ANKARA (AA) 

İran Dışişleri Bakanlığının yazılı açıklamasına göre, Zarif, ABD'nin, Kapsamlı Ortak Eylem Planı (KOEP) olarak adlandırılan nükleer anlaşmadan çekilmesinin ikinci yıl dönümünde BM Genel Sekreteri Guterres'e hitaben yazdığı mektupta anlaşmayı ihlal eden ABD'nin tek taraflı adımlarının engellenmesini istedi.

Zarif mektubunda, "Güvenlik Konseyi'nin alacağı herhangi bir yeni yaptırım veya kısıtlama kararı İran'a verilen temel taahhütlere aykırıdır. Tüm sorumluluk ABD'ye ve ona yardım eden ya da yasa dışı davranışlarına sessiz kalan her türlü kuruluşa ait olacaktır." ifadelerini kullandı.

ABD'nin tek taraflı çekildiği nükleer anlaşmanın BM Güvenlik Konseyi'nin kararıyla desteklendiğine dikkati çeken Zarif, mektubunda şu ifadelere yer verdi:

"Güvenlik Konseyi ve üyelerinin, nükleer anlaşmanın tüm taraflarca uygulanmasının güvencesini sağlama zamanı gelmiştir. Konsey, böyle kötü bir modelin tekrarına izin vermek yerine ABD'yi BM Sözleşmesi, BMGK'nın 2231 sayılı kararı ve uluslararası hukuku ihlal ederek, İranlılara karşı yasa dışı yaptırımları yeniden uyguladığı için kınamalıdır. ABD, tüm zararlardan sorumlu olmalı ve İran halkına yeterli miktarda tazminat ödemelidir."

İran'ın nükleer anlaşmanın korunmasını istediğini ifade eden Zarif, iyi niyet göstergesi olarak tüm düzeyde diyaloğa hazır olduklarını ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı ile tam iş birliğine devam edeceklerini kaydetti.

Nükleer anlaşma ve ABD'nin BM yaptırımlarını geri getirme çabası

İran ile ABD, Rusya Çin, Fransa, İngiltere ve Almanya (P5+1) arasında 2015 yılında Tahran'ın nükleer faaliyetlerinin düzenlendiği ve denetim altına alındığı bir anlaşma imzalanmıştı. Anlaşma 16 Ocak 2016'da BM Güvenlik Konseyi tarafından 2231 sayılı kararla desteklenerek yürürlüğe girmişti.

ABD Başkanı Donald Trump'ın göreve gelmesinin ardından Washington, 8 Mayıs 2018'de anlaşmadan tek taraflı çekilerek İran'a yeniden yaptırım uygulamaya başlamıştı. Anlaşmanın diğer taraflarından Washington'u durdurmasını isteyen ancak bunda başarılı olamayan İran, Temmuz 2019'da nükleer anlaşmanın bazı maddelerini, 5 Ocak'ta da anlaşmadan kaynaklanan tüm taahhütlerini askıya aldığını açıklamıştı.

New York Times gazetesi, 26 Nisan tarihli haberinde, ABD yönetiminin, İran'a yönelik BM'nin uyguladığı ve ekimde sona erecek silah ambargosunu uzatmak ve bu ülkeye BM yaptırımlarının uygulanmasına yol açacak yaptırımlar için anlaşmanın tarafı olduğu argümanıyla BMGK üyelerine baskıya hazırlandığını yazmıştı.

Anlaşmanın dayandığı 2231 sayılı BMGK kararının KOEP'ten bağımsız bir karar olduğunu savunan ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, geçen hafta ülke medyasına yaptığı açıklamada, "BMGK'nın 2231 sayılı kararı, KOEP'ten ayrı ve biz katılımcılardan biriyiz. Katılımcılar da ambargoların kaldırılmasını engelleyebilir." değerlendirmesinde bulunmuştu.

Tahran yönetimi ise Washington'ın nükleer anlaşmadan ayrıldığını ve dolayısıyla nükleer anlaşmayı destekleyen 2231 sayılı kararla ilgili de söz hakkı olmadığını ifade ediyor.

İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani 6 Mayıs'taki kabine toplantısında yaptığı konuşmada, silah ambargosunun öngörülen tarihte kaldırılmamasının ağır sonuçları olacağı uyarısında bulunmuştu.