Atmosfer ışınlarının mercekte bulanıklık oluşturarak katarakt gelişimine neden olduğunu söyleyen Acıbadem Ankara Hastanesi Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. U. Emrah Altıparmak, güneş ışınlarının vücudun diğer kısımlarında olduğu gibi göz kapaklarını kaplayan deride ve konjonktiva tabakasında da kanser oluşumuna neden olabildiğini aktardı.
Güneşle temasta bulunan herkesin bu zararlı ışınlara karşı gözlerini koruması gerektiğini söyleyen Altıparmak “Ancak özellikle açık renk gözlüler, makula dejenerasyonuna genetik eğilimi olanlar, gözlerinden herhangi bir cerrahi operasyon geçirmiş olanlar ve lazer tedavisi görmüş olanlar yüksek risk grubunu oluşturmaktadır. Çocukların göz merceğinin ultraviyole ışınları süzebilme yeteneğinin yetişkinlere göre az olması ve ileri yaşlarda ortaya çıkan makula bozulmalarının kişilerin geçmişte maruz kaldıkları güneş ışığı miktarıyla ilgisi nedeniyle çocuklar da yüksek risk grubuna girmektedir” ifadelerini kullandı.
Gözlerimizi güneş ışığının zararlı etkilerinden nasıl koruyabiliriz?
Gözün zararlı ışınlardan korunmak için birçok doğal koruma sistemine sahip olduğunu anlatan Altıparmak sözlerine şöyle devam etti:
“Gözlerin koruyucu kemik yapı içine yerleşmiş olması, kaş, burun, yanaklar, göz kapakları ve iris tabakası gözün fazla ışıktan korunmasını sağlar. Ancak göze giren bu ışınların miktarı arttığı zamanlarda ve ortamlarda bu tabakaların koruyucu etkisi azalmakta ve hem kendileri hem de sinir tabakası hasar görmektedir. Gözlerimizi güneşin bu zararlı ışınlarından korumak için yaz aylarında ve açık havalarda güneş gözlüğü kullanılmalıdır. Özellikle güneşin dik geldiği 10.00 – 16.00 saatleri arasında güneşle direkt temastan kaçınılmalıdır.”
Güneş Gözlüğü Alırken Nelere Dikkat Etmeli?
“Güneş gözlüğü seçerken görünümden ziyade gözlüğün fonksiyonu ön planda tutulmalıdır” açıklamasında bulunan Altıparmak, sözlerine şunları ekledi:
“Alınacak güneş gözlüğü UV-A ve -B ışınlarını %99-100 oranında engellemelidir. Kısa kullanımlar için (evden işe araba kullanma, kısa yürüyüşler, vb) daha açık renk camlar tercih edilebilir. Ancak uzun süreli dış aktiviteler için (deniz kenarı, balık tutma, piknik, kış sporları,vb) daha koyu renkler tercih edilmelidir.
Güneş gözlüğü kesinlikle işportadan veya seyyar satıcıdan alınmamalıdır. Bu gözlüklerin özellikle çocuklara takılması büyük bir risktir. Güvenilirliği bilinen markalar tercih edilmeli, az bilinen marka gözlük alınacak ise belli standartlara uygunluğunu gösteren sertifika olmasına dikkat edilmeli.”
Altıparmak, gözlüğün çerçevesinin yeterli genişlikte olmasına ve göze mümkün olduğunca yakın durmasına özen gösterilmesi gerektiğini vurguladı. (İLKHA)