Ramazan ayının Kur’an ayı olduğunu anımsatan Cihan, “Ramazan ayı Kur’an-ı Kerim’i okuduğumuz, anladığımız, yaşadığımız ve yaşattığımız mübarek aydır. Bir inşa projesi olan İlahi vahyinin indiği aydır. Vahyinin amacı insanın hayatını inşa etmektir. Fakat maalesef bu yıl gözle görülmeyen bir virüs yüzünden Ramazanı şerifi, cemaatsiz, camisiz, buruk bir şekilde geçirmek zorunda kalıyoruz.” dedi.
Felaketler, musibetler, salgın hastalıklar, doğal afetler, depremlerin Allah’ın gösterdiği İlahi bir ikaz olduğunu belirten Cihan, şöyle devam etti:
“Gaflet, isyan, Kur'an’dan uzaklaşma ve nimetlere karşı şükür etmememiz nedeniyle yüce Allah’ın insanlara verdiği bir cezadır. Rabbimiz Kur'an-ı Kerim’de mealen şöyle buyuruyor; ‘Kim benim zikrimden, Kur’an-ı Kerim’den yüz çevirirse hayatı ona dar ederiz. Dünyayı ona zindan ederim.’ Allah’ın emirlerini yerine getirmediğimiz, nimetlere karşı nankörlük ettiğimiz, zulme karşı sessiz kaldığımız, Allah’ın dininden, Kur'an’ın yolundan uzaklaştığımız için, Rabbimiz bütün dünyayı gözle görülmeyen bir virüsle cezalandırmaktadır. Bu dünyada teknoloji, sanayi, bilim, zenginlik, kuvvet, makam, şan ve şöhretleri Allah’ın yüce kudreti karşısında aciz kalmıştır. Uçakları, füzeleri, köşkleri, malları onlara fayda vermemektedir. Bu virüsten nasıl kurtulacaklarını bilmemektedirler. Rabbimiz, Ebrehe'nin ordusunu Ebabil kuşları ile Nemrudu bir sinekle, bazı kavimleri tufanla, bazılarını da bir sayha ile helak ettiği gibi, günümüzün zalim, tağut, siyonist ve işbirlikçilerini de gözle görülmeyen bir virüs mikrobuyla helak edecektir.”
“Rabbimiz bir vakte kadar mühlet verir”
Allah’a isyan edenlerin yine Allah tarafından cezalandırıldıklarını vurgulayan Cihan, “Tarihte taşkınlık yapan Ad ve Semud, Şuayb ve Lut Peygamberlerin kavimlerinin helak edilişlerini Yüce Allah Kur'an-ı Kerim’de şöyle ifade buyuruyor; ‘Deki yeryüzünde dolaşın da önceki kavimlerinin sonlarının nasıl olduğuna bakınız. Onların çoğu Allah’a ortak koşan kimselerdi.’ Rabbimiz dünyada kullarına verdiği sonsuz nimetlere karşılık nankörlük yapanlara bir vakte kadar merhamet eder, rızık verir, tövbe pişman olma şansı tanınmaktadır. Fakat gaflet uykusundan uyanmamaktan direnen, zülüm yapan, ahlaksızlık, isyan ve kötülüklerin zirvesine çıkan kavimleri ve baronları da Rabbimiz adaletinin bir tecellisi olarak cezalandıracaktır.” ifadelerini kullandı.
“Dünya sevgisi, kibir insanları azdırdı”
Virüsün İlahi bir ikaz olduğunu belirten Cihan, “Çağımızın firavunları, nemrutları, ebucehilleri, zalim ve tağutları, Allah’a isyan ettiler, şirk, küfür ve nifak içine girdiler, zülüm yaptılar, fakir ve güçsüzleri ezmeye çalıştılar, çocuk, yaşlı, kadın demeden İslam coğrafyasında soykırım yaptılar. Dünya sevgisi, kibir insanları azdırdı. Bugün bütün dünyayı kasıp kavuran Coronavirus mikrobu Yüce Allah’ın asi kullara takdir ettiği İlahi bir ikazdır. Yirmi birinci asrın insanları teknolojilerine güvenerek, başka cerayanlardan imdat bekleyerek özellikle İslam coğrafyasında büyük vahşetler, sömürü ve katliamlar, ahlaksızlık, zülüm ve insanlık dışı suçlar işlemektedirler. Namus, haya, edep ayaklar altında, hak, hukuk ve adalet çiğnenmektedir.” diye konuştu.
“Zalimler lüks hayat yaşarken mazlum her türlü haktan yoksun bırakılmıştır”
Cinsi sapkınlığı savunanların asla cezasız kalmaması gerektiğini ifade eden Cihan, şunları söyledi:
“Günümüzün sözde medeni dünyasından Allah’ın dinine karşı savaşlar başlatılmış, zalimler lüks hayat yaşarken mazlum her türlü haktan yoksun bırakılmıştır. İslam devletleri işgal edilip, Müslümanlar göçe zorlanmaktadır. Cehalet had safhada, ümmet, başsız bırakılmış, Müslümanlar arasına tefrika ve fitne tohumları sokulmuş; içki, kumar, faiz ve zina gibi büyük günahlar aşikar bir şekilde işlenmektedir. Yüzde 99 halkı Müslüman olan ülkemizde sözde İnsan Hakları Derneği ile Ankara ve İzmir Baro odalarının çekinmeden, Allah’ın şiddetle yasakladığı, Peygamberimizin lanetlendiği, Eşcinselliği (Homoseksüelliği) savunmaları Allah'a, Resulullah’a alenen isyandır. Kur'an-a saldırıdır. Toplumun manevi değerlerine hakarettir. Asla cezasız kalmamalıdır.”
“Bugün bütün dünyada müminlerin feryadı arşı İlahiyi titretmektedir”
Ümmetin bir kurtarıcı beklediğini söyleyen Cihan, “Siyonist ve işbirlikçileri, Doğu Türkistan'da, Myanmar’da, Suriye’de, Filistin’de, Irak’ta, Libya, Yemen, Afganistan, Keşmir, Hindistan ve diğer İslam coğrafyasında Müslümanlara insan aklının kabul etmediği işkenceler ve kötü muameleler yapılmaktadır. Bugün bütün dünyada müminlerin feryadı arşı İlahiyi titretmektedir. Ümmet bir kurtarıcı beklemektedir. Zalimlere karşı koymak, Allah’ın dinini yüceltmek, Müslümanları korumak her Müslümanın görevidir. Allah katında hepimiz sorumluyuz. Bu çağdışı düzen ve beşeri sistemleri bertaraf etmek için ümmetin bir Kur'an nesline ihtiyacı vardır. Canları, malları ile Allah yolunda mücadele eden, Hakkı tebliğ cihadına katılacak, ümmet şuurunu her şeyden üstün tutacak müminlere ihtiyaç vardır.” açıklamasında bulundu.
“İslam’dan başka bir dinin bizi kurtarmasını beklemeyelim”
Cihan son olarak, “Bu mübarek Ramazan ayını fırsat bilerek, İslam’dan, Kur’an yolundan, Peygamberimizin sünnetinden başka hiç bir din, fikir, ideoloji, ekol ve cereyandan imdat beklemeyelim. İmdadı dışarıdan değil, Kur’an’dan, Allah’tan bekleyelim, Resulü zişanın ahlakına sarılalım. İbadetlerimizi en güzel şekilde evimizde yapalım. Kur’an-ı Kerim’i çocuklarımızla birlikte okuyalım. Ümmetin huzur ve refahı, insanlığın kurtuluşu için Rabbimize dua edelim. Allah a tövbe edelim.” dedi.(İLKHA)