Associated Press (AP) ajansının haberinde, Uygur Müslümanlarının yoğunlukla yaşadığı özerk bölgede, Çin' de yerel hükümetin, son yıllarda bölgedeki Uygur ve Kazak kadınları doğum kontrol yöntemleri uygulamaya zorladığı, çok çocuk yapanlara para cezası kestiği ve kamplara göndermekle tehdit ettiği öne sürüldü.
Haberde AP’nin daha önce kamplarda kalan 30 kişi ile röportaj yaptığı ve hükümetin açıkladığı verilere dayanarak doğum kontrolünün daha önce bilinenden "daha geniş çaplı ve sistematik” olduğu savunuldu.
Çin hükümetinin, yüz binlerce kadını düzenli olarak rahimlerine spiral takmaya, kürtaja ve kısırlaştırmaya zorladığı, spiral kullanımının ülke genelinde düşmesine rağmen Sincan’da ciddi şekilde artış gösterdiği kaydedildi.
“Çok çocuk sahibi olmak gözaltı kampına gönderilmek için ana neden.” ifadelerinin kullanıldığı haberde 3 veya daha fazla çocuğu olan anne babaların hükümetin kestiği devasa para cezalarını ödememesi halinde çocuklarından ayrılarak kamplara gönderildiği belirtildi.
Daha önce doğum kontrolüne zorlanan Sincan sakinlerinden Gülnar Omirzakh 3’üncü çocuğunu doğurduktan sonra hükümetin kendisinden rahmine spiral takmasını istediğini söyledi.
Doğumdan iki yıl sonra ise yerel yetkililerin, 2’den fazla çocuğu olduğu için para cezası kestiğini ve cezayı ödememesi durumunda kampa gönderilmekle tehdit ettiklerini anlatan Omirzakh, bu durumdan kurtulmak için Kazakistan’a kaçtığını belirtti.
Gülnar, "İnsanların çocuk sahibini olmasını önlemek yanlış. Onlar (Çin hükümeti) halkımızı yok etmek istiyor." ifadelerini kullandı.
Tursunay Ziyawudun ise daha önce kampta kaldığı dönemde "adet görmesi kesilene kadar kendine bir şey enjekte edildiğini ve sorgulamalar sırasında karnının alt kısmına defalarca tekme atıldığını" aktardı. Ziyawudun, şu an çocuk sahibi olamadığını, rahminde sıklıkla kanama meydana geldiğini ve acı duyduğunu anlattı.
Ziyawudun kamptaki "öğretmeninin" kendini, hamile olduğunun anlaşılması durumunda kürtaj yaptırılmasıyla tehdit ettiğini aktardı.
3 çocuk annesi Zumret Dawut da kamptan 2018’de serbest bırakıldıktan sonra yetkililerin kendisini kısırlaştırmaya zorladığını aktardı.
Kısırlaşmayı kabul etmemesi durumunda yetkililerin kendini tekrar kampa göndereceğini ifade eden Dawut, "Başka bir çocuk sahibi olmak istemiştim. Çok sinirlenmiştim.” ifadelerini kullandı.