Son zamanlarda artan çizgi film kanalları yüzünden çocuklar, gün boyunca ekran başında oturabiliyor. Çocuğun canı sıkılınca yahut kendi işleriyle meşgul ebeveynler çocuklarını çizgi film açtıkları TV’ye emanet ediyor. Oysa birçok çizgi film, olumsuz mesaj içerdiği gibi çocukların yaş seviyesine göre de değişiyor.

Ailelerin çizgi filmleri sadece çocukları oyalamak için kullanmalarının yanlış olduğunu belirten Kişilerarası İletişim Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nilüfer Sarı Sezer, ailelerin TV’nin elektronik bakıcı olmadığının altını çiziyor. Sezer, televizyon yayınlarının içeriğiyle ilgili bilgilendirici sınıflama sistemi olan akıllı işaretlerin çizgi filmlerde yer almadığını dile getiriyor. Ailelere çizgi film açarken ya da alırken seçici olmalarını tavsiye eden Sezer, “Çocukların bilinçaltına farkında olunmadan mesajlar gidiyor. Dizilerde ve sinema filmlerindeki akıllı işaretlerin çizgi filmlerde de yer alması gerekiyor.” diyor. Bilinç ve bilinçaltı düzeyde verilen mesajların çocukları olumsuz etkileyebileceğini aktaran Pedagoji Derneği Başkanı Mehmet Teber ise “Erkek çizgi filmlerinde bilinç düzeyinde ‘şiddet’ mesajı verilirken, kız çizgi filmlerinde ise ‘cinsellik-açıklık-alışveriş’ kültürü aşılanmaktadır. Bu nedenle aileler bu tür içerikli çizgi filmlerden uzak durmalıdır.” diye konuşuyor.

0-2 yaş çocuk grubunun ise herhangi bir filmi izlemesinin doğru olmadığını söyleyen Tebe, şu ifadeleri kullanıyor: “2-7 yaş arasında çocuğun bir çizgi film başında geçirebileceği süre maksimum 40 dakika olmalıdır. Eğer bir çocuk günde 2-3 saat çizgi film izliyorsa, bu çocuğun gelişimi açısından olumsuzdur. Çocuk gün içinde seçtiği 2-3 çizgi filmi izleyebilmelidir. Sürekli ekranın açık olması, her önüne geleni izlemesi yanlıştır. Çocuğun zihnine akan görüntüler, çocuğun yaşam tarzını oluşturur. Çocuk giyim, yeme, konuşma ve problem tarzını bu çizgi filmlere göre belirler.”

Pedagog Ali Çankırılı da “Anne-baba fırsat buldukça çizgi filmi çocuğuyla birlikte izlemeli. Çocuğun yaşına uygun, çocuk edebiyatı klasiklerinden uyarlanan, doğru davranışlar ve ahlaki değerler kazandırma amacı olan çizgi filmler seçilmeli. Ebeveyn, filmi durdurup soru sormalı, olayı birlikte yorumlamalıdır.” diye konuşuyor.
Birçok ülke, çizgi filmleri denetliyor

Dünya genelinde her geçen gün TV izleme yaşı düşüyor. Buna göre Türkiye’de program sınıflandırılmasında 7 yaş alt sınır. Bu sınır Ermenistan’da 3, Kanada’da 2 yaşa kadar iniyor. En detaylı sınıflandırmayı Avustralya yapıyor. Brezilya çizgi filmleri kategorilere ayırarak çocuklar için alt bölümler oluşturuyor. Örneğin ‘Caillou’ adlı çizgi filmi izleyecek yaştaki çocuk, ‘Sünger Bob’u izleyemiyor. ‘The Simpsons’ isimli çizgi filmi izleyebilmesi için ise 12 yaşına gelmesi gerekiyor. Yine bu ülkelerde aile yapısına uygun ve çocukların izleyebileceği yayınlar için saat aralığı uygulanıyor. Türkiye’de 4 sınıfa ayrılan yayınlar, Avustralya’da 8 sınıf. İngiltere’de OSCOM adlı kuruluş, aile değerlerinden akıllı telefonların çocuklara verdiği zarara kadar, birçok konuda denetim yaparak halkı bilgilendiriyor. Amerika’da ise ‘Ebeveyn İzleme Kurulu’ diye bir ekip, programların aileye etki ve uygunluğunu denetliyor. Bu kurulun uygun görmediği kanallar hiçbir şekilde reklam alamıyor.

Zaman