BURSA-BUSKİ İnsan Kaynakları ve Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığı Performans Birimi`nce BUSKİ Konferans Salonu`nda düzenlenen `Kırma Kusurları, Miyopi, Hipermetropi Astigmatizma, Göz Tansiyonu` konulu konferansta, göz sağlığına ilişkin merak edilenler mercek altına alındı.

 

Konferansın konuşmacı konuğu, Doruk Sağlık Kurumu doktorlarından Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet Tamer, göz tansiyonunun, zamanla görmenin yitirilmesine yol açabilecek önemde ciddi bir rahatsızlık olduğunu vurguladı.

 

Göz tansiyonunun, göz içindeki sıvı basıncının görme sinirine zarar verebilecek düzeyde yükselmesi olarak tanımlanabileceğini belirten Tamer, \"Göz sinirinde zayıflama ve görme alanının daralması, göz tansiyonunun rutin muayenesinde ortaya çıkan belirtilerin başında gelmektedir. İlaç tedavisiyle, göz tansiyonunun üstesinden gelmek mümkünse de rahatsızlığın izlediği seyir, mutlak surette, göz hekiminin gözetimi altında bulundurulmalıdır. Her yaşta görülebilen göz tansiyonu, genellikle belirti vermeden, sinsi ilerleyen bir hastalıktır. Bu nedenle, göz muayenesi sırasında her hastanın göz içi basıncı da ölçülmektedir\" diye konuştu.

 

40 yaşın üzerindeki bireylerin tamamında yakın görme kusuru bulunduğuna dikkat çeken Tamer, bu durumun bir hastalıktan ziyade fizyolojik bir vaka olduğunu belirtti. 40 yaş üzerindeki kimselerde yakını görememe, yakından okuyamama gibi belirtiler baş gösterdiğinde endişelenilmemesi gerektiğini ifade eden Tamer, sorunun giderilmesine yönelik gözlük ya da kontakt lens kullanımıyla, yakını görememe probleminin ortadan kalkacağını ifade etti.

 

Alerjik Göz Hastalıkları
Alerjik göz hastalıklarından da söz eden Tamer, yanma, bulanık görme, kaşıntı, sulanma gibi belirtilerin, alerjik göz hastalıklarının habercisi olduğunu vurguladı. Alerjik bünyeye sahip kimselerin ev tozu akarlarının sinebileceği eşya ve giysileri kullanmamaları gerektiğine değinen Tamer, \"Yün yastıklar ve yün yorganlar, ev tozu akarlarını içine çekme özelliğine sahip olmaları nedeniyle, alerjik bünyeli kimselerin kullanımında sakınca oluştururlar. Bu nedenle, yün yerine elyaf yastık ve yorganlar tercih edilmelidir. Bununla birlikte ofis ortamlarında yaygın olarak kullanılan bilgisayarlar ile televizyonların kontrast seviyeleri düşük tutulmalıdır. Yüksek kontrastlı bilgisayar ekranları ve televizyonlar yaydıkları ultraviyole ışınlar nedeniyle göz sağlığını tehdit etmektedir\" dedi. Çocuklarda görülebilecek göz bozukluklarının tedavisinde erken teşhisin önemine işaret eden Tamer, 10-12 yaş öncesi teşhis edilen göz rahatsızlıklarının tedavisinde kesin sonucu varıldığını vurguladı. Çocuklarda görme bozukluğunun olup olmadığının anne, babalar tarafından da anlaşılabileceğini ifade eden Tamer, bunun için belli uzaklıkta tutulacak gazete harflerinin çocuktan okunmasının istenebileceğini belirtti.

 

Tamer, sağ göz kapatılarak sol gözde görme bozukluğunun olup olmadığının, yine aynı şekilde sol göz kapatılarak sağ gözde görme bozukluğunun olup olmadığının anlaşılabileceğini sözlerine ekledi.(Zeki Aras-İLKHA)