Merkez Kayapınar ilçesi Cigerxwin Kültür Merkezinde düzenlenen programın açılış konuşmasını Anadolu Gençlik Derneği Diyarbakır Şube Başkanı Abdurrahman Ergin yaptı.
Derneklerinin çalışma alanlarına değinen Ergin, çalışma programları kapsamında devam edecek olan söz konusu ilk yardım seminerleri katılımcılarına sertifika verileceğini söyledi.
Ergin'in konuşmasının ardından, İl Sağlık Müdürlüğünce sunum yapmak üzere görevlendirilen 112 Acil Servis Personeli Yeter Uğur, ilk yardım müdahalesi, uygulanması gereken adımlar ile ilgili konularda, materyallerle sunum yaptı.
İlk yardımın tanımını yapan Uğur, "Herhangi bir kaza veya yaşamı tehlikeye düşüren bir durumda sağlık görevlilerinin yardımı sağlanıncaya kadar, hayatın kurtarılması ya da durumun kötüye gitmesini önleyebilmek amacıyla olay yerinde tıbbi araç gereç aranmaksızın, mevcut araç ve gereçlerle yapılan ilaçsız uygulamalardır." dedi.
"Hayat kurtarma zinciri 4 halkadan oluşur"
İlk yardımda yapılması gerekenleri hayat kurtarma zinciri olarak adlandıran Uğur, bu zincirin 4 halkadan oluştuğunu söyledi. Söz konusu aşamaları açıklayan Uğur, "Son iki halka ileri yaşam desteğine aittir ve ilk yardımcının görevi değildir. Bunlar; sağlık kuruluşuna haber verilmesi, olay yerinde temel yaşam desteği yapılması, ambulans ekiplerince müdahaleler yapılması ve hastane acil servislerinde müdahale yapılmasıdır" ifadelerini kullandı.
Temel yaşam desteğini tanımlayan Uğur, "Yaşamı kurtarmak amacı ile hava yolu açıklığı sağlandıktan sonra solunumu veya kalbi durmuş kişiye, yapay solunum ile akciğerlerine oksijen gitmesini, dış kalp masajı ile de kalpten kan pompalanmasını sağlamak üzere yapılan ilaçsız müdahalelere denir" şeklinde konuştu.
Yetişkinlerde, dış kalp masajı ve yapay solunumun birlikte uygulanması gerektiğini belirten Uğur, "Kişi, kendisinin ve hasta ya da yaralının güvenliğinden emin olması gerekir. Hasta veya yaralının omuzlarına dokunup 'iyi misiniz' diye sorularak bilinci kontrol edilir. Eğer bilinci yok ise çevreden yüksek sesle yardım istenir ve 112 aratılır. Hasta veya yaralı sert bir zemin üzerine sırt üstü yatırılır, yanına diz çökülür, boynunu ve göğsünü saran giysiler açılır, ağız içi kontrol edilir. Görünen yabancı cisim var ise çıkartılır." dedi.
"Yapay solunuma başlanmazsa kalp durması meydana gelebilir"
Uğur, "Hava yolunu açmak için bir el hastanın alnına, diğer elin iki parmağı çene kemiğinin üzerine yerleştirilir. Çene kemiğinin uzun kenarı yere dik gelecek şekilde alından bastırılıp çeneden kaldırılarak baş geriye doğru itilir; hastaya 'baş geri-çene yukarı' pozisyonu verilir." diye konuştu.
Solunum ve kalp durması tabirlerine açıklık getiren Uğur, "Solunum durması; Solunum hareketlerinin durması nedeniyle vücudun yaşamak için ihtiyacı olan oksijenden yoksun kalmasıdır. Hemen yapay solunuma başlanmaz ise bir süre sonra kalp durması meydana gelir. Kalp durması ise, bilinci kapalı kişide kalp atımının olmaması durumudur. Kişide solunumun olmaması, bilincin kapalı olması, hiç hareket etmemesi ve uyaranlara cevap vermemesi kalp durmasının belirtisidir." diye belirtti. (İLKHA)