Diyarbakır Valisi Münir Karaloğlu, bugün yapılan Pandemi Kurulu Toplantısı sonrası, koronavirüs salgınına karşı alınan kararları açıkladı. DSİ Konferans Salonu'nda yaptığı açıklamada, Vali Karaloğlu, sinsi bir düşmanla mücadele ettiklerini belirterek, "Virüsün kimin nefesinde olduğunu, kimin bedeninde gezdiğini bilmiyoruz. Onun için alınacak tedbirlere uyulması da o kadar önemli. Salgınla ilgili olarak Türkiye, bugüne kadar süreci gayet iyi yönetti. Maalesef çeşitli gerekçelerle alınan kararlara uymamak, virüsün işine yarıyor, yayılmaya devam ediyor. Özellikle çok sayıda insanın katıldığı mevlit, nişan, taziye gibi toplantılar ve alınan kararlara uyulmaması, virüsün işine geliyor. Biz Müslüman bir toplumuz. Bizim inancımıza göre masum bir insanı öldürmek bütün insanlığı öldürmek gibidir. Büyüklerimiz şöyle derler; Sebep olan, işleyen gibidir. Siz, kötü niyetli olmayabilirsiniz. Tedbirli olmadınız, virüsü aldınız. Çok sevdiğiniz annenize, babanıza, amcanıza bulaştırdınız ve onun hasta olmasına veya ölmesine bile sebep olabilirsiniz" dedi.
'KURALLARA UYSAYDIK 54 VATANDAŞIMIZ YAŞIYOR OLABİLİRDİ'
Koronavirüse karşı, 3 basit kurala uyulması halinde salgınla mücadelede başarılı olunacağının altını çizen Vali Karaloğlu, "Mutlaka maske takacağız, 1,5 metre mesafe kuralına riayet edeceğiz ve temizlik. Bu üç basit kuralı uygulayacağız. Kalabalık mekanlara gitmeyeceğiz. Gidersek mesafeye dikkat edeceğiz. Bu basit 3 kuralla virüsün yayılmasını engelleyebiliriz. Buna uymazsak virüsü ellerimizle yaymış oluruz. Diyarbakır'daki son duruma baktığımız zaman, mayıs ayının sonuna kadar pandemi ile mücadeleyi en iyi uygulayan iller arasındayken, Ramazan Bayramı sonrasında seyahat kurallarının gevşetilmesiyle, hareketin artmasıyla beraber kentte pozitif vaka sayılarında yükseliş oldu. Bugün geldiğimiz noktada maalesef 54 vatandaşımız Diyarbakır'da hayatını kaybetti. Biz bunlara engel olabilirdik. Az önce söylediğimiz basit kurallara uysaydık, bu 54 vatandaşımız yaşıyor olabilirdi. Hayatını kaybeden vatandaşlarımızın yaş ortalamaları 72. Neden 65 yaş üstü vatandaşlarla ilgili sınırlamalar koyduğumuzu ölen vatandaşlarımızın yaş ortalamasıyla da daha net olarak görüyoruz. Şu anda Diyarbakır'da yatarak tedavisi devam eden hastalarımızdan 20'si yoğun bakımda, 189'u da normal servilerimizde. Yoğun bakımda yatan hastalarımızın 6'sı da entübe durumdadır. Şu anda pandemiye ayırmış olduğumuz hastanelerimizde ayırdığımız yatak sayımız 373. Yatan hasta sayımız 189. Bundan sonra tedbirlere harfiyen uyarsak mücadeleyi sürdürebiliriz. Yoğun bakım ünitemizin de yüzde 25'i dolu" diye konuştu.
TAZİYE İKNA EKİPLERİ
Vali Karaloğlu, maske konusunda denetimlerin sıklaştırılacağını, sokağa maskesiz çıkanlara 900 TL idari para cezası uygulanacağını söyledi. Denetimlerde sadece maske takmanın yetmeyeceğini, maskenin doğru takılıp takılmadığının da denetleneceğini vurgulayan Vali Karaloğlu, şunları kaydetti:
"Dün Sur bölgesini gezdim. Vatandaşlarımızın büyük çoğunluğunda maske vardı. Bu beni mutlu etti. Ama bir kısım maskeler uygun değildi, bir kısım maskelerin de kullanımı uygun değildi. Yani burnu açık bırakacak şekilde maske takmak, ağzı açıkta bırakacak şekilde çenede maskeyi bulundurmakla maskeyi takmış sayılmayız. Denetimlerde dikkat edeceğimiz konu; Maske takılıyor mu? Doğru kullanılıyor mu? Bunu da denetleyeceğiz. Onun için vatandaşlarımızın ağızlarını ve burunlarını beraber koruyacakları ve uygun maske kullanmaları çok önemli. Vatandaşlarımızın cezai duruma düşmemesi için bunu duyurmak istiyoruz. Kurallara uyulmadığını tespit ettiğimiz işletmelerde, ilk tespitimizde uyaracağız, ikincisinde ilimizin Hıfzıssıhha Kurulu'nun kararı var, 3150 TL ceza verilecek. Aynı işletmeye 3'üncü ihlalinde, 1 günlük kapatma cezası vereceğiz. Diyarbakır'da vakaların yayılmasının sebebi taziyelerimiz. Taziye evleri kapalı olduğundan evlerde yapılan taziyeler en çok vaka yayılmasını sağlayan olaylardan bir tanesidir. Özellikle cenaze haberlerinden sonra hem müftülüğe bağlı imamlarımız hem kolluk birimlerimiz hem sağlık personelimiz vatandaşımızı taziye konusunda uyaracak. İmamlarımız, kolluk birimlerimiz ve sağlık personelimizden oluşturulan ikna ekipleri oluşturduk
Vatandaşımıza şunu anlatmaya çalışacağız; Taziye bir kültür yani ölen insanımıza rahmet okumak ve okutmak için toplanıyoruz. Biz ölen insana rahmet okutacağız diye toplayıp, birinin hastalanmasına vesile olursak emin olun bu dini açıdan da son derece sakıncalı olur. Artık teknolojik imkanlarımız var. Birbirimizle telefonla görüntülü, görüntüsüz taziye verebiliriz, acımızı paylaşabiliriz. Pandemi bittikten 2 ay sonra mevlit yemekleriyle yine vatandaşımız toplu rahmet okuma faaliyetini de yapabilir. Vatandaşlarımızın bu konuda, bizlere yardımcı olacağını da düşünüyoruz."