HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Abdullah Aslan, Doğruhaber gazetesindeki bugünkü köşesinde "Dürüstlük yok maalesef!" başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Aslan, yazısında cinayete, öldürmeye karşıymış gibi yaparak ahlaksızlığın devam etmesine hizmet edenlerin, samimi olmadığına ve kadın haklarını da savunmadığına dikkat çekti.
Aslan'ın yazısının tamamı şöyle:
"İstanbul Sözleşmesi her gündeme geldiğinde yersiz şekilde karanlık ve kirli çevrelerin hedefinde hep İslam vardır, manevi değerler vardır, ahlak vardır.
Aldatmaların, ahlaksızlıkların, mahremiyetsizliklerin, yoz ilişkilerin neticesinde meydana gelen tatsızlıkların sebebi niye İslami değerler oluyor da onu anlamak gerçekten güç.
Cinayete, öldürmeye karşıymış gibi yaparak ahlaksızlığın berdevam olmasına hadim kesilenler, samimi değilsiniz ve kadın haklarını falan da savunmuyorsunuz!
İslam evli olsun olmasın meşru dairenin dışındaki kadın-erkek ilişkilerini doğru bulmuyor ve haram kılıyor. Herhangi özel bir olay için söylemiyorum, bütün benzer hadiseler için söylüyorum; bırakın bekarları eğer siz evli bir erkek ile bekar bir kadının/kızın ilişkilerini normal görecek kadar düşüklük içerisindeyseniz, çarpık ilişkiler neticesinde yaşanan cürüm ve cinayetleri İslam’a, İslami anlayışa veya yol bulmuş geleneklere atfederek karanlık emellerinizi gizleyemezsiniz.
Bu ne densizlik?!! Çarpık ilişkiler neticesinde sözüm ona kadın haklarını savunduklarını iddia edenler, evli erkeğin eşi olan kadının hakkı için ne düşünüyorsunuz acaba? Neticede o bir kadın ve eşi ile mutlu olmak istiyor. Onun yuvasını bozan, beyinin sevgisini çalan, daha doğrusu beyini yoldan çıkarıp hayatını karartanın hiç mi suçu yok! Siz buna ‘aşk’ ‘sevgili’ ‘partner’ diyerek toplumun anasını ağlattınız!
Evden kaçan 16 yaşındaki bir kız çocuğunun başka yerde mutlu olacağını düşünenler dürüst değilsiniz! Evden kaçsın diye bütün zemini oluşturanlar kızın da ailenin de düşmanısınız! O kızın evden kaçışını sağlayanlar, o kızın çektiği zorlukların, acıların müsebbibi sizsiniz!
Erkeği; kocayı, babayı, kardeşi, ağabeyi birer düşman belleyerek sokağı, sözüm ona barınma evlerini, esirgeme yerlerini adres gösterenler tüm bu cürümlerin, acıların yaşanmasında baş azmettiricilersiniz!
İslam’ın kız çocuklarına, kadınlara, annelere verdiği değerin, kıymetin tartışmasını yapmaya gerek yok. Yapıp ettiklerinizin neticesini İslam’a hamletmeye kalkışmayın!
Sözü fazla uzatmadan İslam Peygamberinin; kız çocukları için, toplumun temeli ve terbiyecileri olacak kız evlatlarımız için, ailenin kurucu unsurlarından biri olan kadın adayları için gösterdiği ihtimama bakalım...
Peygamber Efendimiz, ona salat ve selam olsun buyurdu:
“Kimin bir kız çocuğu dünyaya gelir de onu toprağa gömmeden, horlamadan ve üzerine erkek çocuğunu tercih etmeden yetiştirecek olursa Allah Teâlâ o kimseyi cennetine koyacaktır.” (Ahmed, Müsned)
“Her kim iki kız çocuğunu yetişkinlik çağına gelinceye kadar büyütüp terbiye ederse, kıyamet günü o kimseyle ben şöyle yan yana bulunacağız” buyurdu ve parmaklarını bitiştirdi.” ( Müslim, Tirmizi)
İmam Cafer-i Sadık:
“Erkek çocuk nimet, kız çocuk ise hasenedir; yüce Allah nimetin hesabını sorar, haseneye ise mükâfat verir.” Selam ve dua ile." (İLKHA)