Gün geçmiyor ki, sütlü, unlu, şekerli ürünler ile çay, yağ ve daha nice ürünlerle ilgili sağlık skandalları haberleri gündeme gelmesin.

Bunlarda biri de son zamanlarda özellikle ekmekte kullanılan domuz katkı maddesi olan ``L-sistein`` (L-cysteine). Sağlığımızı tehdit eden bu maddeler, birçok hastalıklara da davetiye çıkartıyor.

Hamurun daha rahat işlenmesi için başta ekmek olmak üzere hammaddesi insan saçı ve domuz kılı olan "L-sistein" adlı katkı maddesinin kullanılması tepki çekiyor.

Aslında hamurun asidini artırmak, su kaldırma oranını yükseltmek ve bayatlamasını geciktirmek için hamura çok fazla katkı maddeleri katılıyor ancak, L-sistein maddesinin katılması, herkesin iştahını kaçırıyor. Ürünlerin içinde ne gibi katkı maddelerinin kullanıldığını gösteren etiketlerin olmaması ise tüketicilerin en çok endişe duyduğu bir durum.

YÜZDE 90`I ÇİN`DE ÜRETİLİYOR

Bu maddenin Çin`de üretilip, diğer ülkelere ihraç edildiği kaydediliyor. E920 koduyla bilinen L-sisteinin genelde kanatlı hayvanlar, insan saçı ve domuz kılından elde edildiği biliniyor.

Halkın artan talepleri doğrultusunda, gıda şirketlerinin, gıdalarda hayvansal kaynaklı olmayan L-sisteini istedikleri kaydediliyor.

2011`de öncü bir aminoaist üretici şirketi, Çinli tedarikçi firmasından aldığı resmi açıklamaya göre, sisteinin ana kaynağının ördek tüyü yada insan saçı olduğunu açıklamıştı.

Başka gıda maddeleri şirketinin bir ürün yöneticisi ise Ağustos 2010 yılında yaptığı açıklamada, "Bugün L-sisteinin ana kaynağı insan saçı ve ördek tüyleri değil, domuz kılıdır`` demiş ve bu maddenin yüzde 90`ının Çin`den temin edildiğini belirtmişti.

BBC ve VRG`nin konuyla ilgili haberlerine göre, bir başka gıda uzmanı ise bugün L-sisteinin ana kaynağının insan saçı olduğunu, bunun tedarikinin az olması durumunda ise destek olarak ördek tüyü yada domuz kılı kullanıldığını ifade etti. Aynı yetkili, sisteinin daha ucuz olması nedeniyle Hindistan ve Çin`in tercih edildiğini dile getirdi.

Jinqiang isimli Çinli berber, kesilen saçların toplanarak satıldığı haberlerini duyduğunu, fakat kendisinin hiçbir zaman kesilmiş saçlardan satmadığını söyledi.

Kısa saçları toplayıp çöpe attıklarını dile getiren Jinqiang, uzun saçları ise müşterilerden izin alarak kendi berber salonunda kullandıklarını ifade etti. Bazı bayan müşterilerin kesilmiş uzun saçlarını toplatıp götürdüğüne dikkat çeken Çinli berber, izin veren bayan müşterilerin saçlarını takma saç olarak hazırlayıp, diğer bayan müşterilere sattıklarını kaydetti.

Cihan