15 Temmuz ABD destekli FETÖ hain darbe girişiminin 4’üncü yıl dönümü münasebetiyle Midyat ilçesinde düzenlenen çeşitli etkinliklerle kutlanıyor.
Midyat Kaymakamlığı ve Midyat Belediyesi tarafından düzenlenen 15 Temmuz etkinlikleri kapsamında ilçe Müftüsü Mehmet Tahir Pekim ve din görevlilerince Hacı İsa Cengiz Camii’nde öğle namazı öncesi Kur’an-ı Kerim tilaveti ve şehitlerin ruhu için Türkçe, Arapça ve Kürdçe Mevlid-i Şerif okundu, dualar edildi. Okunan hatmi şeriflerin ardından vatandaşlara ikramda bulunuldu.
Ardından 15 Temmuz şehidi Velit Bekdaş, Ulucami Mahallesi Huzur Asri Mezarlığı’ndaki kabri başında anıldı. Daha sonra ilçe protokolü tarafından Bekdaş'ın baba evi ziyaret edildi.
Ziyaret sonrası gazetecilere açıklamada bulunan Midyat İlçe Kaymakamı Tekin Dundar, 15 Temmuz’un hak ve batılın bir mücadelesinin neticesinde ortaya çıktığını ifade etti.
“Bu millete galebe çalmaya çalışanlar yerin dibine girmeye mahkûmdurlar”
Dundar, “Bugün o karanlık meşum hain gecenin 4’üncü yıldönümüdür. 15 Temmuz 2016'da devletimize, milletimize, milli irademize ve kutsalımıza, FETÖ terör örgütü ve onun sahipleri tarafından bir darbe kalkışmasına çalışıldı. Çok şükür asırlardan beri İslam'a hizmet eden, İslam’ın sancaktarlığını yapan bu aziz vatan, bu aziz millet, geçmişte olduğu gibi 15 Temmuz 2016'da da hainlere ve onun sahiplerine fırsat vermedi. Onlar her türlü tuzağı kurmuştu ama en büyük tuzak kurucusunun Yüce Allah (Celle Cellalühü) olduğunu unutmuşlardı. O kadar unutmuşlardı ki yedikleri silleden hâlâ ayağa kalkamadılar ve kalkamayacaklardır. Bu aziz milletin duygularını, inançlarını ve kutsalını suistimal ederek bu millete galebe çalmaya çalışanlar, işte Allah'ın inayeti ile yerin dibine girmeye mahkûmdurlar. Hem bu dünyada en alçak zeminde hem öbür dünyada da cehennemin dibinde yer almaya mahkûmdurlar.” dedi.
“15 Temmuz hak ve batıl mücadelesinin bir neticesidir”
15 Temmuz’un hak ve batıl mücadelesinin bir neticesi olduğunu belirten Dundar, şunları söyledi:
“Ama öyle bir girişim olduğu zamanda aziz milletimiz tarih boyunca gösterdiği gibi, 2016'da 15 Temmuz hain darbe girişiminde de yine bu hainlere gününü gösterecektir. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Çünkü bu topraklar, sıradan topraklar değil. Bu millet, sıradan bir millet değil. Allah’ın vaadini ettiği İslam’ın sancaktarlığını yapan bir ülkenin, bir milletin temsilcileridir. Dolayısıyla devletimize, ülkemize ve milletimize karşı bir girişimde bulunmaya kalkışanın her şeyden önce hak ve hakikate yani Allah'a karşı geldiğini kimse unutmasın. Bu kadar kolay değil. Şehit kanlarıyla sulanmış bu bayrak rengini boyadan almamış. Kırmızı şehit kanlarından almış. Üzerindeki yıldız ve öyle hilal şekil olsun diye çizilmemiş. Hakkı ve hakikati temsil ediyor. Dolayısıyla hiç kimse unutmasın, bu dünya hakkın ve batılın mücadelesi üzerine kurulu. Hakikat elbette muzaffer olacaktır. Batılda yenilmeye, yerin dibine girmeye de mahkûmdur. Sadece bu bir imtihandır. Hakkın yanında yer alanlar ve batılın yanında yer alanlar. Ne cennet ne de cehennem boşunadır. Rabbim ülkemizi her daim hak ve hakikatten yana kılmıştır. Mazlumdan yana kılmıştır. Her zaman zalimin karşısında dimdik durmuşuzdur. Rabbim, gücümüze güç katsın, devletimize zeval vermesin. Aziz şehitlerimize rahmet eylesin. Gazilerimize sağlıklı, sıhhatli ve bereketli ömürler ihsan eylesin.” (İLKHA)