"Toplantıya kimin katılıp kimin katılmayacağı tamamıyla Sayın Cumhurbaşkanımızın takdiridir." sözleriyle yanıt verilen açıklamada, şöyle denildi:
"CHP’nin bir Grup Başkanvekili, İletişim Başkanı Sayın Fahrettin Altun’un geçtiğimiz perşembe günü İdlib’deki birliklerimize yönelik olarak gerçekleştirilen alçak saldırının ardından Sayın Cumhurbaşkanımız başkanlığında toplanan Olağanüstü Güvenlik Zirvesi’ne ilişkin bilgilendirme yapmış olmasını eleştirmiş; “Üst düzey gizlilik taşıması gereken Güvenlik Toplantısına İletişim Başkanı’nın girmesinin ve daha sonra bu konuda açıklama yapmasının devlet geleneği ve ciddiyetiyle, Türkiye Cumhuriyeti’nin hassas menfaatleriyle bağdaşır hiçbir tarafı yoktur.” şeklinde, kamuoyunu yanlış yönlendirebilecek ifadeler sarf etmiştir.
İletişim Başkanlığı, 14 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle Cumhurbaşkanlığına bağlı bir kurum olarak ihdas edilmiştir.
Söz konusu kararnamede belirtildiği üzere, Başkanlığımızın görevleri arasında “kamuoyunun ve ilgili makamların zamanında ve doğru bilgilerle aydınlatılması için gerekli bilgi akışını sağlamak” da bulunmaktadır.
İdlib’de askerlerimizin şehit olduğu menfur saldırının ardından Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde yapılan Olağanüstü Güvenlik Zirvesi’ne ilişkin bilgilendirme de bu görev uyarınca Sayın Fahrettin Altun tarafından gerçekleştirilmiştir.
Ayrıca böylesi bir toplantıya kimin katılıp kimin katılmayacağı tamamıyla Sayın Cumhurbaşkanımızın takdiridir.
Ana muhalefet partisi yetkililerini, böylesi hakikat karşıtı ifadelerle kamuoyunu yanıltmaya çalışmadan önce devleti tanımaya, sayın Cumhurbaşkanımızın iradesine ve kurumlarımıza saygılı olmaya, yasalara aykırı tutum ve söylemleri ivedilikle terk etmeye davet ediyoruz.
Bu vesileyle bir de hatırlatma yapmak isteriz. Yürütme görevi ve yetkisi halk tarafından seçilen Cumhurbaşkanı’na aittir. Dolayısıyla seçilmiş kişi sadece Sayın Cumhurbaşkanımızdır.
Bakanlar, Başkanlar ve diğer üst kademe yöneticiler Anayasa ve ilgili mevzuat gereğince Cumhurbaşkanınca atanmış kişilerdir.
Eski sistem alışkanlığıyla bir Bakanın konuşmasını normal görüp bir Başkanın konuşmasını anormal karşılamak ya cahilliktir ya kötü niyetliliktir.
Yeni sistemde Bakanlıklar da Başkanlıklar da Yürütme’nin yardımcılarıdır. Gerek Bakanlar gerekse Başkanlar kendi görev alanına giren konularda veya Cumhurbaşkanının talimatıyla açıklama yapma sorumluluğu altındadır. Bu bir yetki değil ödevdir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur." (İLKHA)