Yazılı açıklama yapan Menteşe, Coronavirus salgınına karşı Türkiye’nin her zamankinden fazla birlik ve beraberliğe ihtiyacı olduğu bir dönemde Gazeteci Can Ataklı'nın başörtüsü düşmanlığı ihtiva eden açıklamasını 'facia' olarak nitelendirdi.
“Can Ataklı'nın hezeyanı bastırılmış duygularının dışavurumu”
“Bu tip insanlar fırsatını buldukça iç dünyalarında bastırdıkları tüm duyguları dışarı vururlar.” diyen Menteşe, “Uzaktan eğitimi veren öğretmenin başörtülü olmasına takılan Can Ataklı, ‘Dersi anlatan öğretmen türbanlı. Bunu yapmaları bence yanlış. Okullarda türbanlı öğretmen var mı? Var. Milyonlarca öğrenciye türbanlı öğretmeni rol model olarak vermek çok yanlış. Bana bunu özgürlük falan diye anlatmayın kardeşim. Öğretmenin görüntüsü türbanlı öğretmen değil. İmaj olarak değil. Var mı? Maalesef var.’ dedi. Hiç şaşırmadık. Ataklı öğretmenin imajının başörtülü olmayacağını söylerken hangi evrensel imaj tanımına göre bu değerlendirmeyi yapıyor? Ataklı’nın hayranı olduğu Batılı ülkelerde dahi başörtülü öğretmen ve öğrenciler eğitim-öğretim hayatında rahatlıkla yer alıyor.” ifadelerini kullandı.
“Kadın öğretmenlerimizin imajı başı açık veya kapalı olsa ne olur?” sorusunu yönelten Menteşe, meslek sahibi insanların mesleki becerileri, bilimsel ve teknik kaliteleri gündem olmalı vurgusu yaptı.
“Medeniyet anlayışlarının zavallı tezahürü”
Menteşe, konuşmasına şöyle devam etti: “Hayatı, medeniyeti, gelişmişliği saç telinin görünmesine indirgeyen zavallı zihniyetin tezahürüdür bu açıklama. Bireysel hak ve özgürlükler dokunulmazdır ve buna el uzatılması, dil uzatılması asla kabul edilemez. Başörtüsünü öğretmene ve öğrencilere yasaklayan geri kalmış zihniyetin öğrencisi olan bu sayın gazeteci yaptığı bu açıklamayla iç dünyasını ifşa etmiş oldu.”(İLKHA)