Cimriliği
her tarafta konuşulurdu.
Bir gün, bu adam camiye
gitti. Namazdayken aklına “Acaba evde kandili
söndürdüm mü?” diye
bir kuşku geldi. Hemen
evine koşarak kapıyı
çaldı. İçerden ses veren
hizmetçiye:
Sakın kapıyı açma...
Sözlerime kulak ver.
Odada kandil yanıyorsa,
hemen söndür. Kandilin yağı
tükenmesin” diye emretti.
Hizmetçi:
Peki, kandili söndüreyim ama,
kapıyı neden açmayayım?.” diye
sordu.
Cimri:
Kapının tokmağı aşınmasın” dedi.
Hizmetçi:
Güzel... Kapıyı da açmayayım.
Ama sen camiden eve kadar yürümekle pabuçlarının eskiyeceğini
düşünmedin mi?
Cimri adam bunun da cevabını
verdi.
Düşünmez olur muyum hiç...
Elbette düşündüm. Buraya kadar çıplak ayakla geldim. Pabuçlarım koltuğumun altında!