- Başörtülü avukatlar görev yapmaya başladı. Kamuda düzenleme için çalışmanız var mı?
Başörtüsünü sorun haline yüksek yargı getirdi. Bizim öğrencilik dönemimizde üniversitelerde başörtülü olarak okumayla ilgili sorun yoktu. Mesela 1987`de hukuk fakültesine başladığımda başörtülü arkadaşlarımız vardı. 1989`dan itibaren AYM`nin kararlarıyla başlayan bir süreç var. İstikrarlı da değildi. 28 Şubat sürecine kadar başörtülü öğrenciler yine okuyabildiler.
Problem 28 Şubat`ta başladı ve büyüdü...
Öyle. Mevzuat değişmedi, kanun, yönetmelik değişikliği yok. Ama başörtüsü yargı kararlarıyla sorun haline getirildi. Yüksek yargı taraflı, ideolojik davrandı. Yüksek yargı şimdi avukatlarla ilgili gerçekten hukuka uygun, ideolojik yaklaşımları terk ederek bir karar verdi. Benzer yaklaşımın AYM`de, Danıştay`da devam edeceğini ümit ediyoruz. Yargının ortaya çıkardığı bir sorunu yine kendisinin düzeltmesi ve durumu normalleştirmesi en doğrusu.
- Atacağınız bir adım var mı?
28 Şubat sürecinde çok vahim travmalar vardır. Bu yasağı uygulamaya çalışanlar açısından anlaşılmaz, hukukla, vicdanla, hatta insanlıkla bağdaşmayan tutumlara şahit oldu Türkiye. AK Parti bu alanda da, kamil manada hürriyeti hem gerçekleştirecek hem de bir daha geri dönülmez şekilde teminat altına alacak adımlar atacak. En başta yeni Anayasada bu konuda gerekli düzenlemeler olmalı. Buna paralel başka düzenlemeler de yapılabilir.