NEMLE DE İLGİSİ VAR
Ankara Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmail Balık: “Hastalık Çin’de durma noktasına geldi ancak bu, alınan sıkı tedbirler sayesinde. Oysa dünyanın geri kalanında eğri yükseliyor ve henüz pik yapmadı. Yeni tanıdığımız bir virüs ve 190 ülkede görüldü. Önceki salgınlara bakarak bazı tahminlerde bulunabiliriz. İspanyol gribi hariç birçok salgın kuzey yarımkürede havalar ısınınca kendiliğinden sönmüştü. Hava sıcaklığı 25 dereceye ulaşınca - nemle de ilgisi var- virüsler genellikle zayıflamaya başlıyor.
TOPLUM BAĞIŞIKLIK KAZANACAK
Havalar ısınınca insanlar kapalı ortamlarda birbirleri ile fazla temasta olmadıklarından yayılım riski azalır. Tabii yaz gelene kadar toplumun önemli bir kesiminin bağışıklık kazanacağı da düşünülüyor. Bu da yine kış gelmeden salgının söneceği anlamı taşıyor. İnsanlar gevşek davranmaz, evde kalırlarsa bulaş zinciri kırılır. Bu durumda salgın çok daha erkenden söner. Bu nedenle yaşlılarımızın yanında öğrencilere ve işi olmayanlara da evden çıkma yasağı düşünülmelidir. Böylece ülkemizde en az 30 milyon kişi evde kalır.
ÇOK KARAMSAR DEĞİLİM
Ege Üniversitesi Çocuk Enfeksiyon Bölümü Öğretim Üyesi Zafer Karagöl: “Havalar ısındığı zaman tüm solunum yolu enfeksiyonlarında azalma olur. Bunu herkes biliyor. Ama bu yeni tip koronavirüsün bundan etkilenmesi ne kadar olacaktır bilmiyoruz. Ancak çok karamsar değilim. Antikor oluşturan kişilerin yüzdesinin artmasıyla geçeceğini düşünüyorum.”
Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Halil Kurt: “Nisan ortası gibi hastalık pik yapar, haziran gibi de azalmaya başlar. Tabii bu tahminlerimizi Çin ve İtalya’ya bakarak söylüyoruz.”
Bilim Kurulu Üyesi Levent Akın: “Sadece tahmini konuşabiliriz. Çin’deki duruma bakarak 2.5 ay süreceğini düşünüyoruz. Bizde de yaz gelmeden hastalığın zayıflamasını umut ediyoruz.”
TEMEL KURAL: EVDE KAL
Bilim Kurulu üyeleri, salgının bitiş tarihinde, alınan tedbirlerin belirleyici olacağını söyledi.
Prof. Dr. Tevfik Özlü: “Bu virüsün ne zaman kontrol altına alınacağı veya zararının en aza indirilmesi tamamen halkın bu konudaki tavsiye ve tedbirlere ne kadar uyduğuna bağlı. Sürecin ne kadar devam edeceğini kesin olarak öngörmek mümkün değil. O yüzden net bir tarih veremeyiz. Ancak birkaç hafta evden çıkmamak gerekli. Ondan sonra daha sağlıklı bir öngörüde bulunabiliriz.
HASTALIK YAYMAYIN HAYATI KORUYUN
Prof. Dr. Levent Yamanel: “Tedbirleri sıkı bir şekilde uygularsak 3 ay içinde daha kontrollü bir sürece girebiliriz. Bu tamamen vatandaşların uyarılara harfiyen uymasına bağlı.”
Prof. Dr. Mehmet Doğanay: “Küresel bir salgının içindeyiz. En az kayıpla bu durumu atlatmak için bütün sağlık personeli seferberlik halinde. En önemlisi halkın duyarlılığı ve uyarılara uyması. Eğer risk grupları evde kalırsa, gençler de dışarı çıkmayı, sosyalleşmeyi en az düzeye indirirse mayısta, haziranda vakalar azalacaktır. Evde kalın, hastalık yaymayın, hayatı koruyun. Temel kural bu, her şey buna bağlı.”
MAYIS SONU HAZİRAN BAŞI
Prof. Dr. Serhat Ünal: “Tedbirlere uyulduğu takdirde mayıs sonu, haziran başı gibi bir rahatlama olacaktır. Ama uyarı ve talimatlara uyulmazsa salgının nasıl seyredeceğini öngörmek asla mümkün değil.”
Prof. Dr. Firdevs Aktaş: “Bu çok yeni bir virüs olduğu için öngörüde bulunmak çok zor. Yapılması gereken kurallara ve uyarılara sıkı sıkıya uymak. Halkımızın yapması gereken bu. Sağlık Bakanlığı’nın ve Bilim Kurulu’nun uyarılarına uymak... O zaman doktorların da bu mücadelenin içindeki herkesin de işi çok daha kolay olacak.”
Prof. Dr. Alpay Azap: “Halkımız alınan önlemlere, yapılan önlemlere uyarsa 4-6 haftalık bir süreç içinde tırmanış önce yatay bir seyir alır, sonra da düşmeye başlar. Bu yüzden tedbirlere uymak çok önemli. Yapılması gereken her şey yapılıyor, halkımızın her kesiminin üzerine düşen bu önlemleri alması ve uygulaması süreci daha yönetilebilir hale getirecektir.”