İslam dinine ve aziz Peygamberine yönelik alçakça yapılan hakaret içerikli paylaşım sonrası Türkiye’nin her bölgesinden tepkiler yağarken, söz konusu cinsel sapkınlık oluşumlarını destekleyen yapılara dikkat çeken Eğitim Bir-Sen Diyarbakır Şubesi, bataklığın kurutulması gerektiğine vurgu yaptı.
Sendika binasında yapılan basın açıklamasını Eğitim Bir-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Ramazan Tekdemir okudu. Tüm İslam alemini derinden üzen çirkin paylaşımı lanetleyen Tekdemir, “Yeryüzünün ve gökyüzünün en hayırlısı, mahlukatın rahmet elçisi, insanlığı yücelten ilahi mesajın habercisi, kurtuluşunun büyük müjdecisi sevgili Peygamberimize (Sallallahu Aleyhi Vesselem) çirkin saldırıları yapan sapkınlara lanet olsun. Elleri, dilleri ve kökleri kurusun. Allah’ın ve Müslümanların intikam eli yakalarını bırakmasın.” dedi.
“LGBT türünü ürettikleri sosyal ağlarla toplumun ve gençliğin gözüne sokanlar kim?”
Peygamberim Efendimize yönelik sarf edilen alçakça sözler, insanlık adına affedilemeyecek türden olduğunu dile getiren Tekdemir, “2003 yılından bu yana ‘Onur’ yürüyüşleri ile adım adım artan sapkınlara karşı, legal ve illegal desteklerin bu sapkınları getirdiği noktaya şaşırtıcı değil. LGBT türünü ürettikleri sosyal ağlarla toplumun ve gençliğin gözüne sokanlar kim? ÖSYM’ye kadar nasıl sızdılar? Kadına şiddet metaforu üzerinden aile kurumunu zayıflatan İstanbul Sözleşmesi bunun neresinde? Buralara bakmak lazım. İstanbul Sözleşmesi’nde ise, ‘cinsel yönelim’ ve ‘toplumsal cinsiyet kimliği’ ifadelerine yer verilerek LGBT yapısına mevzuat düzenlemesi getirmiştir. İstanbul Sözleşmesi’nin yürürlüğe girmesiyle Anayasa’nın 90’ıncı maddesi gereği üstün bir statü elde etmiştir. Çünkü LGBT gibi sapkın yapılar, uluslararası hukukun meşru koruması altında özel olarak desteklenmektedir.” ifadelerini kullandı.
“LGBT oluşumlarının sistematik yayılma ve açılma projeleri MEB’in kapısından içeriye girmiştir”
‘Eğitimde Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin Geliştirilmesi Projesi’ne de değinen Tekdemir, şunları söyledi:
“Avrupa Birliği ve Türkiye tarafından ortaklaşa finanse edilen ve Millî Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Genel Müdürlüğü koordinasyonunda yürütülen ‘Eğitimde Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin Geliştirilmesi Projesi (ETCEP)’ 2014-2016 yılları arasında yürütülmüş ve tamamlanmıştır. Çocuklara 'cinsiyet eşitliği' adı altında eşcinsellik telkin edilen bu çalışmanın pilot uygulaması yapıldıktan sonra, tepkiler üzerine genel uygulamadan vazgeçilmiştir. LGBT oluşumlarının sistematik yayılma ve açılma projeleri böylelikle MEB’in kapısından içeriye girmiştir. Zaman zaman maalesef gökkuşağı gibi etkinliklerle bu alan köpürtülmeye çalışılmaktadır.”
“İstanbul Sözleşmesi’ni feshetmek, atılacak en önemli ve gerçekçi adım olacaktır”
Tekdemir, bu durum ve tutum karşısında İstanbul Sözleşmesi’ni kesin olarak feshetmek atılacak en önemli ve gerçekçi adım olacağına vurgu yaptı.
Tekdemir, “Böylece bu habis yapılara ve sırtını sıvazlayanların karşı etkili bir cevap verilmiş olacaktır. Örgütlenmelerine ve etkinlik sahalarına müdahale edilerek bu şer ve ahlaksız yapıların marjinal bir kuytuluğa çekilmesi sağlanmalıdır. Hemen arkasından, ülke olarak kendi içimizde yasal mevzuatlarımızdan başlayarak bir ayıklama sürecine girmemiz, ahlakımıza geleneksel yapımıza uygun bir düzenlemeyi hukuk düzenlemesi olarak kabul etmeliyiz.” dedi. (İLKHA)