Mardin’in Midyat İlçe Müftüsü Mehmet Şafi Bilik, Şaban ayının 15’inci gecesi olan Beraat Kandilinin, Coronavirus (Covid-19) salgını nedeniyle mescitlere çevrilen evlerde ibadet ve dua ile geçirilmesi gerektiği tavsiyesinde bulundu.

Bilik, Beraat Kandilinin Allah’ın (Celle Celalühü) kullarına hata ve günahlarından dönmeleri ve tövbe etmeleri için bir ikramı olduğunu ifade etti.

“Dua için açılan ellerin boş çevrilmediği gecedir Beraat Kandili”

Beraat Kandilinin Rabbimize iltica etmek için bir fırsat olduğunu belirten Bilik, “Beraat ‘Berae’ kökünden geliyor. Yani insanların yapmış olduğu günahlarından beri olduğu anlamına geliyor. Beraat demek, Allah’ın (Celle Celalühü) insanlara merhametinin baş göstereceği bir gecedir. Allah  (Celle Celalühü) kullarından kendisine yalvaran, tövbe eden, yardım isteyen ve kendisine bağlananların ellerinin boş döndürülmeyeceği bir gecedir Beraat. ”dedi. 

“Büyük bir imtihanla karşı karşıyayız”

İnsanlık ve İslam ümmeti olarak büyük bir imtihanla karşı karşıya olduklarını belirten Bilik, konuşmasına şöyle devam etti:

“Olup bitenler bize kendimize gelmemiz gerektiğini gösteren nice işaretler barındırıyor. Yani ufak bir virüs dünyada bir pandemi olarak kabul edildi. Şu anda ülkemizde de bununla ilgili çeşitli tedbirler alınmaktadır. Bu tedbirler içerisinde kendimizi izole etmemiz için evlerimizde kalınması gerektiği bildirildi. Öncelikle tedbir sonra dua, tevekkül ve takdirin Allah’tan olduğuna inanmamız gerekir. Ama takdiri Allah’a bırakırken tedbiri elden bırakmamalıyız. Duayı elden bırakmamak lazım. Bu sıkıntıyla Beraat Kandilini ihya edeceğiz. Beraat Kandilinin Efendimizin hayatında önemli bir yeri olduğunu biliyoruz. Okuduklarımız ve hadisi şerifler bana bunu öğretiyor. Özellikle Şaban ayının 15’inci gecesi dediğimiz Beraat Kandili geldiğinde Ramazan Ayının habercisi olması hasebiyle Peygamberimizin önem verdiği ve hatta ümmetimden çok kişinin mağfiretine vesile olacak bir gece olarak ifade ediliyor. Başka hadisi şeriflerde bu gecelerde yapılan duaların makbul olacağı ifade ediliyor. O zaman bizlere ne düşüyor? Beraat Kandilinde neler yapmamız gerekiyor bunları iyi düşünmeliyiz.”

“Pandemi bize bu dünyada mahşerin provasını yaptırıyor”

Salgın nedeniyle insanların birbirinden kaçmak zorunda kaldıklarını ifade eden Bilik, “Malum çoğumuz evde kalıyoruz. Bu şekilde çağrılar yapılıyor. Evde kalıyoruz. Camiler kapalı. Her ne kadar ezanlar okunuyorsa da, her birimizin üzerine düşen şudur. Her bir ev, her bir Müslüman’ın evi bir mabede dönüştürülmelidir. Çocuklarımız ve eşimizle cemaatle namazı ifa etmemiz, Kur’an-ı okumamız ve tefekkür etmemiz, bir de bu musibetler bize tefekkürü daha iyi yapmamızı öğretiyor. Özellikle Kur’an-ı Kerim'de Abese Suresi 34'üncü Ayette, 'O gün her günahkâr insan, kendi canının derdine düşecek ve tüm yakınlarını, sevdiklerini bırakıp kaçacak; mesela, öz kardeşini!' şeklinde geçen bu ilahi buyruk, bu gün yaşananlar o günün habercisidir. Bize bu dünyada mahşerin provasını yaptırıyor. Virüsü bulaştırmama endişesiyle herkes kendi evinde kalıyor. Tabi bizim evde kalmamız gerekiyor ve buradan pandemimin önüne geçmek için izole gerekiyor. Bu izole ve mahşer provasıyla Beraat Kandiline geçeceğiz. O zaman Beraat Kandilini bu bela ve musibetin bertaraf edilmesi için biraz daha Rabbimize yalvarmamız gerekir. İmkânımız el verdikçe bugün ve yarını oruçla geçirelim. Gecesinde ise ailemizle birlikte evlerimizde Rabbimize yalvaralım. Bu ıstıraptan tüm İslam aleminin ve insanlığın kurtulması için dua edelim. ”şeklinde konuştu. 

“Tövbeyi unutmamalıyız”

Bu gecede yapılması gerekenleri hatırlatan Bilik, şunları söyledi: “Özellikle Kur’an-ı Kerim okuyalım, bu salgının ehemmiyetini ailemize anlatalım. Özellikle akşam, yatsı ve sabah namazlarını cemaatle kılalım. Allah’ın kitabını okuyup tefekkür etmeliyiz. Acaba Kur’an-ı Kerim'in bizden istediği hangi sorumluluğu yerine getiremedim endişesiyle okumalı, kendimize pay çıkartmalı, sanki Kur’an kendisine iniyormuşçasına okunmalıdır. Kur’an hem dünya hem ahiret saadetimizi sağlayan ilahi bir kitaptır. Ruhumuza, hayatımıza ve pratiğimize yansımalıdır. Kur’an-a karşı görevlerimizin ve sorumluluklarımızın olduğunun bilinciyle okuduğumuzda bu hayatımıza hayat katacaktır. Bununla birlikte evlerimizi birer ibadethane, bir Kur’an kursuna çevirelim. Muhasebemizi yaparak, geleceğe yönelik tefekkürde bulunalım. Özellikle tövbeyi unutmamalıyız. Rabbimize karşı ne yaptık ki bu musibet başımıza geldi? Bunun muhasebesini yapalım. Bizim hem dünyevi hem uhrevi sıkıntılardan beraat etmemiz için Rabbimizi razı etmemiz gerekir."

“Bu geceyi son beraatımızmış gibi geçirelim”

Hastalıkların en çok ölümü hatırlattığına dikkati çeken Bilik, “Bu pandemi konusunda büyüklerimizin bize gösterdiği yoldan yürüyelim. İkazlarına riayet edelim. Rabbimiz bu hastalıkla bize görevlerimizi hatırlatıyor. Yaptıklarımızı ve yapmadıklarımızı muhasebe için bu gece fırsattır. Bu beraati sanki ömrümüzün son beraatiymiş gibi, ya da birimizin bu virüse yakalanıp son dönemlerini yaşıyormuş gibi bu geceyi değerlendirelim. Camilerimiz kapalı ama evlerimizi mescitlere çevirmişiz. Bu geceyi ailemizle beraber ibadet, Kur’an ve kitap okumak, istişare ve sohbet, faydalı bilgilerle geçirmeliyiz. Televizyon ve sosyal medya ile meşgul olmamalıyız. Bu nedenle en çok Kur’an ile haşir neşir olalım. Anlayarak okuyalım. Zira Kur’an bitmez tükenmez bir okyanustur. Bu anlayışla okunduğu zaman çok iyi bir şekilde istifade edileceğini düşünüyorum.” dedi.(İLKHA)