Koronavirüs salgınının, küresel işsizliği yaklaşık 25 milyon artırabileceği uyarısında bulunan Uluslararası Çalışma Örgütü, büyük ölçekli ve koordineli önlem çağrısında bulundu.

Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından yayınlanan “Kovid - 19 ve Çalışma Yaşamı: Etkiler ve Yanıtlar” başlıklı ön değerlendirme dokümanına göre, koronavirüsün dünyada çalışma yaşamına etkisine ilişkin ilk değerlendirmeler, etkilerin çok geniş kapsamlı olacağını, milyonlarca insanı işsiz, eksik istihdam ve çalışan yoksulluğuna sürükleyeceğini gösteriyor. Bu nedenle, ILO tüm ülkelerin kararlı, koordineli ve acil müdahale için önlem alması için çağrı yapıyor. Tüm dünyada halihazırda 700 bine yakın kişiyi enfekte eden ve 30 bine yakın ölümle sonuçlanan koronavirüs salgını, küresel nüfusun büyük bir kısmına ulaşma potansiyeline sahip. ILO’ya göre, bazı tahminler dünya nüfusunun yüzde 40 ila 70’inin enfekte olabileceğini düşündürüyor.

ILO tarafından yapılan son değerlendirmelere göre, koronavirüs pandemisinin yarattığı iktisadi ve sosyal risk, küresel işsizliği yaklaşık 25 milyon artırabilir ve bu nedenle bir emek krizi yaratabilir. Diğer taraftan, 2008 küresel ekonomik krizde olduğu gibi, uluslararası çapta koordine edilen politikalar uygulanırsa, küresel işsizliğin etkisi oldukça düşük kalabilir. Bu bağlamda, ILO işyerinde işçilerin korunması, ekonomi ve istihdamın canlandırılması, işler ve gelirlerin desteklenmesi olmak üzere üç temel eksende acil, büyük ölçekli ve koordineli önlemlerin alınması için çağrı yapıyor.

 

5 tavsiye var
ILO’ya göre, pandeminin işgücü piyasası üzerindeki etkilerini azaltmak veya ortadan kaldırmak için alınması gereken başlıca önlemler şu şekilde:

- Sosyal korumanın genişletilmesi,

- Kısa çalışma, ücretli izin ve diğer destekler yoluyla istihdam muhafazasının desteklenmesi,

- İşletme büyüklüğüne bakılmaksızın, yani mikro, küçük, orta ve büyük ölçekli işletmeler dahil olmak tüm işletmeler için finans ve vergi destekleri yapılması,

- Kamu maliye ve para politikası önlemlerinin alınması,

- Belirli ekonomik sektörler için borç verme ve finansal destek sağlanması.

 

Farklı senaryolar
ILO, koronavirüsün küresel gayri safi milli hasıla büyümesine etkilerine ilişkin, küresel işsizlik için farklı senaryolar ortaya koyuyor. Bu anlamda, 2019 yılında 188 milyon olan küresel işsizliğin önümüzdeki dönemde en iyi senaryoda 5.3 milyon, en kötü senaryoda ise 24.7 milyon artabileceğini öngörülüyor. Buna karşılık, 2008 küresel ekonomik krizde küresel işsizlik 22 milyon artmıştı.

 

Çalışma süresi ve ücret azalabilir
Koronavirüs salgınının ekonomik sonuçları çalışma süresi ve ücretlerde düşüşe dönüşeceğinden, eksik istihdamın da büyük çapta artması bekleniyor. ILO değerlendirmesinde, gelişmekte olan ülkelerde, genellikle değişimlerin etkisini yumuşatan kendi hesabına çalışmanın da insanların ve malların dolaşımına getirilen kısıtlamalar nedeniyle bu kez işe yaramayabileceği ifade ediliyor.

İstihdamdaki düşüş, aynı zamanda çalışanlar için büyük gelir kaybı anlamına geliyor. ILO tahminlerine göre, 2020 sonuna kadar bu kayıplar 860 milyar ila 3.4 trilyon dolar arasında olacak. Bu durum, mal ve hizmet tüketiminde düşüşe neden olacak. Bu da ne yazık ki, işletmelerin ve ekonomilerin geleceğini olumsuz açıdan etkileyecek.

 

Çalışan yoksulluğu artışa geçer mi?
ILO’ya göre, çalışan bireylerin harcanabilir net gelir açısından yoksul olmaları anlamına gelen çalışan yoksulluğu da önemli ölçüde artacak. Bu durumun nedeni, ekonomik faaliyetlerdeki düşüşten kaynaklanan gelir azalışının, yoksulluk sınırına yakın veya altında olan çalışanları çok ciddi anlamda olumsuz etkileyecek olması. ILO, çalışan yoksulluğunda 14 milyon azalış olacağına dair daha önceki 2020 tahminlerinin aksine, dünya genelinde 8.8 ila 35 milyon insanın çalışan yoksulluğuna düşeceğini tahmin ediyor.

 

Eşitsizlik...
ILO çalışması, bazı grupların iş krizinden orantısız biçimde etkileneceği, bunun da eşitsizliği artıracağı uyarısını da yapıyor. Bu gruplar, başta genç ve yaşlı çalışanlar olmak üzere, korumasız ve düşük ücretli işlerde çalışanlar. Yaşlılar, sosyal koruma ve haklardan yoksunluk nedeniyle; kadınlar ise düşük ücret ödenen ve salgından etkilenen sektörlerde yoğunlaşmaları nedeniyle kırılgan durumda.

 

İhtiyacımız olan hızlı politikalar
ILO’nun ön değerlendirme raporunda da görüldüğü üzere, koronavirüs salgını artık sadece küresel sağlık krizi değil, aynı zamanda insanlar üzerinde önemli etkiler yaratacak bir işgücü piyasası krizi. Bu nedenle, 2008 yılında yaşanan küresel ekonomik krizinin sonuçlarını gidermek için alınan önemlere benzer politikalar oluşturulması gerekiyor.

Bu anlamda, çalışanları, işverenleri ve temsilcilerini bir araya getiren sosyal diyalog, işgücü piyasası zorluklarını aşmak için ihtiyaç duyulan hayati önem taşıyor. Bununla birlikte, uluslararası çalışma standartlarına uyum sağlamak, sürdürülebilir ve adil bir işgücü piyasası yapısı açısından temel oluşturuyor. Bu zor zamanda, insanların uğrayacağı zararı asgariye indirmek için elden gelen her şeyin yapılması gerek.