Türkiye'de Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı hizmet veren huzurevleri olduğu gibi diğer kamu kuruluşları ve özel statü ile faaliyet gösteren yaşlı bakım merkezleri de bulunuyor.
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın Şubat 2020 verilerine göre 16 ilde huzurevi ve yaşlı bakımevi bulunmuyor.
Özellikle İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirlerde hem resmi hem de özel olmak üzere yüzlerce huzurevi ve yaşlı bakımevi merkezi hizmet veriyor.
Bakanlık verilerine göre Türkiye’de 16 ilde hiç huzurevi ve yaşlı bakımevi merkezi bulunmuyor. Merkezlerin bulunmadığı o illerin yoğunlukta olduğu bölgenin başında ise Güneydoğu Anadolu Bölgesi geliyor.
Huzurevi ve yaşlı bakımevlerinin bulunmadığı iller; Adıyaman, Batman, Bingöl, Bitlis, Diyarbakır, Erzurum, Gümüşhane, Hakkari, Iğdır, Kırıkkale, Kilis, Mardin, Muş, Siirt, Şanlıurfa ve Şırnak.
"Kürt nüfusu içerisinde aile, kültür, gelenek gibi yapılar güçlü"
Independent Türkçe’ye konuşan İstanbul Şehir Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Ferhat Kentel, güçlü geleneksel aile yapılarının dayanışma ağlarından kaynaklandığı yorumunda bulundu.
Güneydoğu’da huzurevinin olmamasının söz konusu nedenlerden olabileceğini belirten Kentel, "Bu geleneksel yapıdaki çok çocuklu aileler kendilerini koruyor. Adını da koyalım Güneydoğu demeyelim, Kürt nüfusunun en yoğun olduğu yerler oralar. Yani Kürtlerin aralarındaki o kimliksel ve geleneksel dayanışma, belki aşiretler bile diyebiliriz, ne kadar kaldıysa artık" dedi.
Yapıların güçlü olması nedeniyle ailelerin yaşlılarını koruduğunu aktaran Kentel, benzeri yapılarda yaşlıların başka bir yere bırakma gibi durumun söz konusu olmadığını ifade etti.
Kürt nüfusu içerisinde aile, kültür, gelenek gibi yapıların güçlü olduğuna vurgu yapan Kentel, bütün geleneksel yapılarda durumun benzer olduğunu sözlerine ekledi.