Ölümler ve yüksek işsizlik nedeni ile Amerika'da tüm eyaletlerin ayrı ayrı Çin'i mahkemeye vermesi bekleniyor.
İlk dosya Misssouri'de açıldı.
Türünün ilk örneği olan ve Çin’i ihmal ile suçlayan bu dava, Missouri Başsavcısı Eric Schmitt tarafından açıldı.
Söz konusu davada Çin’in ihmalkarlığının Missouri eyaletinde can kayıplarına ve milyarlar değerinde ekonomik zarara neden olduğunu öne sürüldü ve Çin’den tazminat talep edildi.
Başsavcı Schmitt, iddianamede “Çin hükümeti, Kovit-19 tehlikesi ve bulaşıcı doğası hakkında tüm dünyaya yalan söyledi. Hastalığın yayılmasını önlemek için neredeyse hiçbir şey yapmayan Çin hükümeti, bu eylemlerinden sorumlu tutulmalı” açıklamalarında bulundu.
İddianamede aynı zamanda ‘Çin makamlarının salgın konusundaki önemli bilgileri ört bas ettiği, ihbarda bulunanları tutukladığı, artan kanıtlara rağmen virüsün bulaşıcı doğasını inkar ettiği, ayrıca kritik tıbbi araştırmaları yok ettiği, böylece milyonlarca insanın virüse yakalanmasına izin verildiği’ gibi hususlara değinildi.
Davadaki ciddi noktalardan biri de Çin hükümetinin maske gibi kişisel koruyucu ekipmanlarını ‘stoklayıp’ geriye çok az bırakarak salgını daha da kötü bir hale getirmekle suçlanıyor olması.
Aynı zamanda Vuhan’daki yetkililerin aynı ay 40 bin kişilik bir akşam yemeği düzenlediğine işaret edilerek “Çin, Kovid-19'un bulaşıcılık gibi risklerinden haberdar olmasına rağmen, bu tarz büyük toplantılara ve binlerce insanın Vuhan'dan diğer şehir ve ülkelere seyahatine izin verdi” ifadeleri kullanıldı.
Yasal belgeler, Çinli yetkililerin virüs hakkında ihbarda bulunan sağlık çalışanlarını nasıl baskıladığını gösteriyor. Bunlardan biri de, Aralık ayının sonlarında meslektaşlarını koronavirüse dair uyaran, ancak ‘yanlış söylentiler yaydığı’ gerekçesiyle 3 Ocak'ta Vuhan'da polis tarafından gözaltına alınan ve daha sonra Kovid-19 nedeniyle hayatını kaybeden Dr. Li Wenliang’dı.
“Salgın öncesinde çok düşük olan Missouri'deki işsizlik oranlarının şu an 1929 Dünya Ekonomik Bunalımı’ndan bu yana en yüksek seviyeye çıktığı” belirtilen davada, “salgının şirketlerin kapanmasına, üretim ve ticaretin bozulmasına ve bunun neticesinde çok sayıda kişinin işsiz kalmasına neden olduğu” dile getirildi.