Tunuslu Yönetmen İman bin Hüseyin, Ariel Şaron`un hayatını konu alan belgesel film hazırladı. Tunuslu genç yönetmen İman bin Hüseyin, ``Safiyye: Diplomatik Rehine`` adında yeni bir belgesel film hazırladığını söyledi. Film, Fransa`da yaşayan Safiyye adlı Cezayirli bir genç kızın bir Yahudiyle yaptığı evliliği ve daha sonra yaşanan olayları konu ediniyor. Safiyye, hamile olarak ana yurdu Cezayir`e kaçıyor. Yahudi kocası, Safiyye`nin çocuğu doğurduğunu öğrenince çocuğu almak için her yolu deniyor. Sonunda Cezayir`e gidiyor ve çocuğu annesinden kaçırıyor.

Olayı araştırmak için Cezayir`e gittiğini söyleyen Tunuslu yönetmen B. Hüseyin, ``Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy`nin ve bir grup Cezayirli diplomatın, Safiyye`nin çocuğunu kaçırma olayına karıştığını`` ileri sürdü.

BİRÇOK DEVLET YETKİLİSİNİN SANDALYESİ SALLANACAK

Film gösterime girdiğinde ``birçok devlet yetkilisinin sandalyesini sallayacağını`` ileri süren Yönetmen bin Hüseyin, konuyla ilgili daha fazla ayrıntı vermedi.

İman bin Hüseyin, ``Sinemanın bir misyonu olması gerektiğine inanıyorum. Bu yüzden çalışmalarımın merkezine insan öykülerini koyuyorum. Yaptığım filmler üzerinden toplumsal bilince katkıda bulunmaya çalışıyorum`` dedi.

Ümmetin zihnini meşgul eden ancak sinema camiasının dokunmaya cesaret edemediği konuları ele aldığını ifade eden Bin Hüseyin, ``Sinemada bir konuyu işlemeye karar verirken konunun doğruluğu ve misyon kriterlerini işletirim. Bu da benim çalışmalarımın ciddiye alınmasını sağlıyor. Benim filmlerimde ezilmişlerin ve zulmedilenlerin büyük bir yeri var`` dedi.

-Ariel Şaron`un hayatı film oluyor-

Bu günlerde Ariel Şaron`un hayatına dair belgesel film çalışması yaptığını belirten Bin Hüseyin, ``Buna `obsesif bir takıntı` da diyebilirsiniz. Ben sinema eğitimi almaya başladığım günlerden beri bu insan kasabıyla ilgili bir filim yapmayı hep kafamda kurdum. Filmin senaryosunu hazırlamaya o zaman başladım. Son dönemde bazı Arap siyasetçilerin ve işadamlarının Ariel Şaron`a katliamlarında destek olduğunu keşfettim`` diye ifade etti.

Bin Hüseyin, bu film ile gelecek Arap ve Müslüman kuşaklara tarihi bir belge bırakmak ve yeni kuşakların düşmanlarını tanımasını hedeflediğini belirtti.