.

Yerlileşmeyi ve kendi kendine yeter hale gelmeyi merkeze alarak, küresel rekabette bizi öne geçirecek yeni sıçrama alanları oluşturmalıyız

Hamle programını, ulaşım araçları, kimya, eczacılık, elektronik gibi yüksek teknolojili diğer sektörlerde de inşallah gerçekleştireceğiz.

Toplamda 4 milyar liralık yatırımla 4 bin vatandaşımıza doğrudan, on binlerce insanımızı dolaylı istihdam imkanları oluşturan şirketlerimizin her birini gönülden tebrik ediyorum."