BİTLİS - Bitlis Beş minare Akademi Fikir ve Düşünce Derneği başkanı Araştırmacı-Yazar Serdar Durer`in de davet edildiği Ortadoğu`nun ve Avrupa`nın en genç yazarlarının ve gazetecilerinin katıldığı İslamofobi çalıştayı sona erdi.
 
Maltepe Üniversitesinin ev sahipliğinde yapılan çalıştay`a dünyaca ünlü yazarlar ve gazeteciler katıldı. Mohamed Madi, Sunny Hundal, Wajahat Ali, Riazat Butt, Remona Aly, Daniel Trilling, Myriam Francois Cerrah, Leon Moosavi, Nabila Ramdani, Abdool Karim Vakil, Jerome Taylor gibi dünyaca ünlü gazetecilerin ve yazarların buluştuğu çalıştayda İslamofobi tartışıldı. Ülkemizden de Ali Bulaç, Melih Altınok, Nuh Albayrak, Levent Baştürk katılan isimler arasındaydılar. Türkiye`nin Avrupa`daki temsilcilerinden Bülent Keneş, Ömer Taşpınar, Saadet Oruç`ta çalıştaydaki yerlerini aldılar.
 
Daha barışçıl bir dünya yaratmayı amaçlıyoruz
Çalıştay`da konuşma yapan Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç şunları ifade etti: "İslam, barış dinidir, İslamofobi, ancak küresel bir bakış açısıyla çözülebilecek bir sorundur. Bugün burada, İslamofobi üzerinden İslam`a atfedilen ithamları reddederken, barışı destekleyen gerçek İslam`ı anlatacağız. İslam`ın ve kendi inancının barışı destekleyen niteliklerini anlatarak, daha barışçıl bir dünya yaratmayı amaçlıyoruz" dedi.
 
İslam`ın, birinci din olacağı yönündeki tespitler Avrupa`da korku yaratıyor
Bitlis`i temsilen Çalıştay`a katılan Beş minare Akademi Fikir ve Düşünce Derneği başkanı Araştırmacı-Yazar Serdar Durer yaptığı konuşmasında şunları ifade etti: "Avrupa ve dünya basınını takip ederken, oralardaki toplumsal ve siyasal gelişmeleri izlerken, zaman zaman karışımıza çıkan islamofobik haberler bu ülkede yaşayan bireyler olarak maalesef canımızı sıkıyor. Bugün Avrupa`da ve dünyanın değişik birçok bölgesinde Müslüman sayısının giderek artması bazı yerlerde birinci din haline gelmesi, bazı araştırmalara göre de başta Fransa olmak üzere Avrupa`nın birçok ülkesinde İslam dini 25-30 yıl içerisinde birinci din olacağı yönündeki tespitler korku yaratıyor. Batıdaki İslam dinine karşı bu yanlış algı nasıl düzeltilebilir daha çok bunun üzerine kafa yorduğumuz program çok verimli geçti. Çok kültürlülüğe karşı olan bazı batı ülkelerinin bu konuda acilen bu çağ dışı zihniyetten kendilerini arındırmaları gerekiyor."
 
İslamiyetin gerçek manasıyla yaşandığı huzur var
Durer son olarak, "Tüm değerlendirmelerin ışığında son olarak şunu söylemek isterim; İslam`a atfedilen ithamları reddediyoruz. İslam korkulacak bir din değildir. İslamiyetin gerçek manasıyla yaşandığı yerlerde barış vardır, huzur vardır, insanlık vardır. İslamiyet`e ve Müslümanlara karşı bir takım tutumlar, cahillik ve bağnazlıktan öte bir şey değildir. Bazı batı ülkeleri bu kötü görüntüden kendilerini acilen kurtarmalıdırlar" şeklinde konuştu.
(Şükrü Tontaş - İLKHA)