Dünyayı ve Türkiye’yi kısa sürede etkisi altına alan yeni tip Coronavirus (Covid-19) salgınına karşı verilen mücadelede yeni döneme girildi.

Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’de, Mutfak Sanatları Merkezi’nde basın mensuplarıyla bir araya geldiği toplantıda, “Yeni Normalleşme Süreci”nde Gaziantep gastronomisinin son durumunu, alınacak tedbirleri ve dünyada sektörel değişiklikler ile sağlıklı yemek konuları ile ilgili bilgi verdi.

Belediyenin çalışmalarına başladığı “Ağzımızın Tadı Geldi” kampanyası ile ilgili geniş bilgi veren Şahin, restoranlara verilecek sertifika sürecini anlattı.

Elle teması engelleyecek olan “Karekod Menü Uygulaması”nı pilot işletme seçilen Mutfak Sanatları Merkezi’nde tanıtan Şahin, isteyen her restorana bu sistemin kurulacağının bilgisini verdi.

Restoranlarda uygulanacak olan yeni sistemi anlatan Şahin, el temasını azaltmak amacıyla hizmete konulan karekod menü uygulamasını tanıttı.

“Medeniyetimizi geleceğe taşımak gerekiyor”

Medeniyetin taşıyıcıları olarak herkesin üzerinde çok büyük bir emanet olduğunu belirten Şahin, “Öncelikle hepimiz zamanın ve mekanın şahitleriyiz. Medeniyetimizi geleceğe torunlarımıza taşımak gerekiyor. Emaneti taşımak hepimizin görev alanı. Sofra bizi birleştiriyor. Bu medeniyeti bilmeden buna sahip çıkmak, anlamak çok zor. Topraktan, güneşten, gelen büyük bir lezzet, kültür, medeniyet ve en önemlisi kardeşlik var. Dünya nere gidiyor, görmek lazım. Küreselleşen dünya farklılık ve bir farkındalık istiyor, farklı lezzetler arıyor. Bir sofra deyip geçemeyiz. Bugün konuştuğumuz konu direkt şehir ekonomisi. Şehir ekonomisi dediğimiz çok özel bir konudur. Bizim alın teri ve akıl terimiz var. Tırnak tırnak kazarak bu şehri, turizmiyle, sanayisiyle gastronomisiyle öne çıkartmamız lazım. Sofra birleştiriyor.” dedi.

“Gaziantep’in yerel lezzetlerini öne çıkartan beceriye ihtiyacımız var”

Dünyanın yerel kültürün yükseldiği bir döneme geçtiğine işaret eden Şahin, “Küreselleşmeyle tek tipleşmeye giden dünya, farklılık görmek istiyor. Gaziantep’in yerel lezzetlerini öne çıkartan beceriye ihtiyacımız var. Pandemi sürecinde yüzde 80 kapasiteyle büyük bir mesai harcadık. Bunun bir örneğini daha görmedik. Küresel ölçekte neyi ön plana çıkaralım diye bir araştırma yaptırdık ve insanı ortaya çıktı. Yani beşeri sermaye çıktı. Bizim birbirimize çok hızlı açılmamız gazetecisine, yazarına, tüketenine, üretenine sahip çıkmalıyız. Pasta büyüyecek, büyüyünce hepimiz büyürüz. Birçok zorluk yaşadık. Silkinmeli pozitif gündem oluşturmalı. Nasıl yaşadığımızda, neler yaptığımıza bakacağız. Büyük düşüneceğiz, büyük konuşacağız, büyük hedefler koyacağız.” ifadelerini kullandı.

 

“Pandemiden sonra yeni bir dünya kuruluyor”

Kentin önce iç sonra dış turizme açılacağını belirten Şahin, “Turistler antik kentlere geliyor. 5 antik şehri topraklarımızda barındırıyoruz. Bütün tarih burada. Hiçbir yerde böyle bir zenginlik yoktur. Bastığımız toprak altın değerinde. İstiklal mücadelesi veren büyük bir mirasın taşıyıcılarıyız. Ama dünyaya entegre olmamız gerekiyor. Pandemiden sonra yeni bir dünya kuruluyor. Yeni dünyada yeni turizm trendleri var. Bizde hemen buna çalıştık. Birincisi sağlık turizmi. İkincisi kampingler, üçüncüsü karavan turizmi ve dördüncüsü gastronomi turizmidir. Gastronomide yükselen değerler neler bunu belirledik. Bir kişiyi bile işsiz bırakamaz dışarıda koyamayız. Herkes çalışmak zorunda. Pasta büyümeli. Bu bir hayal değil, bu bir ihtiyaç. Yeni pandemi süreci sonrası gastronomide ‘Dünya nereye gidiyor?’ diyerek sorunun cevabı üzerinden kendimizi dizayn edemiyorsak küçülürüz geldiğimiz noktaya yazık olur.” diye konuştu.

“Gastronomide eğitimlerimizi tabana yayacağız”

Şahin, “Yeni trendlerden biri liderlik. Önceliklerimizi belirlememiz işbirliği yapmamız gerekiyor. Esnafı, pazarcısı, yöneticisiyle birlik gerektiriyor. İnovasyon ve sürdürülebilirlik isteniyor. Bugün kapaklı yemeklerle yemeği servis etmeli, müşterinin el ile dokunulmadığını görmesi gerekiyor. Bu şehrin çoklu yönünü anlatmamız lazım. Standartlar çok hızlı bir şekilde yükseliyor. Turizmde bu hızı yakalamamız bunu başarmamız lazım. Yeni toparlanma sürecine girerken öz güvenimizi yüksek tutacağız. Bunların içerisinde en önemlisi artık güven. Güven duymak artık eğitim, standart ve sertifika istiyor. Güven duymak tanınmanızı sağlar. Yeni kampanyamızı ‘Her yer fıstık gibi her şey fıstık gibi olacak’ diyerek başlatıyoruz. Bir eğitim vereceğiz. Gastronomide eğitimlerimizi tabana yayacağız. Sektör çalışanlarının ayaklarına eğitimi biz götüreceğiz kimseyi çağırmayacağız. Oluşturulan ekip restoranları tek tek gezip hijyen eğitimi, servis eğitimi verecek. Gaziantep Valiliği koordinatörlüğünde Büyükşehir Belediyesi olarak odalarla beraber bu işin altından kalkacağız.” şeklinde konuştu.

“Masalarda karekod sistemi olacak”

Eğitim sonrası restoranlara sertifika vereceklerini Şahin, “Müşteri restorana girip girmemeyi düşündüğünde bu sertifikayı görünce güven duyacak. Sonrasında denetim sağlayacak. Standartları uyguluyor mu diye denetlenecek. Sonrasında da bunu müşteriye ve dünyaya duyuracak. Masada karekod sistemi var. Cep telefonu ile kodu taratarak hijyenik bir şekilde menüye ulaşılacak. Menünün elden ele dolaşması dönemi bitti. Parmak hijyeni çok önemli. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi olarak bu karekod sistemini isteyen herkese sunuyoruz. Gaziantep olarak dayanışarak bu süreci atlatacağız.” dedi. (İLKHA)