DİYARBAKIR - Diyarbakır merkez Sur ilçesi İçkale içerisinde Hz. Süleyman Camii kuzeyinde bulunan Hamza Beg Camii, araştırma yapan arkeologların teşhislerine göre, ibadethane amacıyla yapıldığı, Akkoyunlular dönemine ait olduğu açıklığa kavuşturuldu. Halk arasında Hamza Beg Mescidi olarak bilinen cami, kentsel dönüşüm projesi kapsamında tarihi ve ibadethane özelliği göz ardı edilerek yıktırıldığı iddia edildi.
Cami vasfından çıkarıldığını belirten Diyarbakır halkı, "Kiliseler için trilyonları harcayan Belediyelerin aynı duyarlılığı cami içinde göstermelidir. İbadethane özelli göz ardı edilen, tarihi değerleri yok sayılıp yıkılan caminin tekrardan onarılmalıdır. Caminin avlusu küçükbaş hayvanları barınağı, yemlendiği yer haline dönüştü. Esrar kullanan, uyuşturucu madde çekenlerin yuvası haline geldi. Kentsel dönüşüm kapsamında bu eser aslına uygun olarak restore edilmeli" diyerek caminin tekrardan onarılmasını istediler.
Vakıflar bölge Müdürlüğü`nce satıldı
Cumhuriyet dönemiyle birlikte Vakıflar Bölge Müdürlüğü`nce satıldığı ortaya çıkan cami, kimi kaynak eserlerde, "Hamza Beg, Sinoğlu, İç Kale Camiî" olarak adlandırılıyor. Çevre sakinleri ise buranın uzun süre çeltik fabrikası olarak kullandığını zaten biliyor.
İbrahim Yılmazçelik`in "XIX. Yüzyılın İlk Yarısında Diyarbakır" isimli eserinde, "İç Kale Mescidi" adı altında şu bilgi yer almaktadır: "İç Kale Camii bitişiğindedir. 29 Temmuz 1799`da faal olduğu anlaşılmaktadır." Aynı eserde İbn-i Sin adındaki caminin İç Kale`de yer aldığı bilinmektedir. Murteza Paşa Camii de İç Kale`de yer almaktadır.
Bazı kaynaklar ise Hz. Süleyman Cami onarımını yapan Paşa`nın adıyla bu camii isimlendirir. İç Kale içinde Mustafa Paşa`ya ait bir camii de söz konusudur. Veli Kethuda Cami`de bu aradadır" ifadelerine yer vermektedir.
Hamza Beg Camiinin, günümüzdeki dört sıralı üçer kemerli, tonozlu biçimi, mihrabı ile yapıldığı gözlemleniyor. (Yasin Kavaklı - Osman İçli-İLKHA)