YUSUF CAN – HABER YORUM

Bat’nın kadim kültür beşiği sayılan Yunan filozoflarına göre (Genel kabulde) “İNSAN SOSYAL HAYVANDIR!”

Tabii bu konuda sadece eskiler konuşmamış. Düşünür diye bilinen herkes bir şeyler söylemiş.

Birkaç örneğe bakalım:

1.Konfüçyus'a göre "İnsan, öğrenen hayvandır."
2. Thales'e göre ise "İnsan, araştıran hayvandır."
3. Sokrates, "İnsan, sorgulayan hayvandır." der.
4. Sofistlere, yani para kazanma amacıyla gezerek felsefe öğretenlere göre "İnsan, kazanan hayvandır."
5. Platona göre "İnsan, toplumsal (SOSYAL) hayvandır."
6. Aristo için "İnsan, düşünen hayvandır."
7. Kuşku duymaktan asla bıkmayan septikler için "İnsan, şüpheci hayvandır."
8. Heraklitos "İnsan, tartışan hayvandır." der.
9. John Locke'a göre "İnsan, deneyen hayvandır."
10. J. Dewey için "İnsan, çıkarını düşünen hayvandır."
11. Kant "İnsan, eleştiren hayvandır." der.
12. Descartes "İnsan, konuşan hayvandır." der.
13. Hegel için "İnsan, sistematik hayvandır."

14. Erich Fromm'a göre "İnsan, seven bir hayvandır."
15. Bergson için "İnsan, araç yapan bir hayvandır."
16. İnsanla alakalı belki de en garip şeyi Nietzsche söyler ve der ki "İnsan, düpedüz hayvandır…!"
Şimdiye kadarki tespitlerden akılda kalan tek şey “İnsanın bir HAYVAN olduğudur. Bunda şüphe yok, farklı söylenen tek şey insanın nasıl bir hayvan olduğu konusudur.

İnsan hakkında İslam’ın söyledikleri bunlardan farklıdır: (İnsan Eşrefül mahlukat olabilecek keyfiyette yaratılmış, ancak esfeles safilin olabilme potansiyeli de taşıyan bununla birlikte yaratılışı gereği binbir hikmeti barındıran seçkin bir varlıktır.)

Ancak burada dikkati celbeden konu İslamın insana verdiği önem değil, aksine İslam dışında İnsana dair yorum yapan Doğu ve Batı’nın ‘Hayvan’ takıntısıdır

Her iki kesim de insanı bir hayvan değerlendirmesiyle ele alırlar. Tıp ilmi açısından bu değerlendirme yapılsa belki halklılık payı verilebilir. Ancak insandaki mucizevi iç/Manevi donanımı göz ardı eden bu tespitlerin “Ruhsuz”bakış açısının eseri olduğu söylenebilir.

Olayın daha vahim bir diğer yönü de Batı Dünyası’nın şimdilerde “İnsan Sosyal Hayvandır” söylemini “İNSAN SANAL HAYVANDIR” şeklinde insanlığa kabul ettirmeye çalışmasıdır.

Malum virüs nedeniyle dünyada 3 milyara yakın insan gönüllü veya zorunlu karantinaya girmişken Sanal Alem bu insanlar için en önemli uğraşa dönüştürülmeye çalışılıyor.

Aslında bu durum yaklaşan “Yeni Dijital Dünya Düzeninin” yaşam tarzının ilk numuneleri.

Tabii bu yaşam tarzına karşı İslam’ın yine söyleyeceği ÖZGÜN bir şeyler olacaktır.

Mesela :

-Ruhunuzu eğitin

-Maneviyatınızı güçlendirin

-Rabbinizle bağınızı güçlendirin

-Tövbe ve istiğfar ile geçmişinizi temizleyin

-İlmi donanım için bunu fırsat bilin

-İbadetlere alakayı artırın…

Sözün özü:

İNSAN NE SOSYAL NE DE SANAL HAYVAN DEĞİLDİR.

İNSAN RABBİNİN KATINDA ÖZEL BİR VARLIKTIR.

KENDİ KIYMETİNİZİ BİLİN!