Hizbullah Cemaati Rehberi Edip Gümüş, 17 Ocak 2000 tarihinde İstanbul Beykoz`da polisle girdiği silahlı çatışmada yaşamını yitiren cemaatin Kurucu Lideri Hüseyin Velioğlu`nun vefat yıldönümü nedeniyle bir mesaj yayımladı.
Hizbullah Rehberi Edip Gümüş, internet aracılığıyla basın kuruluşlarına gönderdiği mesajda, " Biz; şehitlerimizi, tutuklularımızı ve muhacirlerimizi yılda bir sefere mahsus olmak üzere hatırlamıyoruz. Onları her duamızda anıyor, azizlerimiz olarak görüyor ve her çalışma alanımızda yolumuzu aydınlatan kandiller olduklarına inanıyoruz. Rabbim, onların bereketini bizler için daim kılsın ve Firdevs cennetlerinde bizleri buluştursun" ifadelerine yer verdi.
"Cemaate sahip çıkmalıyız"
"İşlerimizi ve sorumluluklarımızı ihmal edip gaflete düştüğümüz an Şehit Rehber`i ve şehitlerimizi unutmuş oluruz" diyen Gümüş, "Böyle bir duruma düşmemek için de tüm kardeşler olarak; Şehit Rehber ve şehitlerimizin bize mirası olan Hizbullah Cemaatine sahip çıkmalı, yollarını kararlılıkla sürdürmeli, açmış oldukları hayırlı çığırı hep açık tutmalı ve vesile oldukları hayırlara daha büyük hayırlar katarak daim kılmalıyız. Ancak bu şekilde amel defterlerine sevapların kesintisiz akmasını sağlar, onları mesrur kılar ve ruhlarını şâd ederiz" dedi.
Hizbullahi anlayışa sahip kişilere ihtiyaç vardır
Yaşadıkları coğrafyanın ve hatta tüm dünyanın Hizbullahi anlayışa sahip önderlere, gençlere, bacılara ve şahsiyetlere ihtiyacı olduğuna dikkat çeken Gümüş, "Üzerimize düşen sorumluluklarımızı yerine getirmezsek, ezilmiş ve İslami değerlerden mahrum bırakılmış mustazaf halkımızla beraber daha uzun süre zorluk ve sıkıntılardan kurtulamayız" dedi.
Hizbullahi gençlere güveniyoruz
Halkın Hizbullah`a umut bağladığını ve kendisinden beklentilerinin çok fazla olduğunun bilinmesini isteyen Hizbullah Cemaati Rehberi Gümüş, Hizbullahi gençlere güvendiklerini ifade ederek, "Hizbullahi gençlerin yüzlerimizi ağartıp gözlerimizi aydınlatacaklarına ve mücadele sancağını doruğa çıkaracaklarına inanıyorum. Kardeşler olarak kaynaşıp kenetlenmeli, itaat, disiplin, ihlas ve fedakârlığı hayatımızın temeli haline getirmeliyiz ki bu sayede güç ve kuvvet elde etmiş olalım" dedi.
Şehid Rehbere sadakatimiz; Hizbullahi Cemaat`e bütün varlığımızla sarılmayı gerektirir
Helal ve haram sınırlarının büyük bir hassasiyetle muhafaza edilmesi gerektiğinin altını çizen Gümüş, "Şehid Rehbere olan sadakatimiz; miras olarak bırakmış olduğu Hizbullahi Cemaat`e bütün varlığımızla sarılmayı gerektirir. Aziz dava erlerinin Kur`an ve Sünnete olan vukufiyyetleri tam olmalıdır ki, ilahi emanete bağlılıkları da tam olsun. Aynı zamanda ahlaklarını güzelleştirip sünnet-i seniyyeyi hayatlarının her safhasında en güzel şekilde ihya etmeli, helal ve haram sınırlarını büyük bir hassasiyetle muhafaza etmeye çalışmalıdırlar. Şehid Rehberin kendi yaşamında mücadele hedeflerinden biri olan; davayı her beldeye ve her eve götürmeyi gerçekleştirdiğimiz zaman, onun takipçileri olarak ona ve şehitlerimize karşı sorumluluğumuzu yerine getirmiş sayılırız. Rabbimiz, başta şehit Rehberimiz olmak üzere tüm şehitlerimizle beraber bizleri şu ayeti kerimede müjdelenenlerden kılsın: `Kim Allah`a ve Resul`e itaat ederse, işte onlar, Allah`ın, kendilerine nimet verdiği peygamberler, Sıddıklar, şehitler ve salih kimselerle beraberdirler. İşte onlar, ne güzel arkadaştırlar!` (Nisa suresi: 69). Bu vesileyle Şehid Rehber ve Aziz şehitlerimize Allah`tan rahmet ve mağfiret dilerim. Allah kabirlerini cennet köşklerinden birer köşk kılsın. Rabbim bizleri şehitlerin şefaatinden mahrum etmesin" dedi. (İLKHA)
İşte Mesajın Tam Metni....
Bismillahirrahmanirrahim
“Mü’minlerden Allah’a verdikleri söze sadakat gösteren nice erler vardır ki; onlardan kimi adağını yerine getirdi (şehid oldu), kimi de beklemektedir. Onlar kesinlikle (sözlerini) değiştirmemişlerdir.” (Ahzab suresi: 23)
Rehberimizin şehadetinin sene–i devriyesinde onu rahmetle ve minnetle yâd ediyoruz.
Biz; şehitlerimizi, tutuklularımızı ve muhacirlerimizi yılda bir sefere mahsus olmak üzere hatırlamıyoruz. Onları her duamızda anıyor, azizlerimiz olarak görüyor ve her çalışma alanımızda yolumuzu aydınlatan kandiller olduklarına inanıyoruz. Rabbim, onların bereketini bizler için daim kılsın ve Firdevs cennetlerinde bizleri buluştursun.
İşlerimizi ve sorumluluklarımızı ihmal edip gaflete düştüğümüz an Şehit Rehber’i ve şehitlerimizi unutmuş oluruz. Böyle bir duruma düşmemek için de tüm kardeşler olarak;
Şehit Rehber ve şehitlerimizin bize mirası olan Hizbullah Cemaatine sahip çıkmalı, yollarını kararlılıkla sürdürmeli, açmış oldukları hayırlı çığırı hep açık tutmalı ve vesile oldukları hayırlara daha büyük hayırlar katarak daim kılmalıyız. Ancak bu şekilde amel defterlerine sevapların kesintisiz akmasını sağlar, onları mesrur kılar ve ruhlarını şâd ederiz.
İçinde yaşadığımız ve buhranların eksik olmadığı coğrafyamızın, hatta tüm dünyanın, Hizbullahi anlayışa sahip önderlere, gençlere, bacılara ve şahsiyetlere ihtiyacı vardır. Üzerimize düşen sorumluluklarımızı yerine getirmezsek, ezilmiş ve İslami değerlerden mahrum bırakılmış mustazaf halkımızla beraber daha uzun süre zorluk ve sıkıntılardan kurtulamayız.
Halkımızın, Hizbullah’a umut bağladığı ve kendisinden beklentilerinin çok fazla olduğu bilinmelidir. Hizbullahi gençlere güveniyor, yüzlerimizi ağartıp gözlerimizi aydınlatacaklarına ve mücadele sancağını doruğa çıkaracaklarına inanıyorum. Kardeşler olarak kaynaşıp kenetlenmeli, itaat, disiplin, ihlas ve fedakârlığı hayatımızın temeli haline getirmeliyiz ki bu sayede güç ve kuvvet elde etmiş olalım.
Şehid Rehbere olan sadakatimiz; miras olarak bırakmış olduğu Hizbullahi Cemaat’e bütün varlığımızla sarılmayı gerektirir. Aziz dava erlerinin Kur’an ve Sünnete olan vukufiyyetleri tam olmalıdır ki, ilahi emanete bağlılıkları da tam olsun. Aynı zamanda ahlaklarını güzelleştirip sünnet–i seniyyeyi hayatlarının her safhasında en güzel şekilde ihya etmeli, helal ve haram sınırlarını büyük bir hassasiyetle muhafaza etmeye çalışmalıdırlar.
Şehid Rehberin kendi yaşamında mücadele hedeflerinden biri olan; davayı her beldeye ve her eve götürmeyi gerçekleştirdiğimiz zaman, onun takipçileri olarak ona ve şehitlerimize karşı sorumluluğumuzu yerine getirmiş sayılırız.
Rabbimiz, başta şehit Rehberimiz olmak üzere tüm şehitlerimizle beraber bizleri şu ayeti kerimede müjdelenenlerden kılsın: “Kim Allah’a ve Resul’e itaat ederse, işte onlar, Allah’ın, kendilerine nimet verdiği peygamberler, Sıddıklar, şehitler ve salih kimselerle beraberdirler. İşte onlar, ne güzel arkadaştırlar!” (Nisa suresi: 69)
Bu vesileyle Şehid Rehber ve Aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet ve mağfiret dilerim. Allah kabirlerini cennet köşklerinden birer köşk kılsın. Rabbim bizleri şehitlerin şefaatinden mahrum etmesin.
Kardeşiniz Edip GÜMÜŞ