Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafından Yükseköğretim Kurumları Sınavı'na (YKS) giren adaylara, cinsi sapkınlığa verdiği destekle bilinen şarkıcıyı sormasına tepki gösteren Diyanet-Sen Gaziantep Şube Başkanı Müslüm Göral, toplumun her kesiminden konu ile ilgili verilen tüm tepkilere rağmen ÖSYM’nin konu hakkında bir açıklama yapmamasını eleştirdi.
ÖSYM’nin YKS'de imza attığı bu büyük skandal ile ilgili özür dilemesi gerektiğini belirten Göral, sınavın üzerinden 4 gün geçmesine rağmen bu konuda halen bir açıklama yapmasının ise söz konusu sorunun adaylara kasıtlı olarak sorulduğunun göstergesi olduğunu vurguladı.
Eşcinsellik gibi sapkın düşüncelere sahip çıkan oluşumların temel dayanağının “İstanbul Sözleşmesi” olduğunu belirten Göral, söz konusu sözleşmenin iptal edilmesi çağrısında bulundu.
“Bu kadar tepkiye rağmen ÖSYM herhangi bir açıklama yapmadı, özür dilemedi”
Göral, ÖSYM’nin YKS'ye giren adaylara, cinsi sapkınlığa verdiği destekle bilinen bir şarkıcıyı sormasının kabul edilmez olduğunu belirterek, “Hafta sonu yapılan ilk YKS’de talihsiz bir olay yaşandı ve dinimiz tarafından lanetlenen, toplum tarafından kabul edilmeyen bir hareketi özendiren sanatçı ile ilgili bir soru soruldu. Burada bir kasıt var. Bu kadar soru içerisinde bu soruyu sormanın ne anlamı var? Yine bu sorunun akabinde toplumda büyük bir tepki meydana geldi. Sayın Cumhurbaşkanımız da buna tepki gösterdi. Fakat neden böyle olsun? Bu kadar tepkiye rağmen ÖSYM konu ile ilgili olarak bugüne kadar aradan kaç gün geçmiş ama halen daha çıkıp herhangi bir açıklama yapmadı, bir özür dilemedi. Toplumun bu tepkilerini göz önünde bulundurarak ÖSYM’nin buna bir cevap vermesi gerekiyordu. Biz bu cevabı ise halen bekliyoruz. Bir an önce bu cevabın verilmesi gerekir.” dedi.
“ÖSYM’nin bir açıklama ve özür dilmesini bekliyoruz”
Toplumun bu konuda aydınlatılması gerektiğini belirten Göral, “Eğer burada bir art niyet varsa bu çok kötüdür. Allah'ın lanetlediği ve toplumun kabul etmediği bir konuyu gençlerin dimağına, gençler için hayati bir sınav olan YKS’de soru olarak sorması kabul edilemez. Bu soruyla eğer bu sapkınlığa dikkat çekilmek isteniyorsa amaç bu sapıklığın reklamını yapmaksa veya bu sapkınlığı özenti haline getirmek hedefleniyorsa o zaman gerçekten çok vahim bir durumdur. Bu konu o ile ilgili olarak ÖSYM’nin bir basın açıklaması yapmasını ve bir özrünü muhakkak bekliyoruz.”
“Sapkın yapılar “İstanbul Sözleşmesi”nden cesaret alıyor”
Sapkın düşüncelerinde “İstanbul Sözleşmesi”nden cesaret aldıklarına dikkat çeken Göral, şunları dile getirdi.
“Bugün ülkemizde binlerce bunları destekleyen dernekler varsa, bunlar ellerinde pankartlar alıp ağza alınmayacak cümlelerle yürüyüş yapabiliyorlarsa, serbest bir şekilde dolaşabiliyorlarsa, kendilerini ifade edebiliyorlarsa ve bunların soruları dahi üniversite sınavında çıkabiliyorsa demek ki bunlar bir yerlerden cesaret ve pirim alıyor. Bunun en büyük cesaretini de ‘İstanbul Sözleşmesi'nden alıyorlar.”
“İstanbul Sözleşmesi’ kabul edildiği tarihten bu yana binlerce aile parçalandı”
“İstanbul Sözleşmesi”nin bir an önce iptal edilmesi gerektiğini belirten Göral, “Şu an konumuz sadece bu sapkın mesele olduğundan dolayı bununla ilgili konuşuyoruz. Bunun yanında aileye vermiş olduğu sıkıntıda göz önündedir. ‘İstanbul Sözleşmesi’nin kabul edildiği tarihten bu yana ülkemizde yüzlerce kadın katledildi. Binlerce aile boşandı, binlerce yuva yıkıldı, binlerce çocuk babasız ve annesiz kaldı. Aileler parçalandı. Bunların tek sebebi ‘İstanbul Sözleşmesi’dir. Biz daha önceki açıklamalarımızda da bunları hep dile getirdik.” ifadelerini kullandı.
“İstanbul Sözleşmesi’ bir an önce iptal edilmelidir”
Göral, “İstanbul Sözleşmesi”nin Türkiye toplumunun aile yapısına uygun olmadığının altını çizerek, “İstanbul Sözleşmesi’nin toplumumuzla uzaktan ve yakından bir alakası yoktur. Böyle bir sözleşmenin kabul edilmesi gerçekten çok yanlıştır. Bu yanlıştan bir an önce dönülmesi lazım. Rusya, Hindistan ve buna benzer ülkeler, bu sözleşmeyi kabul etmemişler. Bu ülkeler bile kendi aile yapılarına uygun olmayan bu sözleşmeyi kabul etmezken biz nasıl kabul edebiliriz? Kabul ettiğimizde işte bu sonuçlar ortaya çıkıyor. Bunları biz canlı olarak yaşıyoruz. Bu sözleşmenin bir an önce iptal edilmesi ve bu hatadan dönülmesi gerekir. Bu hatanın telafi edilmesi gerekir. ‘İstanbul Sözleşmesi’nin kesinlikle iptal edilmesi gerekir.” çağrısında bulundu.
“Bu sapkın fikirlerin kabul edilmesi eşitlik değildir”
Toplumsal cinsiyet eşitliğinin, toplumsal bir sapıklık projesini dayatmak olduğuna işaret eden Göral, “Kesinlikle bu sapkın fikirlerin kabul edilmesi bir eşitlik olarak düşünülemez. Bu sapkın düşünceler bizim aile yapımızı bozan en büyük felakettir. Bu sapkınlığı normalmiş gibi ve eşitlik olarak göstermek kesinlikle kabul edilemez. Siz başörtülülere zulüm ederken neden bunu toplumsal eşitlik olarak kabul etmiyordunuz? İnançları gereği örtünen kızlarımızın başının açılması, başları açılmadığı zaman eğitim öğretim göremeyecekleri, herhangi bir kurumda çalışamayacaklarını söylerken neden eşitlikten bahsetmiyordunuz? Neden toplumsal eşitlikten bahsetmiyordunuz? Bugün mü toplumsal eşitlik aklınıza geldi ki bunun kıyası bile yapılamaz. Kız kardeşlerimizin başörtüsü ile bu sapkın fikirlerin eşitliğinin karşılaştırılması bile söz konusu olamaz. Bu sadece bir örnektir. Yani toplumdaki bu sapkın fikrin eşitlik olarak kabul edilmesi söz konusu olamaz. Bu Allah tarafından da kabul edilmemiş hatta bu kavim Allah tarafından lanetlenmiş, bir kavim sırf bu sapkın fikirden dolayı Allah-u Teala tarafından helak edilmiştir.” diye konuştu. (İLKHA)